Ekonomi - Finans

Petroldeki Düşüş Yapay

1945 yılında, II. Dünya Savaşı bittikten sonra, savaşın galipleri olan ABD, Rusya, Fransa ve İngiltere ile Çin, bir daha toplu ve kıtasal savaşlar olmasın diye yeni bir ruh ve anlayışla ve de diğer kurucu üyelerin Antlaşmayı onaylamasıyla 24 Ekim 1945 tarihinde "Birleşmiş Milletler Teşkilatını" kurarak,  1919 yılında kurulmuş olan "Milletler Cemiyeti"ni yeni baştan şekillendirdiler.

 

O günden sonra konvansiyonel silahların kullanıldığı ve "Dünya Savaşı" olarak anılabilecek toplu ve kıtasal bir savaş yaşanmadı, milyonlarca insan da ölmedi.  Ama ne savaşlar bitti ne de devletlerin bir diğerini zayıflatmak ve yok etmek için harcadığı çabalar. Yeni yöntemler bulundu ve mücadele halen acımasız bir şekilde, görünüşte kansız ama sonuçları çok üzücü bir şekilde devam ediyor.

 

Süreç içinde, gelişen teknoloji ile birlikte konvansiyonel silahlar, yani küçük veya büyük boyutta patlayıcıların kullanıldığı, insanoğlunu ve onunla birlikte de çevresindeki bitki veya hayvan olmasına bakılmaksızın tüm canlıları yok eden veya da yaralayan silahlar yerlerini sanal silahlara bıraktı.

Endüstriyel Futbolun Türkiye’deki Baş Ağrısı: 34.dakika

Endüstriyel futbol, ardılı olsa da 2000’lerin başında tüm dünyayı kapsayan ve kapitalist bir mantıkla daha çok tüketim aracı olarak kabul edilen, kitle uyuşturucularından birisidir. Franco İspanyasının 3 F kuralından biri olan futbolun gelişiminde İngilizlerin payı büyüktür. İşçilerin kendi arasında bir eğlence olarak gördüğü ve işçi sporu olarak da çeşitli dönemlerde tarif edilen futbol bugün için dünyanın vazgeçilmezlerindendir.

2000’lere kadar futbol daha çok sürat ve sert oyun ile karşımıza çıkarken 2000’lerden sonra ise saha içiyle sınırlı kalmayan ve emperyal oyuncak haline gelen futboldan bahsetmek mümkündür. Kuşkusuz futbolun bu hale gelmesinde bahis şirketlerinin faktörü çok büyüktür. Ancak her şey yalnızca bahis değildir. Çünkü futbol, asla sadece futbol değildir.

Maraş ve Ercan Havaalanı

Gerek İngiltere’nin Stanstead Havaalanında, gerekse de Gatwick Havaalanında bulunan reklam tabelalarında KKTC’ye uçuşların yapıldığının yer alması Rumları çılgına çevirmeye yetti.

Kıbrıs Rum Ulaştırma Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı ortak yaptıkları çalışmada İngiltere’nin Manchester Havaalanından da Ercan Havaalanına uçuşların yapıldığı ortaya çıkınca bu uçuşları durdurmak ve reklamları kaldırtmak için kolları sıvadılar.

Kıbrıs Rum tarafında Baf ve Larnaka havaalanlarını çalıştıran yarı Yunanlı, yarı Kıbrıslı Rum şirket Hermes, Rum tarafından İngiltere’ye gitmek isteyen Kıbrıslı Rumların ve diğer yabancıların, daha ucuz, daha güvenli ve daha kaliteli uçuşların yapıldığı Ercan Havalanından kalkan uçakları tercih etmelerinin kendi çıkarlarına zarar verdiğini düşündüğü için hem Rum Ulaştırma Bakanlığını, hem de Dışişleri Bakanlığını harekete geçirdi.

Türkiye’yi Sıcak Bir Sonbahar Mı Bekliyor?

Günümüz dünyasında ve ülkemizde son zamanlarda siyasi olaylar durulmuyor. Dünya’da;  ABD’nin gizli servislerinin, başta Almanya olmak üzere, Avrupa Birliğinin güçlü ülkelerini gizlice dinlemelerinden dolayı ABD ile AB arasındaki ilişkiler çok iyi sayılmaz. Aynı biçimde ABD’ye ait bir CİA ajanının Rusya’ya sığınması bahanesiyle de ABD ve Rusya ilişkileri son yirmi yılın en soğuk ve bozuk dönemini yaşıyor.

Ülkemiz Türkiye’deki siyasi durum, çok daha kritik bir durumda! 11 yıldır iktidarda olan ve en az 2023’e kadar iktidarını garanti ettiğine inanan AKP, şaşkınlık içinde. Çünkü son aylarda ülkemizde ve bölgemizde AKP’nin rüyasında görse inanamayacağı olaylar ve değişiklikler oldu. Biz bu olay ve değişiklikleri AKP açısından aşağıdaki gibi özetleyebiliriz:

Yeşil Kartlar Yeşerdi…

AKP hükümetinin mümbit topraklarına ekilen yeşil kartlar yeşerdi.

Türkiye’de yeşil kart kullananların sayıları abartılı olduğu düşünülüyordu.

AB’ye Güven Kayboluyor

Ekonomik olarak batağın eşiğine gelmiş olan Kıbrıs Rum Yönetimine, kurtulması için gerekli olan krediyi vermek için devreye girmiş olan Troika’nın masaya koyduğu “Mali yardım Koşulları”nın hazırlanış mantığı, sadece Kıbrıslı Rumları değil tüm AB üyesi devletlerin vatandaşlarını da korkuttu.

Ayıp Bir Yazı!

“Eğer Ay’a insan gönderilebiliyorsa, internet pornosunu da takip edebilecek kapasitemiz var demektir”

Yukarı da okuduğunuz ifadeyi sanki bir müftü veya şeyh söylemiş olabilir değil mi? Ya da bir dini lider…

Rumlar Batmanın Eşiğinde

Kıbrıs Rum tarafının mali olarak batışına birçok konuda sırtlarını dayadıkları ve çok güvendikleri AB bayağı kayıtsız.

“Kendileri etti kendileri bulsun” diyen AB, yerel halk tabiriyle “hele bir batsınlar, çaresine bakarız” zihniyetinde. Ama akıllarındaki çarenin de ne olduğundan pek de bahsetmiyorlar.

Ercan Havaalanı Korkutuyor

Rumlar Ercan Havaalanının kapatılması için yıllardır çok uğraştılar ve hala da uğraşmaktalar.

Bunun için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar.

Ekonomi krizle boğuşmalarına rağmen Türkiye’nin hava ve deniz limanlarının Rum bayraklı gemi ve uçaklara açılması karşılığında Ercan havaalanının uluslararası uçuşlara açılmasını inatla kabul etmiyorlar.

Çalışılmadan Edinilen Refah

Kıbrıs Rum tarafında çalışılmadan, üretilmeden, başkalarından alınan borç paralar ile elde edilen refahın ömrü çok kısa oldu.

Deniz bitti ve Kıbrıs Rum Yönetimi iflas etti. Bunu belgeleyen de Uluslararası Derecelendirme Kuruluşu Standart & Poors (S&P). Güney Kıbrıs’ın kredi notunu “B”den “CCC+”ya düşüren S&P, bataktan kurtulmaya çalışan Rumları iyice bataklığın dibine itti. Şimdi Kıbrıs Rum tarafının derecelendirme notu Yunanistan’dan da aşağıda.

İçeriği paylaş