Nisan 2013

Peki Barış’ta Bizi Görecek mi ?

Yazar: 
Ufuk Emre Bektaş
Yazının Yazıldığı Tarih: 
01.04.2013

Ülkede yıllardır süren savaşın verdiği acıları, aldığı canları uzunca yazıp çizmeye gerek duymuyorum. Üzerine yüzlerce hatta binlerce makale ve kitap yazıldı, araştırmalar yapıldı. Bu sebeple barış adına ödenen bedelleri ve verilen mücadeleyi de anlatmayacağım.

Ah Be Nurullah Ataç !...

Fakülteden Oya Adalı hocam, fena bir Nurullah Ataç'çıydı. Bende oldum olası sevmem ya Ataç'ı, bazen odasında oturur Ataç tartışırdık. Hiç unutmam bir gün bana şöyle demişti :

"Hani gerici merici de değilsin, hatta solcusun; ama Ataç'ın dil devrimine katkılarına neden itiraz edersin, anlamam... "

Anlamamakta haklıydı kadıncağız; çünkü o yıllarda "arı dil" savunmak solcuğun en temel göstergesiydi. "Yanıt" derseniz "solcu", "cevap" derseniz "sağcı" oluyordunuz. (Gülmeyin gençler vallahi böyleydi) Hatta "muhayyile" yerine "hayal gücü" deniyordu da o da beğenilmemiş "imgelem" bulunmuştu...

Mustafa Kemal "Kemalizm" Hakkında Neler Diyor ?

Yıllardır burada "Mustafa Kemal Atatürkçü değildir" diye yazar dururum gene anlamazlar. "O yaşarken Atatürkçülük diye bir kavram yoktur" derim gene anlamazlar. Hele hele kendisine "öğretmenim" dediğim, saygı duyduğum kişi; kalkar Kemalizm'le dalga geçer....

Falih Rıfkı Bey Bakın Neler Diyor :

Daha önce onlarca kez yazdım, "Atatürkçülük farklı Kemalizm farklı" diye de sonra üşenmedim bir daha Fâlih Rıfkı Bey'in "Çankaya" sını karıştırdım... Haklıymışım...

Bakın Falih Rıfkı Bey ne diyor :

''... Atatürk ileri atılışlarında daima, statükocu, el altından sinsi sinsi baltalayıcı, Tanzimat bürokratlarının pasif dayatışına uğramıştır. Gerçekte, Atatürk partisi millet içinde değil; Atatürkçülük dediğimiz her şey, kendi partisi içinde azınlıkta idi.

Mustafa Kemal de Sınıf Savaşı

Geçmişte "Özrüm Sanadır, Mustafa'm Mustafa Kemal'im" diye yazılar yazmıştım. O yazılarda da belirttiğim gibi, bizim nesil (78 kuşağı) Mustafa Kemal'i ve Kemalizm'i geç öğrendi. (Gerçi hâlâ öğrenemeyenler var. da,neyse)

Liboşlar, Bu Yazıyı İyi Okuyun…

Üç kuruşluk menfaat, itibar veya baskı sonucu dönekleşen zavallı beyinler. Genel düzenin içinde kendilerine uymayan ufak ayrıntıları problem eden ufak beyinliler, Mustafa kemal’in kurduğu ve bizlere emanet ettiği cumhuriyeti küçük, eskimiş, yaramaz görecek kadar kendilerini bir şey sananlar. Kendilerini iğfal eden emperyalizmin bu eylemini bir lutuf sananlar. Demokrasinin bir amaç değil bir araç olduğunu, hatta istenildiği yerde inilebilecek bir tramvay olduğunu iddia eden irtica artıklarının yanında yer almaktan utanmayanlar.

Rumlar Acz İçine Düştüler

Rum tarafında işler her gün biraz daha kötüye gidiyor.

Kıbrıs adasının güney kısmında yaşayan Rum aileler son yüz yılın en berbat günlerini yaşıyorlar. Varlıklı durumdan acz içine düştükleri için etkisi çok daha fazla bu ekonomik krizin.

Oedipus Kompleksi ve Türkiye Siyaseti.

Kompleks basit. Freud’un çocuklar için öngördüğü bir kompleks olan Oedipus’ta hemcins olan ebeveyn, nefretin merkezine yerleşir.  Amaç karşı cinse hakim olmak üzerinden yürüdüğü için, mevcut olan ebeveynin düşünsel ve eylemsel sınırları zorlanır. Ebeveynin yerine geçmeyi düşünen çocuk, mevcudu aşkın ve bir o kadar da içkin bir şekilde yeninin özelliğini yüklenir.

Şairler Resmigeçidi (I)

               ı

Her sabah gökyüzünü o boyardı

Yırtılır, o dikerdi gökyüzünü

Karpuzdan feneri en iyi o yapardı

Pek bilirdi kadınları mutlu etmesini

Bir de İstanbul’u dinlemesini

Şairler Resmigeçidi (II)

Referans İçerik: 
Şairler Resmigeçidi (I)

                           I        

Buluşmuş Göksu’ da tenha bir köşede

Merhum Nedim ve merhum Nazım

Birinin elinde Divan, birinde Kuvayi Milliye