Çekilme Komedisi Başlıyor…

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Evet, yurdum insanı. Bu komedi sırf seni eğlendirmek için tertiplendi. Ağzın açık seyret bakalım. Yalnız cebini iyi kolla. Muhakkak bir şeylerin çalınacak ama belki koruyacağın şeyler olur. Hatta dikkat et, ayağının altından bir halı gibi yaşadığın, yurdum dediğin bu topraklar gitmesin.

Hükümet teröristlerle el ele, kol kola olmuş, yandaş basının etekleri zil çalıyor. Barış şarkıları karga sesli usul bilmezler tarafından söylenip duruyor, ben niye mi karamsarım? Çünkü ben Ali kemal’lerin veya Damat Feritlerin, dürrizadelerin torunu değilim.

Yukarıda saydığım zevat görüşlerini her daim açıklıyorlar. Ben de açıklayayım.

Bir çekilme lafıdır gidiyor. Kim nereden çekilecek bilen var mı?

Diyorlar ki teröristler geldikleri yolları kullanıp ülkeden gidecekmiş. Tabii giderken güvenlik güçleri bırakın operasyonu, tahrik sayılacak bir davranışta bile bulunamazmış. Yoksa barış işi yatarmış.

Koskoca Türk devleti nasıl tehdit ediliyor, hem de kırk bin vatandaşımızın ölümünden sorumlu olanlar tarafından.Hükümet bunları yakalayıp cezalandıracağına tehdide ses çıkarmıyor. Hatta onların güvenli çıkışlarına yardımcı olacakmış.

Peki, bunların bir envanteri hükümetimizde var mı? Nereden bileceğiz hepsinin çıkıp gittiğini? Evet var. Hükümet bunların yerini, sayısını, silahlarını biliyor diyorsanız neden daha evvel gidip hepsini yakalamadı? Yoksa onların da bizim gibi bir şeyden haberleri yok mu?

Bu ülke beğenin veya beğenmeyin, Anayasası, kanunları, meclisi olan, kağıt üzerinde de kalsa demokratik bir ülkedir. Kimse birilerinin şifahi talimatları ile hareket edemez. Hatta kimse kanunları hiçe sayma talimatı da veremez. Verirse bu talimatları uygulayanlar da ortak suçlu olur. Bu yüzden devletin müsamahası ve gözetimi ile bunların ( ne kadarını çekecekler belli değil) ülkeden çıkmasına izin verilmesi suçtur. Hem de vatana ihanet derecesine gidebilecek bir suç. Hükümetin başından tutun da güvenlik birimlerinden bu talimata uyan son amirine kadar hepsi sorumludur ve yarın bir gün muhakkak yargı önünde hesap vereceklerdir.

Teröristler bu konu için kanun çıkmasını istemişlerdi. Kanun çıksa bütün meclis bu ihanete ortak olacaktı. Ancak görünen o ki AKP içinde bile böyle bir kanuna evet demeyecek büyük kitle var. Bu yüzden bu işler kanunsuz ve sadece hükümetin, yani başbakanın şifahi güvencesi ile yapılıyor. Böyle bir tutum da sadece diktatörlük veya padişahlıkla idare edilen ülkelerde olur.

Kaldı ki, otuz yılı aşkın terörden geçinen ve fakir halkın kanı ile beslenenlerin terörden vazgeçmesi bu tatlı yaşamı bırakması mümkün değildir. Hiçbir kural dinlemeyen, kanun benim diyen, istediğini asıp istediğini kesen bir örgütün bu işleri bırakıp kanunların yönetimi altına girdikleri dünyada görülmemiştir.

PKK yı kurup yöneten ABD nin işi daha bu teröristlerle bitmedi. Parçalanacak Suriye, İran ve nihayetinde Türkiye var. Bu itibarla ben PKK nın teröristlikten vaz geçeceğine inanmıyorum.

Öyle bile olsa, benim kırk bin insanımın kanı yerde kalacaksa, ben işlediğim en ufak bir suçun bile cezasını çekerken bebek, çocuk demeden başta Kürt kökenliler olmak üzere yurdun her yöresinden olan insanlarımızı öldüren, güvenlik güçlerimize pusu kurup haince şehit eden bu teröristler serbest kalacaksa, bu hiçbir zaman bir barış değil teröristlere baş eğmek olacaktır.

