Kılıç Tutanın, Demokles’in Kılıcıyla Savaşı...

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

 
Hafta sonu yapılacak olan CHP Kurultayında, Deniz Baykal’ın da aday olmayacağını açıklamasından sonra, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlık koltuğuna oturacağı hemen hemen kesinleşti.

Milletvekillerinin ve İl Başkanlarının büyük çoğunluğu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını destekleyeceğini açıklaması, Deniz Baykal tarafından birlik beraberlik içinde olunması gerektiği mesajlarıyla karşılık bulsa da, bir kırgınlık ve hayal kırıklığı yaşandığı da gözlerden kaçmadı.

Çünkü, Deniz Baykal’ın istifa ve sonrasında yaptığı açıklamalarda geri dönüş sinyalleri verdiği tüm kamuoyu tarafından hissediliyordu. Beklenti, tüm örgütün Baykal’a tek bir ağızdan ‘geri dön’ çağrısı yapacağı ve Deniz Baykal’ın da, böyle bir çağrı karşısında sessiz kalamayacağı mazeretiyle, tekrar CHP Genel Başkanlığına daha güçlü bir şekilde dönmesi yönündeydi.


Ancak, gelişmeler gösterdi ki, örgüt ve taban, Deniz Baykal’dan bir daha kurtulunamayacağı ‘fırsat bu fırsat’ düşüncesiyle, İl Başkanları toplantısını ve Deniz Baykal’dan işaret beklemeden adaylığını koyan Kemal Kılıçdaroğlu’nu kayıtsız, şartsız destekleme kararı verdi.

Böyle bir destek, CHP Kurultaylarında eşi benzeri pek görülmemiş bir tablo ortaya çıkardı. Çünkü, CHP Kurultayları öncesinde, yönetim organlarına girme pazarlıkları, özellikle Genel Sekreter olma talepleri, seçim yakınsa milletvekili olma anlaşmaları yapılırdı. Bu durumda, Kurultayların gergin ve stresli geçmesine neden olurdu.
Bu açıdan bakıldığında Kemal Kılıçdaroğlu, Başkanlık koltuğuna güçlü bir şekilde oturma ve istediği ekiple çalışma fırsatını yakaladı. Şu an itibariyle bu ekibin nasıl oluşacağı konusunda, ancak ve ancak Kılıçdaroğlu’nun siyaset yapma biçimi üzerinden yola çıkarak tahminler yapabiliriz. Ayrıca bu süreçte, Önder Sav’ında Kılıçdaroğlu’nu desteklediğini açıklaması, Kurultay’da herhangi bir talebi olup olmadığı sorusunu da akla getiriyor.

Yine bu süreçte Deniz Baykal’ın geri dönmesi isteyen ekip tarafından, çok ağır suçlamalar yapılması da Kurultay sonrasında da CHP atmosferinin nasıl olacağının bir göstergesi olmaktadır. Son olarak Deniz Baykal’ın ‘Bu yaşananlardan dolayı kırgın mısınız?’ sorusuna ‘İbret sahneleri yaşanmıştır. Bunlar not alınmıştır. Her şeyin bir zamanı vardır’ diye verdiği cevap, Kemal Kılıçdaroğlu’nun da kaderinin Altan Öymen gibi olabileceği ihtimalini de akla getirmektedir.

Bu yüzden Kemal Kılıçdaroğlu, bu kayıtsız şartsız kendisine verilen desteği çok iyi değerlendirmeli, ekibini geçmişteki bu sonuçları göz önünde bulundurarak oluşturmalı ve en kısa sürede, iktidar olma yolunda sağlam bir duruş göstererek, adımlarını ona göre atmalıdır. Yoksa, oturduğu o koltuk üzerinde sallanacak olan Demokles’in kılıcı, kılıç tutan bir soydan gelmiş olsa da, siyasi arenada ki ömrünü kısa sürede sonlandıracaktır.
 
oguzkemal.ozkan@politikadergisi.com

Yorumlar

yerinde bir uyarı.

yerinde bir uyarı.

Kemal ve Deniz Beylerin

Kemal ve Deniz Beylerin anlaşmaları lazım
yoksa chp kurda kuşa yem olur

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.