Nisan 2013

İki Recep

Türk siyaset tarihinde aktif rol oynayan iki "Recep" vardır.

İkincisi bir on yıldır ülkemizi yönetiyor.Hep beraber yaşıyoruz olanları. Bu nedenle ben Birinci Recep' i anlatacağım. Siz ondan ikincisine pay çıkarır mısınız bilmem....

Anlatacağım Birinci Recep, RECEP PEKER... CHP Genel Sekreteri...

Recep Peker'e geçmeden önce ilginç bir olayı anlatayım :

Sonradan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nı kuracak olan Rauf Bey, (İzmir Suikastı dolayısıyla yargılanacak, yanılmıyorsam 10 yıl ceza alacaktır.) araya Mareşal Fevzi Çakmak'ı koyarak Başvekil İsmet Paşa'ya bir öneri götürür.

Hıristiyanlığın Katolik / Ortodoks Çatışmasından Yararlanamadık ...

Biz sanırız ki; Hıristiyanlık, İslamiyet karşısında bir bütün olarak dimdik ayakta dururken İslamiyet kendi içinde bölük pörçük, Hıristiyanlığın İslamiyet karşısında ekonomik-kültürel üstünlüğü de bundan...

Kötü bir yanılsamadan başka bir şey değil bu....

Türkler İstanbul'u almadan önce bile Katolik Roma ile Ortodoks Kostantinopol (İstanbul) arasında da soğuk savaş vardı. Katolik Roma, Ortodoks Kostantinopolis'e göre 'mistisizm' den biraz daha uzak, o zamana göre bile daha 'akılcı' idi. Ortodoksluk ise neredeyse temelini 'mistisizm' e dayandırıyordu. Katolik Roma'nın adeta 'diktacı Papa' sı karşısında, Ortodosk Doğu'nun 'mistik' özgürlüğü az şey mi?

Etnik Kökene Dayalı Sol Olur mu?

İnanmayacaksın sayın okur, bu yazıyı yazmadan bir yarım saat kitaplığı, notları karıştırdım, şimdi anlatacağım notu nerede okumuştum? Yok yok... Bulamadım. Mealen anlatıyorum :

"Stalin dönemi Sovyetler. Stalin 'tek ülkede devrim' sloganını ortaya atmış.

FKF; DEV-GENÇ' e Dönüşürken...

Antlalya kışı... Dünkü fırtına ve yağmurdan benim bahçe de nasibini almış. Bir yandan ceviz ağacı yaprakları temizler, bir yandan da sağa sola dağılmış sandalyeleri toplayıp artık güllük gülistanlık olmuş hava adına bahçede bilgisayar başına oturuyorum...

Başbakan Baklayı Ağzından Çıkardı : "Anayasa taslağı hazır..."

Alsında pek sevmem "ben demiştim" demesini bazen 'cuk' oturunca dememek de elde değil...

Epey eski bir zamanda -bu anayasa komisyonu yeni kurulurken sözde yeni anayasa yazma çalışmaları yeni başlarken- şöyle yazmışım :

Küreselleşme, Liberalizm ve Ulusalcılık (II)

Bu makalemizin birinci bölümünde, küreselleşmenin özünün genel anlamda ABD öncülüğünde emperyalist-kapitalist sistemin dünya hegemonyası için çeşitli yöntemler kullanılarak bütün yer küresine yayılmak ve dünyayı fethetmek olduğundan bahsetmiştik. Bu bölümde ise küreselleşmenin; çevre uluslara ve emekçilerine dayattığı özelleştirmeleri,  gizlendiği demokrasi sahtekârlığını ve kısa bir tarihçesini konu edineceğiz.

30 Mart 1972 Kızıldere Katliamı…

Bundan tam 41 yıl önce Kızıldere’de kuşatılan onbir genç adam askerin kurşunları ile ölüyordu. Maalesef tek suçları ise düşünceleriydi. Aynı suçtan idamı bekleyen arkadaşları Deniz Gezmiş’lerin idamını durdurmak için yola çıkmışlardı ama teslimiyetçi ve mandalığı kabul etmiş bir siyasi idare ile yine çoktan emperyalistlerin eline geçmiş ordunun iş birliği ile on tane genç, (dokuzu yirmili yaşlardadır) Ölümün kesin olduğunu bilmelerine rağmen emperyalizme teslim olmuyorlardı. Günümüz emperyalist piyonları için bu pek bir şey ifade etmeyebilir. Ancak Mustafa Kemal’in antiemperyalist düşünce temelini ve idealini bilenlerin içlerinde bir sızı olarak durur.

1915 Ermeni Tehciri (Relocation)

Hafta sonu İstanbul’daydım.

Benim açımdan müthiş bir akademik deneyim yaşadım.

Aynalıkavak’da, eski tersane binasının yerinde olağanüstü güzel bir restorasyonla müzeye dönüştürülmüş olan “Rahmi Koç Müzesi”nde gerçekleştirilen 1915 Ermeni Tehciri ile ilgili bir toplantıya ve müthiş bir kitap tanıtımına katıldım.

Trakkiperver Paşalarında Emperyalizm Ağzı...

Ben / biz, burada inatla "Kemalizm anti-emperyalizmdir" dedikçe bize burun kıvıran; Mustafa Kemal'e "diktatördü, Terakkiperver Fırkası'nı İzmir Suikastı bahanesiyle kapattı, çok partili yaşamı (demokrasiyi) engelledi" diyenler özellikle okuyun bu yazıyı...

Müttefiklik Başka, Teslimiyetçilik Başka...

19.yy Batı emperyalizminin iki büyük düşmanı vardı :

 a/ Osmanlı

 b/ Rusya...