Sıra Kubilay'ı Yargılayanlara Geldi

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Mayıs 2004 tarihinde Van'ın Özalp ilçesindeki jandarma sınır taburunun adı Mustafa Muğlalı Kışlası olmuştu.

Peki niçin Türk Silahlı Kuvvetleri bu komutanın adını öne çıkartmış ve bir taburun adını onun ismi ile simgeleştirmişti?

Niçin aradan geçen kısa bir süre sonra Başbakan Tayip Erdoğan zamanın Genelkurmay Başkanı Koşaner’e bu ismin değiştirilmesi talimatını vermiş, ancak bu talimat yerine getirilmemişti?

Ve sonunda nasıl olmuştu da aynı talimatın gereği hemen ve harfiyen yerine getirilmişti?

Bu soruların yanıtlarını bulabilmek için Mustafa Muğlalı Paşa’nın özgeçmişine kısaca bir göz atmak gerekmektedir… Çünkü sorunun yanıtı Muğlalı Paşa’nın yaşamının içinde gizlidir.

Kimdir Mustafa Muğlalı komutan?

Muğlalı Paşa 1882 Muğla doğumludur. 1900 yılında Kara Harp Okulunu bitirir.

1912 yılında Balkan Savaşı’nda, 19141918 yıllarında Birinci Dünya Savaşı'nda savaşır.

Yarbay Mustafa (Muğlalı) bey; Kurtuluş Savaşı sırasında İstanbul’dan Anadolu’ya lojistik destek sağlayan Yavuz Grubu’nun başkanıdır.

Muğlalı Mustafa Bey, Eylül 1921'de İstanbul'dan Anadolu'ya geçerek Kurtuluş Savaşı’na katılmıştır.

Kurtuluş’tan sonra Şeyh Sait İsyanı’nda bölgedeki “temizlik harekâtını” yöneten kişi yine Miralay Mustafa Muğlalı’dır.

1930’da Menemen’de Kubilay’ı şehit eden 34 mürteciyi asan mahkemenin başkanı yine aynı kişidir.

1943’te harp yıllarında bu sefer Ordu Komutanı olarak Doğu’dadır, Van’ın Özalp ilçesinde sınırı geçerek Türkiye’ye silah sokmak isteyen 33 Kürt köylüsü onun zamanında silahlı çatışmada öldürülür. [Kimi iddialar ise, bu kişilerin kurşuna dizilerek öldürüldüğü yönündedir.]

Yani Muğlalı Mustafa teşkilatçıdır, savaşçıdır, Cumhuriyetçidir, askerdir. İşte bütün bu özellikleri nedeniyle Genelkurmay’ın “Kahramanlar Galerisi”nde bir büstü vardır.

Ama bugün adını verdiği Van’ın Özalp ilçesindeki jandarma taburunun artık başka bir adı vardır.

Gerçek ayrıntıda gizlidir!..

Ve bizler tarihi, bugünümüzü anlamak için öğrenmeliyiz.

Bugüne egemen olan güçlerin tarihteki uzantılarını bilir, öğrenirsek, onların şimdiki zamanı nasıl biçimlemek istediklerini daha iyi görür, daha derinden kavrarız…

İşte tarih bilinci budur…

Tarihi, sıradan bir olaylar zinciri olarak algılayıp, geçmişteki öykülerin içindeki nedensellik bağını yakalayamazsak, bugüne dört gözle de baksak, hiçbir şeyi göremez, hiçbir olayın nedenlerini anlayamayız…

Türk Silahlı Kuvvetleri niçin Mustafa Muğlalı Paşa’nın büstünü “Kahramanlar Galerisi” içine almıştır?..

Ve niçin Tayip Erdoğan Koşaner Paşa’ya Van’ın Özalp ilçesindeki jandarma komutanlığındaki isminin değiştirilmesi talimatını vermiştir?

Ve niçin o gün uygulanmayan bu talimat şimdi hayata geçirilmiştir?

Tarih bilinci bizden düşünme eylemi talep eder.

Tarih Muhteşem Süleyman dizisindeki magazin nitelikli olaylar içinde gözleri siyah bir bantla örtülü bir vaziyette pineklemekten ibaret bir nostalji değildir.

Faruk HAKSAL

faruk.haksal@politikadergisi.com

Yorumlar

hhaaaaa

 Generalleri İLAH edinmişsiniz  yazık..

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.