Amaç feodaliteyi yok etmek idi ise, çok değil 8-10 yıl sonra toprak ağalarını ihya eden Menderes’e neden kimse sesini çıkaramadı. Adana’daki, Manisa’daki, Antakya’daki, Aydın’daki ağalar nerede var idi? Adana’daki tek bir ağa o dönemin Dersimini on defa satın alırdı. On! O yüzden şu, feodaliteye karşı verilmiş savaş, argümanını aslında bırakmak gerek.
Bunu şöyle açıklayabilirim ki; 1938 yılıyla birlikte Türkiye, feodal yapıyı içselleştirmiştir. Menderes dönemi ise, toprak burjuvazisinin (feodallerin) tam olarak yönetimi eline geçirdiği bir dönemdir. Bunun en güzel örneği de 1923-1937 yılları arasında çıkan isyanlara rağmen, bu tip isyanların 1938'den sonra bıçak gibi kesilmesi örneğinde bulabiliriz. Çünkü, Devlet 1938'den sonra feodaller ile anlaşmıştır.
Komintern'in bakış açısı olayın "ekonomik-toplumsal ve ideolojik olarak" en iyi tanımlanmış biçimidir.
O yüzden feodaliteye karşı verilmiş savaş argümanını bırakmak yerine,bence bu argümana sarılmalıyız :)
Yorumlar
Cevap niyetine
Sevda şöyle bir cümle kurmuşsun:
Amaç feodaliteyi yok etmek idi ise, çok değil 8-10 yıl sonra toprak ağalarını ihya eden Menderes’e neden kimse sesini çıkaramadı. Adana’daki, Manisa’daki, Antakya’daki, Aydın’daki ağalar nerede var idi? Adana’daki tek bir ağa o dönemin Dersimini on defa satın alırdı. On! O yüzden şu, feodaliteye karşı verilmiş savaş, argümanını aslında bırakmak gerek.
Bunu şöyle açıklayabilirim ki; 1938 yılıyla birlikte Türkiye, feodal yapıyı içselleştirmiştir. Menderes dönemi ise, toprak burjuvazisinin (feodallerin) tam olarak yönetimi eline geçirdiği bir dönemdir. Bunun en güzel örneği de 1923-1937 yılları arasında çıkan isyanlara rağmen, bu tip isyanların 1938'den sonra bıçak gibi kesilmesi örneğinde bulabiliriz. Çünkü, Devlet 1938'den sonra feodaller ile anlaşmıştır.
Komintern'in bakış açısı olayın "ekonomik-toplumsal ve ideolojik olarak" en iyi tanımlanmış biçimidir.
O yüzden feodaliteye karşı verilmiş savaş argümanını bırakmak yerine,bence bu argümana sarılmalıyız :)