İkiyüzlülüğün "B" Hali

Yahudi kimliği sahibi olan insanlara ne özel bir sempatim, ne de özel bir antipatim vardır. Benim için aslolan insandır. Ancak, İsrail devletine karşı bir antipati beslerim. Bunun sebebi onların farklı bir dine mensup olmalarından değil, terörist bir devlet olduğundandır. Bilindiği gibi İsrail’in o coğrafyada bir toprak sahibi olabilmesinin tek dayanağı emperyalizmin, yani ABD’nin uç karakolu görevini sorgusuz sualsiz yapmasındandır. Değilse o coğrafyada var olması imkânsızdır. Bu yüzden de her türlü terörizmi uygulamaktan çekinmez.

Belki de sırf bu yüzden son gemilere saldırı olayından sonra estik gürledik. Tabii ki uluslararası bir suda sivil gemilere saldırmanın mazereti olamaz. Bunun adı korsanlıktır. Ancak İsrail’in haftalardır sakın böyle bir girişimde bulunmayın, müdahale ederim, vururum; şeklindeki uyarılarına ne demek lazım?

Şöyle düşünelim. Bizim, PKK terörü yüzünden Kuzey Irak’ın bir bölümünde karantina uyguladığımızı farz edelim. Birileri de içinde bizim onaylamadığımız 600 kişinin de bulunduğu bir konvoyu o bölgeye sokmaya kalksın. Müsaade eder miyiz? O konvoyun Gazze’ye gitmesine yeşil ışık yakan, açıkça desteklemese de yanında olduğunu hissettiren hükümetimizin çok sayın yetkilileri bunu bilmezler mi?

Dikkat edilirse ulusların tepkileri de doğrudan doğruya uluslararası sularda yapılan eyleme karşıdır. Şimdi birileri Sayın Başbakanın esip gürlemesini kale alıp “peki, bizim konumumuzda siz olsanız ne yapardınız” dese ne cevap alırdı, gerçekten merak ediyorum.

Hatırlanacaktır, daha önce askerlerimizin başına çuval geçirilmiş, ama o çuval hala orada durmaktadır. Irak politikamız, Ermeni politikamız bizi, maalesef kale alınmayan bir devlet durumuna düşürmüştür.

Bu olayda birden bire varlıklarını AKP iktidar olunca unuttuğumuz Cuma protestocuları sahnedeydi. Hani şu çarşaflı, türbanlı, şalvarlı, çember sakallı takımı. AKP iktidar olunca tüm sorunları giderildiği için artık Cuma namazı ardından protesto eylemi yapmaktan vazgeçmişlerdi. Üniversitelerde ve kamunun her kesiminde sanki türban serbestiyeti sağlandı da o kendilerini yerden yere atan türbanlı hanımlar eylemlerden vazgeçtilerdi. İşte onları Taksim’de hep beraber gördük. Tekbirler arşa uzanıyordu. Neden? Gazze’deki Müslümanlara yardıma giden konvoyda 9 ölü vardı. Ne yapılsa azdı. İyi de PKK kurşunu ile şehit olan evlatlarımızın sayısı son on haftada kırka ulaştı. Onlar için ne bir eylem ne bir gösteri var. Yoksa onlar Müslüman değil mi? Kendi vatandaşımız oldukları için daha çok sahip çıkılması gerekmez mi? Aslında, Gazzeliler için yapılan bu gösterinin samimiyetine de inanmak güç. Zira geçtiğimiz dönemde bin kadar Gazzelinin öldüğü doğru. Onlar Müslüman da Irak’ta ABD ordusu tarafından katledilen bir buçuk milyon insan Müslüman değil miydi? O zaman aklınız neredeydi? Haksız mıyım, yanlışsam düzeltin lütfen.

Cem.Tamturk@PolitikaDergisi.com