Utanç Verici Olan Sizlersiniz Sorumsuzlar

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
İrfan DEĞİRMENCİ
Yazının Yazıldığı Tarih: 
2/11/2011

Yargıtay 14. Ceza Dairesi, Mardin’de 13 yaşındaki N.Ç’ye tecavüz edilmesi ile ilgili davada,N.Ç’nin sanıklarla rızasıyla birlikte olduğu,ve yapılanların farkında olduğu kararına hükmetti. Bu saymaktan yorulduğumuz kaçıncı olay, kaçıncı insanlık suçu, kaçıncı ihmal bilemiyoruz artık. Kaç yıldır birbirinden yüz karası,birbirinden vahçi ve utanç verici olaylar ortaya çıkarıldı, ama hiçbir caydırıcı çözüm üretilmedi.

İşte bir yenisi daha gün yüzüne çıkarıldı. 13 yaşındaki küçük kızın adı tarihimizin utanç verici listesinde mağdurlar arasına yazdırıldı.

N.Ç.'ye yüzlerce kez tecavüzün üzerine, birde mahkeme tecavüz etmiş; Ve demiştirki : ''Yapılanların farkında!''
Öyleyse soru şu : 13 yaşındaki bir kız yapılanların farkında olsa bile, bu suça mazeret gösterilebilirmi ? Yada bu karar caydırıcı nitelikte midir?

2. soru : 13 yaşındaki bir kız tek başına resmi bir işlem gerçekleştirebilecek yaşta değilse,yasal olarak 18 yaşını doldurmak mecburiyetindeyse,bu mahkemenin verdiği utanç verici karar ve yargıtayın kanun maddesi numaralarıyla sözde açıklama yapması yargıya da tecavüz edildiği anlamına gelmiyor mu?

Soru 3 : tecavüze uğrayan bir madurun ,kendisine yapılanları bilecek yaşta ve psikolojide olup olmaması,suçun neresini hafifletecektir ?

AKP'li bakanlar Fatma Şahin ve Ömer Çelik lütfedip açıklama yapmışlar ve yargıtayın mahkeme kararını kısmen onaylamasını eleştirmişler. Bir mikrofonda iç işleri bakanlığı koltuğunda oturan ve milletle alay etmeyi görev bilen şahısa da verilmeli ve muhteşem zeka fışkıran görüşleri bu konu için de alınmalı!

Oysaki bu konu gündemde tutulması için konuşulduğunda ve medyada birkaç gün yer bulduğunda başbakandan azar işitmeleri muhtemeldir. Çünkü biliyoruz ki bu konuda her zamanki gibi basın suçlu!

Kız/erkek çoçuklarına ve bebeklere yüzlerce kez tecavüz edenler mi, göz yumanlar mı, üzerlerine yargı cüppesi giydikleri halde psikolojisinin bozulma durumuna göre hüküm verenler mi, mecliste sadece, kendi maaşlarına zam yapılacağında hem fikir olanlar mı, bu tecavüzleri yazanları fırçalayan hükümetin en başındaki sorumsuz mu; hangisi daha yüz karası anlamadım! Tecavüz edilip öldürülen çocuklar mı /kadınlar mı yoksa diri diri gömülen ve kapkara bulutun altında nefes alanlar mı; yada töreye, organ kaçakçılığına feda edilenler mi daha şanslı onu da anlamadım ! Anlayan beri gelsin lütfen.

İşte bu yüz karası durumda bundan ibaret. Birkaç gün daha gündemde kalacak ve sonraki insanlık suçu ortaya çıkarılana kadar rafa kaldırılacak. Eski bakan ve başbakanın kuyruğu gibi peşinde dolaşıp açılıştan açılışa dibinden ayılmayan, ama o dönemde görevi Milli Eğitim bakanı olan Nimet Çubukçu'nun, Y.İ.B.O. Skandallarında yaptığı umursamazlık AKP'nin yapacaklarına teminattır. Onların şu andaki en önemli işi yargıya tecavüz etmektir. Milli eğitim, T.S.K. , Anayasa Mahkemesi, H.S.Y.K. gibi cumhuriyetin en değerli kurumlarına yaptıkları gibi...

Belkide istedikleri zaten güç bela başardığımız ve sokaklara döküldüğümüz yas ve Cumhuriyet Bayramı gibi özel günlerimizdeki toplanmamız bir yana, birbirimizin boğazına iyice yapışmamızı istemeleridir.

Bedenimizede sahip olamazsınız ruhumuza da !
O mağdur bebekler, çocuklar, kadınlar tertemiz insanlardır bizim gözümüzde. Kirlenenler ve utanç duyulanlar ise sizlersiniz.
Yüz karası sorumsuzlar.

İrfan DEĞİRMENCİ

irfan.degirmenci@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.