İş Sahibi Olmanın En Garanti Yolu: AK Partili Olmak...

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

İŞSİZLİK, verili koşullar altında çalışacak iş aranmasına rağmen bulunamadığı durum. Çalışamayacak durumda olanlar ile iş aramayanlar işsizlik kapsamına girmezler; belirli bir ücret ve iş koşullarında işgücü arzının işgücü talebini aşması durumu. (Ansiklopedik Ekonomi Sözlüğü, Dünya Yayıncılık)

Türkiye’de KASIM 2012 döneminde, işsizlik oranı %9,4 seviyesinde gerçekleşmiş. İstihdam edilenlerin sayısı, 2012 Kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre, 1 milyon 24 bin kişi artarak 25 milyon 291 bin kişiye yükselmiş. Yine, bu dönemde istihdam edilenlerin oranı, geçen yılın aynı dönemine göre 1 puanlık artışla, %44,9’dan %45,9’a yükselmiş. İşgücüne katılma oranı da, %50,7’ye yükselmiş. Türkiye’de bahsi geçen dönemde, Genç Nüfusta işsizlik, %17,0’den %18,8’e yükselmiş. Kasım 2012 döneminde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların oranı, önceki yılın aynı dönemine göre 2,2 puanlık azalışla, %38,5 olarak gerçekleşmiş. (TUİK Haber Bülteni, 15.02.2013)

*****

İşsizlik ve istihdam olguları, ülkemizde yıllarca, siyasî partilerce çözülememiş büyük bir sosyo-ekonomik sorundur. Veya, bu sorunla yeterince akılcı metodolojiyle savaşılamamıştır. Yine, dönem dönem siyasi partilerce işsizlik ve istihdam -işgücünün çalıştırılması-hususları, kendi politik çıkarları uğruna suiistimal de edilebilmiştir. Herkesin takdir edebileceği gibi işsizlik, sadece ekonomik boyutu olan bir durum olmamakla birlikte, işsiz bir kişinin toplumla ve ailesiyle de olan ilişkilerini etkileyebilecek; hatta altüst edebilecek sosyal boyutlu bir realitedir. İşsiz kalan bir kişi, her şeyden önce moralini, çalışma hevesini ve yine kendine olan güvenini ve nihayetinde bence çok daha önemli olan KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME olanağını ve fırsatını da kaybetmiş olacaktır. Bunun tersi bir husus ise, hiçbir şekilde çalışma hayatına başlayamamış, çeşitli nedenlerle iş piyasasına adım atamamış kişiler indinde ise çalışamama durumu/işsizlik, yine kişinin kendisini gerçekleştirme, para kazanma, kendine güven ve bir işe yarama hissine -görece olsa bile- işsizlik süreçleri boyunca erişilememesi ve hatta mahrum kalınmasıdır.

Türkiye’de bir başka husus yine işsizlik ve istihdam denince, akıllara iltimas ve torpil mekanizmalarının işletilmesinin gelmesidir. Yığınlarca insanın, işsizlik kuyruğunda, güzel bir geleceğe adım atmak adına bir iş edinebilmek çabasıyla, günlerce stres altında oradan oraya savrulduğu göz önünde tutulursa, torpil ve iltimasın ne denli önemli bir mekanizma olduğu da anlaşılabilir.

Lafı nereye getirmeye çalışıyorum. Şuraya efendim... Ülkemizde artık etik değer diye bir şeyin kalmadığı... İnsanların ellerinde tuttuğu siyasal iktidara istinaden, siyasal başarılar elde edebilmek adına etik değerlerden ödün vererek hareket etmesi, normal şartlar altında demokratik bir toplumda tepkiyle karşılanır ve karşılanmalıdır da.

GERÇEK GÜNDEM haber sitesinde, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, işsizlik gibi can yakıcı bir sorunu nasıl dejenere ettiğine yönelik bir haber vardı. Şimdi haberi olduğu gibi aşağıya alıyorum; hiç özetlemeye gerek yok, vakanın mahiyetini anlamak adına, haber metnini tamamıyla okumak gerekir diye düşünmekteyim...

[CHP İlçe Başkanı Bayramoğlu’da elinde AKP işe giriş formu ile basın mensuplarına açıklama yaptı. Bayramoğlu, AKP Soma Teşkilatı’nın üzerinde ‘Ak Parti Soma İlçe Başkanlığı İş Başvuru formu’ yazan bir belgesini basın mensuplarıyla paylaştı. Bayramoğlu, "Bir şirket ya da fabrika gibi iş başvuru formu bastıran üzerine kendi kurumsal kimliğini yazan Türk Siyasi Tarihinde bir siyasi parti var mıdır, ben hatırlamıyorum. Tüm yurttaşlarımızın kazanmak zorunda olduğu ekmek parasını bu denli siyaseten kullanmak siyasi ahlaka yakışmayan bir davranıştır" dedi.

CHP Soma İlçe Başkanı Murat Bayramoğlu’nun konuyla ilgili basın açıklaması şöyle:

“Sevgili hemşehrim Mehmet Ali Özkan yaptığım açıklamalara cevaben işe girmek için zorla kimsenin üye yapılmadığını söylüyor. Oysaki bunu sağır sultan bile biliyor. Bu gerçeği inkar etmekte bir siyasetçinin inanırlığını ciddi anlamda zedeliyor. Herkesin bildiği bir gerçekliği inatla reddetmek o kişinin başka söylediklerine de şüphe ile bakılmasına yol açabilir. Sevgili başkanın bu konuda çok fazla inkar etmemesini dilerim.

