Cemaat Mensubu Olmak Suç Mu?

Son yılın modası, onu araç olarak görenlerin, getireceğini iddia ettiği demokrasi nutukları ve bu nutukları atanların, yine son günlerin modası olan, Hanefi Avcı’nın kitabını yazdıktan sonra, kitabın iddiaları hakkında sıkışıp, son çare olarak söyledikleri ‘cemaatçi olmak suç mu’ sözleri gerçekten ibret vericidir.

Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galile’ye hasımlarından biri sormuş:

-Efendim, kulaklarınız bir insan için büyük değil mi?

Galile:

-Doğru demiş, ‘benim kulaklarım bir insan için büyük ama seninkiler bir eşek için küçük sayılmaz mı?...İşte demokrasi getireceğini iddia edenler için de, kendi sığ ve küçük dünyalarına, gerçek bir demokratik devlet böyle büyük gelmektedir.

Din devleti ve cemaat toplumu arzulayanlar, uygarlığa, demokrasiye giden yolların; ancak bağımsız davranabilen, aydın insanlar tarafından açılacağı gerçeğini, gözleri o kadar Cumhuriyet düşmanlığıyla bulanmış ki, görememektedirler. Zamanı geldiğinde demokrasi tramvayından ineceklerin, elbette böyle bir dertleri olmadığını biliyoruz. Fakat, Necip Hablemitoğlu’nun, 10 yıl önce yazmış olduğu ‘Köstebek’ adlı kitabındaki iddiaları perçinleyen Hanefi Avcı’nın kitabını, ‘cemaat mensubu olmak suç mu’ yaklaşımıyla, üstünü örtmeye çalışanların, anayasa paketi değişikliğiyle, ülkemize daha ileri bir demokrasi gelecek safsatalarına inanan eski solculara, aydınlara, sanatçılara ‘tahsil cehaleti götürse de eşeklik baki kalır’ sözü ‘şıp’ diye oturmaktadır.

Demokratik bir toplum; tabuları, önyargıları yıkan, yani kendi doğrularını sorgulayan, kuşku duymayı hiç elden bırakmayan ve gerçeğin değişik yönlerini araştıran bireylerden oluşur. Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi, çağdaş bir devletin hedefi de, ‘Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür genç nesiller oluşturmak’ olmalıdır.

Elbette, Laik ve demokratik bir toplumda, dini inançlara da saygı gösterilerek, o inançlara eşit mesafede olmak kaydıyla, o inanç sahiplerinin özgürce ibadetlerini yapmaları da, teminat altına alınmalıdır. Fakat bu durumda öncelikli olarak, bireyin inanç dünyasını geliştiren, çağdaş gelişmelere açan, kültürel ve moral değerlerini zenginleştiren, insan ve doğa sevgisini arttıran nitelikte ve tam bir özgürlük içinde olan, bir dini eğitimle sağlanmalıdır.

Şayet demokrasi taleplerinde samimiyseniz, ‘cemaat mensubu olmak suç mu’ sorusu hiçbir demokratik ahlakla bağdaşmaz. Demokratik bir devlet ve toplum arzulayan bir kişi, aynı toplumda yaşayacağı insanların, ‘Şeyhlerin Peygamber vekili olarak görüldüğü, Şeyhin sözünün Allah’ın kelamı hükmünde kabul edildiği, Şeyhin emrini ya da sözünü tartışanların küfre girip dinden çıkacağı, bireysel irade ve sorgulamanın olmadığı, cemaatlerin mensubu olmasını asla kabul edemez, etmemelidir.

Ülkemizde gerçek bir demokratik yapının oluşması isteniyorsa, özgür fakat kendi özgürlüğüyle yetinmeyen, özgürlüğün sınırlarını, sorumluluğunu da bilen, herkes için özgürlük isteyen, bildiğiyle yetinmeyen, bildiğini sürekli sorgulayabilen, farklı düşüncelere saygılı, geniş görüşlü ve çok yönlü insan yaratmaya yönelik çalışmalar yapılmalıdır. Cemaat mensubu olacak bireyler değil, böyle bir demokratik yapının temelini sağlamlaştıracak bireyler yaratılmalıdır. Bu yapının oluşmasını engelleyecek, her türlü oluşum ve oluşuma katılmak, medeni bir toplumda, en azından ahlaki açıdan bir suç olmalıdır.!

OguzKemal.Ozkan@PolitikaDergisi.com