Bu CHP mi İktidar Alternatifi?

Yaptığımız kısa bir tatilden dönünce olaylara şöyle bir göz atıyoruz. CHP 90. Kuruluş gününü kutlamış. Bilindiği gibi Cumhuriyet Halk Partisi (CHP); Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde; Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin devamı olarak 9 Eylül 1923 tarihinde kabul edilen “Parti Tüzüğü”ile kurulmuştur. CHP’nin kurucusu, önderi ve ilk genel Başkanı Mustafa Kemal Atatürk’tür.

Tabii bu kuruluş resmi olandır. Oysa tarihimizi derinlemesine inceleyenler, CHP nin kuruluşunun Sivas kongresine dayandığını bilirler. Bu resmi kuruluş tarihi nedeniyle bir de bildiri yayınlanmış. Bildiri üzerinde konuşmadan önce bildiriye bir göz atalım.

“ÖZGÜR, MUTLU ve RENGÂRENK BİR TÜRKİYE

Hak ve özgürlüklerin egemen, yurttaşlarımızın eşit ve barış içinde yaşadığı bir Türkiye!

Siyasetin kişisel çıkar ve toplumsal dayatma aracı değil, yurttaşa hizmetin yolu olduğu bir Türkiye!

Hukukun üstün, yargının bağımsız ve tarafsız olduğu bir Türkiye!

Çoğulcu, katılımcı ve güçlü demokrasiye sahip bir Türkiye!

Bilim, kültür ve sanatın özgür, yaratıcı ve yükselen bir değer olduğu Türkiye!

Halkımız için, halkla birlikte, herkes için huzurlu ve refahı yükselen bir Türkiye!”

Dikkatle okuyup bu bildirinin içindeki kelimeleri incelediğimizde, bu bildirinin özgür ve bağımsız Türkiye’nin varoluşunda, şekillenişinde hayati önemi olan bir partinin bildirisi olmadığını görüyoruz. Alttaki “Ulu çınar” vurgusu ve CHP amblemini çıkarın, yerine birkaç yıl önce kurulmuş yeni ve güdümlü bir partinin mesela AKP nin amblemini koyun, bildirinin hiç de uygunsuz olmayacağını görürsünüz.

Bildiride bu partiyi o çalkantılı dönemlerde büyük çabalarla kuran Mustafa Kemal ve arkadaşlarına bir rahmet okumak çok mu çağ dışı kalırdı acaba?

Her parti, onu kuran insanların zihniyeti ile karakter bulur. CHP de Mustafa Kemal ve arkadaşlarının kurduğu bir partidir. Onların karakterini yansıtır. Daha doğrusu yansıtmalıdır. Oysa şimdiki yöneticileri onun adını kuruluşa ait bir bildirgede bile yayınlamaktan, ona bir selam bile yollamaktan kaçınıyorlar.

Bildirgede “bağımsızlık” diye bir söz geçiyor. Bu kelime CHP nin sözlüğünde “tam bağımsızlık” diye geçer. Yani bu deyim ile iktisadi, politik, kültürel ve askeri bağımsızlıktan söz eder. Şimdiki CHP “tam” kelimesini kaldırarak diğer partiler gibi gerçek bağımsızlığı halkımıza unutturma çabası içindedir.

Çok önemli başka bir husus da “Laiklik” kavramıdır. Maalesef Yeni CHP diğer partiler gibi onu da unutturmak için bu önemli bildiriye bile almamıştır.

“Hak ve özgürlükler” denmiş ancak üniter yapı içersinde bir hak ve özgürlükler yelpazesi mi, yoksa farklı hukuksal yapı, etnik kökenlere özerklik mi bahsedilmiş anlaşılmıyor.

Yani bu bir CHP bildirgesinden ziyade tam bir saros uyutmacası şeklinde yayınlanmış bir bildirgedir. Bu bildirgeden anlaşılan, CHP nin AKP den amblem dışında pek bir farkı olmadığı görülüyor.

Şimdi baştaki sorumuzu yineleyelim. Bu CHP mi iktidar alternatifi parti?

Cem Osman TAMTÜRK

cem.tamturk@politikadergisi.com