Elimize bir form ulaştı. Ak Parti İlçe Başkanlığı iş başvuru formu. Böyle bir formu şirketler fabrikalar gibi kurumlar işçi almak için bastırır. Bu formu alırlar 15 günde süre verip doldurun getirin derler. Sonra o başvuru formunu inceler uygun olanları işe alır. AKP Soma İlçe Başkanlığı işçi istihdam eden bir kurum mudur, bir şirket midir, bir işletme midir, bir fabrika mıdır, bir ticarethane midir? Formda kişisel bilgilerin yanında herhangi bir dernek, sendika ya da kulüp üyeliğiniz var mıdır? diye bir madde de var. Şimdi ben Sevgili Mehmet Ali Başkan’a soruyorum, işe girmek için AKP üyeliği istenmediğini söylerken AKP Soma İlçe Başkanlığı adıyla iş başvuru formu bastırılmasını nasıl açıklayacak. Bu formu dağıtıp insanlara doldurtup geri getirmesini söyleyen bir ilçe teşkilatı başkanının inandırıcılığı yoktur. İş başvuru formu bastıran üzerine kendi kurumsal kimliğini yazan Türk Siyasi Tarihinde bir siyasi parti var mıdır, ben hatırlamıyorum. Tüm yurttaşlarımızın kazanmak zorunda olduğu ekmek parasını bu denli siyaseten kullanmak siyasi ahlaka yakışmayan bir davranıştır. Bundan sonra sevgili başkanımız lütfen ‘koca bir yalan’ kelimesini kullanmasın”] [1]

*****

Gerçekten de bir siyasî partinin, bu şekilde hareket etmesi doğru mudur? Siyasî partilerin bu yönde bir form doldurtarak, insanların gelecek mahiyetinde ümitlerini “Manipüle” etmeye hak ve hukukları var mıdır? Siyaseten ahlâkın artık dip noktalara indiği bir dönemdeyiz, başka bir şey söylemek zor... Türkiye’de torpil ve iltimas geçmenin inkâr edilemeyeceği bilinen bir şey, ve yine ülkemizde bu durumdan çıkış için de, epeyce bilinçli bir insan profiline ihtiyaç var... Fakat, bu kadar aleni şekilde torpilciliğe kayacak bir davranış; ama eylemin odağında siyasî bir amaç olması, gerçekten de son tahlil de, hiçbir şekilde AHLAKİ değildir.

SİYASET, ne zamandan beridir insanların zaaflarını kullanma adına mubah kılındı?

Bu ülkede siyaset ile din iç içedir...

Siyaset ve cemaat ilişkileri, her daim ülke gündeminde yerini korudu...

Kimi zaman ama uzunca bir dönem, dini duygular politikaya alet edildi; siyaset etmek için din gibi kutsal bir alana girmekten imtina edilmedi; girilse dahi dinî bilgiler ve kaideler gözetilmeden, hemen hemen siyasi bir jargonla ve ideolojik bir metodoloji ile din, politikanın bir paydaşı olarak sürekli olarak kullanıldı.

İnsanların saflığından ve cehaletinden ötürü, politika yapıcılar, acaba ne yaparız da siyasî rantımızı attırırız tefekkürü içinde, bir toplumda ne kadar kutsallar var ise, bunları dejenere etme adına politik bir enstrüman olarak kullanmaktan da kaçınmadılar.

Velhâsıl-ı kelam, din de siyaset için, siyaset uğruna kullanıldı...

İnsanların saf duygu ve ümitleri de, politik bir ihtiras adına manipüle edilmekten kurtulamadı...

Görüldüğü gibi...

Ekonomi de... Ekonominin bir altdisiplini olan Çalışma Ekonomisi birimleri/elemanları de/da, işsizlik-istihdam-girişimcilik, politikaya alet edildi...

Türkiye’de, bir etik değerden bahsetmek olası değildir.

Ülkemizde iktidarı elde tutmak, kudret babında insanlara, fütursuzca edimlerde bulunabilme hakkını da verebilmekte sanırım...

Ülkede, siyaset merkezi babında, gücü elinizde bulunduracaksınız...

Hasbelkader toplumdan görece tekbaşına iktidar olmak için destek göreceksiniz/alacaksınız...

Lâkin, siyaseten şık olmayacak davranışlar içine gireceksiniz...

Türkiye, artık daha fazla bu şekilde gidemez...

Bu şekildeki bir kamplaşma ile, nasıl iç huzur korunabilir, bilemiyorum...

Siyasî kültürümüze bundan böyle yeni bir kavram daha girmiş bulunmaktadır...

BENZEŞMEK...

Eğer, bir yerde, işe mi girmek istiyorsun...

Bir yerlerde bir iş mi bitireceksin...

Kısacası, konformist bir yaşam mı düşlüyorsun...

AK Partili olacaksın...

“AK” ve “PAK” olacaksın...

Siyasî ahlâkı falan da arama...

Etik değer kaybolmuştur...

Yazımızın özü itibariyle...

İş sahibi olmanın en garanti yolu: AK Partili olmak...

 

Yorumlar

hadi yaaa

bu kadar boş yazı olmaz..

her akıllı   ve yetenekli iş sahibi olur.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.