Anayasa Değişikliği Cumhurbaşkanından Döner…

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Ne o? Neden garip garip baktınız?

Sayın Cumhurbaşkanımız önüne gelen her hükümet teklifini onaylıyorsa siz onu noter mi sandınız? Bu hali ile bu Anayasa değişikliği teklifi onun önüne gelirse onaylamaz. Buna eminiz. HSYK’yı hükümetin kontrol etmesine Sayın Cumhurbaşkanımızın onay vermesi mümkün değildir. İşte onun istediği fırsat doğuyor. Bu değişiklik paketi karşısına gelecek ve o da keyifle veto edecek. Hem de “bana bir daha böyle bir paket göndermeyin” diyerek.

Neden mi bu kadar eminiz, anlatalım. 8 Kasım 1993. TBMM Bütçe Plan Komisyonu’nda milletvekili olduğu Refah Partisi’nin görüşlerini açıklıyor. Konuşma tutanaklara göre şöyle:

“Sayın Başkan, Sayın Bakan, Anayasa Mahkemesi’nin, Danıştay’ın, Yargıtay’ın değerli temsilcileri; Bugün dört önemli kuruluşun bütçesini görüşüyoruz. Bunlar, hukukla adaletle ilgili… Türkiye’de gerçekten bir hukuk reformuna, adalet reformuna ihtiyaç var. Çok önemli meselelerden biri, yargının bağımsızlığıdır. Yargı bağımsızlığı ne demektir? Mahkemelerin dolaylı veya direkt hiçbir tesir altında kalmadan, vicdanlarının sesini dinleyerek karara varmalarıdır. Türkiye’de yargı bağımsızlığı zaman zaman zedeleniyor. İster istemez bu söz konusudur. Bunun en önemli sebebinin Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) yapısında görmekteyiz. Bildiğiniz gibi HSYK’da Yargıtay’dan üç, Danıştay’dan iki üye bulunmaktadır. Ve Sayın Bakanla müsteşar, (Adalet bakanı ve müsteşarı) burada üyedirler. Dolayısı ile siyasidirler. Bunu sadece sizin iktidarınız için söylemiyorum. Yarın iktidara biz geliriz, başkası gelir. HSYK’yı etkileme imkânı söz konusudur, böyle bir yapılanmada. Bunun için iktidarın direkt temsilcileri olan bakan ve müsteşarın HSYK’dan çıkarılması görüşündeyim.”

İşte Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konudaki gerçek düşünceleri budur. Biz onun son derece dürüst, sözünün eri bir insan olduğunu biliyor ve bu yüzden bu değişiklik paketinin onayından geçmeyeceğini söylüyoruz.

Cem.Tamturk@PolitikaDergisi.com

 

Yorumlar

Köprünün Altından Çok Sular Aktı...

Bu umut dolu yazınıza karamsar bir yorum yazmak istemezdim ama maalesef bu yazdıklarınıza katılamayacağım. Abdullah Gül, bu kelimeleri tam 17 sene önce kullanmış. O zamanlar sadece milletvekiliymiş, yani şimdiki pozisyonu ile o zamanki pozisyonu, şimdiki konjüktör ile şimdiki arasında dağlar kadar fark var ve bence o zamanki düşünceleriyle şimdiki düşünceleri arasında da dağlar kadar fark olduğuna inanıyorum.

sayın minel sanırım yazar da

sayın minel sanırım yazar da dalga geçmiş zaten... ama biraz baskı yaparsak biraz utanır belkli cumhurreisimiz :D

değişiklik paketi

Sayın TAMTÜRK yazısına çok sağlam bir dayanak bulmuş. Ben Sayın Cumhurbaşkanının 17 yıl önceki çizgisini bozmayabileceğini umuyorum. Bunu umarken de benim dayanağım. Bundan önceki cumhur başkanlarının cumhur başkanı olduktan sonra, partilerinden bağımsız düşünmüş olmalarıdır. Özal, Demirel, Sezer'i unutmamak gerekir. Bu kişiler kedilerini seçenlerin imzacısı olmamışlardır.

Merhaba

Yazımı tartışmaya değer görüp, kişisel fikirelerini, yorumlarını yazan arkadaşlara teşekkür ederim. Sayın Cumhurbaşkanımızın siyasi fikirlerine ortak olup olmamam başka bir şey, Büyük Atatürk'ün makamında oturan, ülkemin ulaşılabilecek en yüksek makamına ulaşmış bir kişiye saygı duymak, insanın en doğal hasletleri olan doğruluk ve dürüstlüğü ondan beklemek başka bir şey. Değilse, mayası "takiye" olan bu zihniyetin "Allah birdir" sözü dışında söylediğine inanmak, saflık ötesi bir ruh durumudur. Saygılar...

SKEÇ

Sayın CEM OSMAN TAMTÜRK,yazınız pardon SKEÇ'iniz muhteşem.İnanın bana bu skeçte CEM YILMAZ,ŞAHAN GÖKBAKAR,YILMAZ ERDOĞAN 3'lüsüne yer verin;kesinlikle MAL'ı (Parayı) götürürsünüz.Muhtemelen NOBEL vermezler ama en azından CANNES'de yarışabilirsiniz.Siz beni GÜLDÜRDÜNÜZ,ALLAH DA SİZİ GÜLDÜRSÜN emi.Saygılar.......

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.