Başbakan Erdoğan'ın Özlemi...

Bunca zamandır derim : "Başbakan Erdoğan'ın en büyük özlemi, kendi liderliğinde şöyle İnönülü CHP gibi uzun süreli bir tek parti diktası kurmak"...

Zaten butün siyasal altyapıyı bu özlemine göre kurdu / kuruyor... Yargı, asker, üniversite, belediye başkanları, valileler meclis, başbakanlık, cumhurbaşkanlığı zaten neredeyse hep emrinde. İnönülü CHP tek parti diktası döneminde il valileri aynı zamanda CHP ilk başkanlarıydı. Şimdi farklı mı? Hepsi AKP il başkanı gibi çalışıyor valilerin...

Bakmayın siz Başbakan'ın arada bir İnönü diktasını eleştirdiğine... Başbakanı daha tanımadınız mı? Neyi eleştirirse bilin ki onu istiyor...(Hatırlayın şu "akil adamlar" önerisini ilk CHP yapmıştı. Ne demişti başbakan : "CHP; PKK ve Öcalan'la bir oluyor, onların teklifiyle meclise geliyor." Kim kurdu şimdi "akil adamları"  kendisi... ) İnönü eleştirisi de böyle. Can atıyor, İnönü'nün o günkü yetkilerine bugün kendisi sahip olsun diye...

Bu amaçla önce "başkanlık sistemi" önerdi... Israrla da istedi. Ama baktı halk pek sıcak bakmıyor, Moğalistan gezisi sırasında eski söylemi "partili cumhurbaşkanlığı" na geri döndü.

Aslında yeni bir şey değil bizde bu. Bizim gelmiş geçmiş ve bugün 11 cumhurbaşkanımızın zaten 6'sı partiliydi. 4'ü asker, 1'i de bürokrat...

Bakın sıralayayım :

1. Mustafa Kemal ( CHP'li)

2. İsmet İnönü ( CHP'li)

3. Celal Bayar (DP'li)

4. Cemel Gürsel (asker)

5. Cevdet Sunay (asker)

6. Fahri Korutürk (asker)

7. Kenan Evren (Asker)

8. Turgut Özal (ANAP'lı)

9. Süleyman Demirel (DYP'li)

10. A. Necdet Sezer (Bürokrat)

11. Abdullah Gül (AKP'li)

Buyur  bakalım sayın okur, "partili cumhurbaşkanı" bizde yeni bir şey mi?

Ama Başbakan, bu partili cumhurbaşkanları gibi bir cumhurbaşkanlığı istemiyor...

Bakın bizde tüm partili cumhurbaşkanları (Mustafa Kemal de dahil) kendi partisi ile araları hiç iyi olmamıştır. Mustafa Kemal, başbakanı İsmet İnönü ile pek anlaşamamış, sonrasında görevden almıştır. Celal Bayar, özellikle son dönemlerde Adnan Menderes'e hep karşı çıkmıştır. Turgut Özal bilirsiniz, Mesut Yılmaz'la kanlı bıçaklı olmuştur. Demirel ha keza bu kez Tansu Çiller'le...

Başbakanın her dediğini onaylayan Abdullah Gül saymazsak, kim partisi ile anlaşmalı hatta partisini yöneten partili cumhurbaşkanı İsmet İnönü...

O da nedir? Tek Şef / Ölünceye Dek Lider...

Başbakan işte o yetkilerle "partili cumhurbaşkanlığına" taliptir...

Abdullah Gül türü bir cumhurbaşkanlığı başbakanı kesmez... O, cumhurbaşkanlığını yönettiği gibi, başbakanlığı da meclisi de yargıyı da velhasıl her şeyi yönetmek sevdasındadır. Yani anlayacağınız İsmet İnönü türü "Tek şef", "tek lider"...

Aman derim sayın okur, AKP ve BDP nin anlaştığı anayasada şu "partili cumhurbaşkanlığı" lafı geçerse, yetkilerini adamakıllı bir oku...

"Çaktın köfteyi"...

Ufuk Kesici / antalya

ufuk.kesici@politikadergisi.com