 

Cem Osman TAMTÜRK

cem.tamturk@politikadergisi.com

 

Yorumlar

Vampirlerin Bayramı

Sevgili Cem,

AKP ile PKK ortaklığının rezalet senaryoları üzerinde daha çok tartışacağız.

Bir hukuk devleti olması gereken bizim ülkemizde, 40 bin insanın yaşamından sorumlu olan teröristlere, elini kolunu sallayarak “Hadi sınır ötesine gidin, çekilin!” demek ne kadar kolay değil mi? Başbakan'ının hukuktan ve yargıdan korkusu yok ki! Çünkü Başbakan Erdoğan, yargı dâhil her şeyi kendi denetimi altına aldığından çok emin!

Senin de belirttiğin gibi, Türkiye'de bulunan PKK'lı teröristlerin ülkeyi terk edeceği ne malum?

Kimin elinde bunların envanteri var?

Bu çıkışı kim denetleyecek?

Çıktık deseler bile, çıkmış olduklarının kanıtı ve garantisi nedir?

Haydi diyelim çıktılar; istedikleri her zaman yeniden Türkiye'ye gelemezler mi? Şimdiye kadar Türkiye'ye girişte vize mi aldılar?

Yani, tam bir komedi!

Ama dur! Sen, ben ve bu gerici ve bölücü terörist ortaklığını eleştirenler, yani savaştan, terörden beslenen kan emici olan bizler daha çok bayram yapacağız demektir!

Neden mi?

Çünkü Öcalan, basına sızan tutanaklarında, bizi özgür bırakmazlarsa 50 bin kişiyle gelir savaşırız derken Karayılan, Kandil Dağında yaptığı basın toplantısında; "bize verilen sözlerin tutulmaması ve Öcalan'ın serbest bırakılmaması halinde mücadelemiz daha da güçlü olarak devam edecektir" demedi mi?

Acep PKK'ya ne söz verdiler dersin?

Bir tahmin edelim:

1)Başkanlık sistemiyle, özerklik ve federasyon yapısını Türkiye'ye dayatma ve "Türk" kavramını anayasan çıkarma garantisi,

2) Öcalan ve tutuklu veya mahkûm olan PKK ve KCK ’lılara özgürlük!

Karşılığında AKP'nin PKK'dan beklentileri nelerdir dersin? Bence;

1) PKK'nın Ateşkes sağlaması! Çünkü başka türlü yeni bölücü anayasayı halka kabul ettirmek imkansız olabilir!

2) PKK'nın silahlı güçlerinin Türkiye'de eylem yapma yerine, Suriye'de Esad rejimine karşı savaştırmak. Nitekim PKK ya Kürt gençlerinin otobüsler dolusu yeni katılımlar olduğunu basından okuyoruz! Madem barış, neden yeni terörist devşiriliyor?

Özetle evet; pekâlâ, geçici bir süre barış olabilir!

Ama arkasından teröristlerin taleplerinin gerçekleşmediği durumda terör en az iki üç misli artacaktır. Çünkü be defa çok daha güçlenmiş, dinlenmiş ve kendilerini aldatılmış hissettikleri için çok daha zalim bir biçimde saldıracaklardır.

Yok, eğer PKK'nın talepleri gerçekleşirse bu defa çok daha korkunç bir iç savaş çıkacaktır, çünkü o zaman ülkemiz tam da bölünmenin içinde olacaktır!

Kısaca hangi ihtimal gerçekleşirse gerçekleşsin, bu işin sonunda çok kan dökülecek gibi görünüyor!

Onun için diyorum ki biz barış düşmanı kan içici vampirler bayram yapacağız!

Şaka bir tarafa; bu korkunç senaryodan bir tek çıkış var: Bütün muhalefetin AKP'ye karşı birleşerek AKP'yi iktidarından indirmek ve ulusal bir hükümet kurmak! Başkaca çıkış yok!

Mustafa Kemal Atatürk’te birleşmek hem zorunlu hem de çok kolay!

Saygı ve selamlarımla

 

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.