Politika Dergisi'nin Siyasetçilere Çağrısıdır

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

ÜLKEYİ GERMEYİN

Türkiye Cumhuriyeti tarihin en büyük sorunuyla karşı karşıyayken, Politika Dergisi olarak tüm siyasetçilere çağrıda bulunuyoruz: Ülkeyi Germeyin!

 Apolitik Olmayın sloganıyla yola çıkan Politika Dergisi, yayın hayatına başladığı günden bugüne her zaman halkın çıkarlarını önceliğe almış demokratik hayatın tüm çeşitliliğini ve tüm fikirleri okurlarına sunmayı amaçlamıştır. Bu farklılığın tek bir sınırı olmuştur: Bu sınır, bir düşünceye veya kitleye hakarete izin vermemektir.

Apolitik Kalmayın sloganı toplumsal yaşamın siyasetten soyutlanamayacağını kabul ederken, tüm yurttaşları demokratik siyaset zeminine çağırmıştır. Son iki yıldır olan ülkede olan biten her şey Politika Dergisi’nin nüvesini oluşturur. Bu nüvenin tek gerçekliği vardır ki o da halkı her türlü farklılığıyla kabul etmektir.

Türkiye’de 2010 referandumu ile başlayan süreç, yeni Türkiye söylemiyle yola çıkanlara sınırsız baskı yapma imkanı tanımıştır. Türkiye’de demokratik siyaset yapmak isteyenler, hükümet karşısında saf tuttukları andan itibaren yaygın kitle iletişim araçları vasıtasıyla “düşman” olarak tarif edilmiştir. Ve bu durum farklı düşünenlere yönelik fikri linç girişimlerine olanak tanımıştır. 2010’dan 2013’e gelen süreçte artan iktidar baskısıyla halkın içinde kutuplaşmalar ve ötekileşmeler artmış, tüm ötekilerin ittifakı ise Gezi Parkı olaylarında vücut bulmuştur. İktidarın artan öfkesi tarihin hiçbir döneminde yan yana gelemeyecek fikirleri bir araya getirmeyi başarmıştır.

Bugüne geldiğimizde Türkiye’de yürüyen yolsuzluk soruşturmasının üstü kapatılmak istenmiş, siyasal nüfuzun tarihteki en acı örnekleri karşımıza çıkmıştır. Diğer yanda yer alan iktidar partisine oy verenler ise yaşanan süreci seçilmiş temsilcilerine yönelik bir saldırı olarak değerlendirmiştir. Tüm bu düşüncelere sebep olanlar siyasetçilerin yürüttüğü algı operasyonlarıdır.

Ortada ciddi iddialar varken, bu iddiaların soruşturulup yargı karşısına çıkıp aklanmak varken, hukuka operasyon yapıp her türlü idari tasarrufta bulunmak ve bu tasarruf sonrasında oluşturulan “bizim hukuk düzeni” yargılasın tavrı hukuk devletini darağacına çıkartmaktan öte bir şey değildir.

Muhalefet partilerinin tavrı ise demokratik teamüllerin dışındadır. Meydanlarda konuşan tüm liderlerin kullandığı üslup, halkın tamamını veya bir bölümünü kışkırtmakta ve kendileri dışında kalan fikir, grup ve partilere karşı nefrete sebep olmaktadır. Siyasetçi nefret ettirmez!

Türkiye Cumhuriyetinde siyaset yapan partilerin hepsine açık çağrımızdır: Meydanlarda veya konuştuğunuz platformlarda nefreti ve öfkeyi kaşımaktan vazgeçin!

Türkiye’de son 1 ayda partilerin binalarına saldırılar artmış, tabelaları sökülmüş, seçim ofisleri kundaklanmış, seçim çalışması yapan bir partili öldürülmüş, bir yurttaş seçim meydanında linç edilmek istenmiş, bir partinin yasal mitingine bir başka partili seçmenler müdahale etmeye kalkmıştır. Tüm bu davranışlar, siyasetçiler eliyle tetiklenen öfkenin doğal sonucudur. Savaş müziklerinden seçim müziği yaratmak ve seçmenlerini militan olarak değerlendirmek bu ülkeye yapılacak büyük haksızlıklardandır.

Biz Politika Dergisi fertleri olarak, siyasetçilere parti ayrımı yapmaksızın, açık çağrıda bulunuyoruz: ülkeyi germeyin!

Türk siyasal hayatı geçmişi, partiler mezarlığıdır. Baki olan halktır. Bu halkı kutuplaştırıp birbirine düşman etmek yerine meydanlarda projelerinizi ve çalışmalarınızı anlatın! Eylemlerinizi ve söylemlerinizi, demokratik teamüller ve kurallar çerçevesinde, etik ilkeleri göz ardı etmeden şekillendiriniz. Aksi halde, üzerinde meşru siyaset yapabileceğiniz bir zemin kalmayacaktır. Kendi elinizle kendi meşruluğunuzu yok etmeyin!

Ülke halkını birbirine kırdırmayın! Kullandığınız öfke ve nefret üsluplarınızı derhal terk edin!

Türkiye kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.

 

Politika Dergisi

iletisim@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.