Başkanlık Sistemi ve İdam Cezası

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

İdam cezası, AB yoluna baş koymuş, bu kadar tavizler verip ilerlemeler kaydedilmiş bir ortamda geri gelemez. Bunun böyle olduğunun aslında Başbakan’da farkında…

Peki ısrarla neden “idam cezası gelmeli” diyor?

Bunun cevaplarını bazı siyasetçiler veya köşe yazarları vermeye çalışıyor. Bazıları “açlık grevlerine gözdağı” diyor, bazıları “milliyetçi oyları kapmak için” diyor vs… Ancak ben Başbakan’ın 10 yıldır söylediklerine ve yaptıklarına bakaraktan bu işin içinde daha derin siyasi oyunlar döndüğünü seziyorum. Aklıma gelen ise şu; Başkanlık Sisteminin smilasyonu…

Evet… Başkanlık sistemi tartışmasıyla idam tartışmasının bir arada yürümesi beni bu konuda şüphelendirdi. Başbakan’ın açıklamaları, ona karşı bakanların açıklamaları bana bunun bir deneme olduğu izlenimini doğuruyor.

Ne demişti Başbakan başkanlık sistemi için kabaca; “Meclis olsun, ama başkan da olsun, kabine meclis dışından olsun. Meclis, kanun yapsın, karar alsın,  başkana sunsun, ya da başkanın görüşleri mecliste tartışılsın…”

Şimdi bakıyorum da, durum aynı böyle. Başbakan yıllardır mecliste bırakın tartışılmayı, konusu bile açılmamış bir konuda pat diye ortaya bir konu atıyor ve bakanlar dahil herkes bu konuyu tartışıyor. Yani Başkan’ın önerisini tartışıyor. Meclis bu tartışmalar sonucunda, başkan’ın önerisini ya oylamaya açacak, ya da oylamadan red edecek.

Aslında idamın geri gelmeyeceğini Başbakan’da çok iyi bildiği halde Başkanlık sistemini bu şekilde denemekte… Belki dışarıdan durumu gözlemleyenlere yapılabilirliği hakkında rapor bile tutturuyor olabilir. Başbakan’ın toplum mühendisliği zekasını yabana atmamak gerekir.

İdam cezası hakkında benim görüşlerime gelince;

Evet yararlı olur çünkü, Teröristlerin siyaseti yönlendirmeleri engellenmiş olur (imralı talimatları, açlık grevleri vs.)

Siyasi açıdan yararlı olabilir belki ama hiçbir şeyi engellemez, caydırıcılığı filan olmaz. Hatta teröristlerin teslim olmasını daha da güçleştirir.

AB konusuna gelince; sanki idamı kaldırdık da AB’ye üye olduk mu? Hayır… Daha çok Apo’yu asmayarak başımıza bela aldık. Asında tüm müzakerelerde anlaştıktan sonra, sadece idam cezasını kalınca kaldırmalıydık biz bu idam cezasını. Ama idam cezasını sadece AB için kaldırmadık. CIA, Apo’yu asmamak kaydıyla verdi bize O’nu… CIA’ya kafa tutmak ne haddimize…

 

Ümit MİNEL

umit.minel@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.