Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir!
- Ba(*)baya Mektup
- Gerçeklerle Yüzleşmek
- Alternatifsizleştirme Projesi
- O Dediğin Şey Bayrak Değil, Trafik Işığı!
- Ayamayanlar Beni Aydınlatamaz
- 12 Eylül Tatilciye mi, AKP’ye mi Yararlı?
- Dini Şahsi İhtiraslarınıza Alet Etmekten Vazgeçiniz
- Benden Adam Olmaz...
- "Utanıyorum!"
- Bari Bu Projenin Eş Başkanlığını Üslenmeyiniz!
- Köylülüğü Öldürmeliyiz!
- Yüksek bilinç(!)
- Yağmurdan Kaçarken Doluya Tutulan Kürtler
- Denizli'de 36.000 İcra Dosyası…
- Irak Bize Çok Yakın
İnsanın Suyunu Sıkıp, Posasından Tahvil Nasıl Yapılır?
Aristokrasi ile kapitalizmin bitmeyen kavgası, feodal düzenin lideri kim olacak sancılarının sonucu Küresel Kapitalist Dini örgütlenmeler doğdu.
Şimdi bizlerin bunu siyasi mücadele olarak algılamamızı istiyorlar. Birilerinin peşine takılarak Küresel Tekelci sermayeye karşıymışız gibi yapacağız. Fasulyeden oyuna dâhil olacağız. Size kolay gelsin, ben yokum.
Para, Yaradan’ın uygun gördüğü kişilere doğuştan veya Ruhani Siyasete Hizmetin karşılığı bu oyunun figüranlarına RANT olarak, nasip edildi. İnsanlığa hizmet etmenin tek yolu Kapitalist Aristokrasinin uygun gördüğü Ruhani Liderliğe haraç vermek olarak 21. yy.’ın ALTIN KURALI oldu.
Eğer böyle olmasaydı, bugün hangi Devlet başkanının hangi dine mensup olduğunu veya bir Siyasi Parti Liderinin hangi mezhebe bağlı olduğunu sorgulamazdık.
Devletler kendi halklarını gelecekteki en büyük tehdit olarak görüyor ve kendi halkına karşı tedbir geliştirmeye çalışıyorsa, demokrasi-İnsani Haklar- Bireysel Özgürlükler- Hukuk düzeni kalır mı?
*Rekabetçi pazarda Küresel Tekelci Sermayenin baskısı ve kar tutkusu altında zayıfların ezilmesi,
*Toplumsal İttifak ve huzurun imkânsızlaştırılması,
*Kamu hizmetlerinin birer birer yok oluşu,
*İşsizliğin her geçen gün artması,
Türbana özgürlük adına verebileceğimiz tavizler mi?
Yoksa türbana özgürlük aldatmacadan ibaret mi?
Yalnızca, Dini/etnik zorunluluklardan ve hiyerarşik toplumsal düzenin sağladığı mevkilerden kurtulmuş bireylerin gerçeği görebildiği bir dönemden geçiyoruz. Bu bireylerle mücadele eden Küresel Finansal yapı, Aristokrat-Kapitalist burjuva ile gecenin kör karanlığına itiyor İNSANLIĞI...
Mevcut yaşam seviyemizi uzun süre devam ettirebilmemizin imkânsızlaştığı YEN İDÜNYA DÜZENİ!
Her zaman en yüksek kar hedefleyen Neo-Liberal Ekonomi, insani ihtiyaçlara harcanacak parayı müsriflik olarak kurallaştırdı. Üretmek sadece Küresel tekelci Sermayeye ait bir iş kolu haline getirilerek, karın tokluğuna hizmet sektörünün kölelerini yaratmaktadır ARİSTOKRASİ...
Geçmişte olduğu gibi bugünde köle ticaretinden beslenmenin, lejyoner kel neferlerin kullanıldığı savaşların yaşandığı geçmişe dönük bağlılık timsali feodal yapılara DEMOKRATİK AÇILIM adını veriyor AYDINLARIMIZ!
Sosyalizm çöktü; topluma hizmet etmek, sosyal hakları geliştirmek zorunda değiliz artık diye Kanal kanal gezip bilgelik taslayanları alkışlayanlardan BIKTIM. Hadi Aristokratları, Kapitalist Burjuvayı anladım da, Toplumun ihtiyaçlarını yok sayan, İnsanlığa hizmet etmemize gerek kalmadı diye bayram yapanlara katılan ezilen mazlum milletleri anlayamıyorum.
Bir bana anlatsın...
Yorumlar
mahir çayan
ne kadar güzel söylemiş mahir ileri görüşlülüğüyle ''Çark dönmesine devam edecek; cuntalar birbirini takip edecektir. Kimileri "Atatürkçü, laik" kimileri "reformcu" diye lanse edilecek, yurtsever aydınlar her defasında yeni bir umutla yeni gelenlere bel bağlayacak, sonra yanıldıklarını anlayacaklar, tekrar bir "ilerici" atılım olmasını bekleyeceklerdir.
Emperyalizmin işgali altındaki ülkelerde bu çark hep böyle döner. Ülkemizde de parçalanana kadar bu çark hep böyle dönecektir.''
Mahir Çayan
Sayın Esra AKGÜN
Haklısınız, geçen yıllara çekilen acılara rağmen değişen hiçbirşey yok...
Düşüncelerinizi paylaştığınız için teşekkür ederim.
Yeni yorum gönder