Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir!
- Buraya Kadarmış AKP!
- Çağdaş, aydınlık bir ulusal eğitim politikası istemiyle / Gününüz kutlu olsun !
- 28 Şubat: Post Modern Darbe
- Türkiye Tarihi'ne Kısa Bir Tur -2-
- 28 Şubat Süreci Gerici mi, İlerici mi?
- BOP Eş Başkanı Gazze’den Sorumludur!
- Demokrasi İçin Alınacak Daha Çok Yol Var...
- Bunların Niyetleri Belli: Yeni Anayasa
- İpten Adam Alma Sanatı
- Din Devletine Doğru(!)?
- AB Eğitim Politikaları ve Türk Eğitim Sistemine Etkileri
- Türkiye'de Siyasi Partiler
- 4+4+4…
- Demagojinin Yıldızları
- Türkiye’nin Kaybı !
28 Şubat 1997, 2002 ve 2012'de Eğitim



28 Şubat 1997 Refah-Yol hükümet ortaklığının sonlandırıldığı ve Türkiye'nin demokrasi soluğunun kesilmemesi için verilen molanın tarihi. TSK ülke yönetimine el koyduktan sonra en başta eğitim de olmak üzere değişiklikler yapar. Bunlar;
1. Laiklik ilkesinin titizlikle uygulanması
2. Tarikat okullarının Milli Eğitim bakanlığına aktarılması
3. 8 yıllık zorunlu eğitimin uygulanması
4. Kemalist din adamları yetiştirilmesi
2002 seçimlerinde koltuğa siyasi yasağı nedeniyle oturamayan Recep Tayyip Erdoğanın bir nevi vekaletini alan Abdullah Gül'ün seçimleri kazandıktan Türkiye'nin en büyük prbleminin eğitim olduğunu ve en çok eğitim üzerine çalışacakları konun eğitim olacağını, gençliğin teknolojiyi kullanabilen ve teknoloji üretebilmesi gerektiğini, özgür düşüncenin vakıf olduğu ve ezberden uzak düşündürebilecek, özgüven sahibi, yeniliklere açık bir nesil yetiştirmek istediklerini açıkladı.
Yıl 2012 ve Recep Tayyip Erdoğan yetişen bu nesilden memnun olmamış olacak ki yeni bir kavram ile ortaya çıktı. Dindar ve modern bir nesil yetiştirmek istiyoruz.
Bu hükümet aslında 1960'ta idam edilen Adnan Menderes'in ekonomisinin intikamını aldıktan sonra çokta ilgi çekmeyerek 1997'deki asıl burada olma sebepleri olan intikamı şu anda askeriyeden aldıktan sonra irtica kaldığı yerden devam etmektedir. Adnan Menderes'in ilk çıktığında ben sağ bir partinin lideriyim diyemediği gibi ben liberal sol partinin lideriyim açıklaması aslında Türkiye'de solun baskısını gösteriyordu. Recep Tayyip Erdoğan'da bu örnekten dersler çıkartarak ağırdan geldi buraya. Karşısında duracak kimse de kalmadı. Ne aydınlar ne sanatçılar ne de yazarlar en önemliside 28 Şubat'ta irticayı kabullenmeyen halkın yılmış olması. Aydınlık için bir dakika karanlık yerine karanlık için bir dakika aydınlıkta daha mutluyuz sanki.
Arda S.
iletisim@politikadergisi.com
Yorumlar
Yeni yorum gönder