


"Bunlar engerek ve ciyanlardır/ Bunlar aşımıza ekmeğimize göz koyanlardır/ Tanı bunları tanı da büyü" A.Arif / Otuz üç kurşun
Geylani, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi, Kürt açılımına karşı çıkmakla eleştirerek, şöyle konuşmuş:
“...Üç bela var Türkiye’de, Başbuğ, Baykal ve Bahçeli Her nedense bu üç bela da ‘B’ harfiyle başlıyor ”
Tarih başbelalarıyla doludur, doğrudur!
Mesela;
Demokratik Toplum Partisi Hakkari Milletvekili Geylani, AKP’nin “Demokratik açılım” ına katılmadıkları için “demokratik bir tepkiyle” meramını anlatmış dinleyenlere.
1852’de ise Kinkel Cincinati’de benzer bir şekilde şöyle demiş, Marx ve Engels için mesela:
“Marx ve Engels’in devrimci olmalarını bırakın; İngiltere’de işçiler tarafından barlardan atılan bir çift alçaktır onlar.” Francis Wheen, Karl Marx, sy:213, 1.Baskı, ocak 2009, E Yayınları.
Marx’ın yanıtı bu demokrasi havarilerine o zaman, “Sürgünde ki büyük adamlar”da “Demokratik başbelaları” demek olmuş mesela.
Tarih alçaklarla ve baş belalarıyla doludur, doğrudur!
Marx gibi, Engels gibi devrimcilere, alçak diyen Kinkel gibi demokratik başbelalarıyla mesela…
Baykal, Bahçeli siyaset adamı; İlker Başbuğ Genelkurmay Başkanı.
Onlar yanıtlar sayın Geylani’yi yaraları varsa eğer…
Bu dönem açılım çerçevesinde egemenlik bağışı bekleyenler, terörist bir örgütü aba altından gösterilen sopa gibi sunmayı kendilerinde hak gören milletvekilleri anayasayı kim anımsatırsa onlara, “bela” olarak mı anılacaklardır peki?
TBMM milletvekilleri toplansınlar, anayasayı değiştirsinler o zaman. TBMM’yi Kurucu meclis ilan etsinler de külliyen değiştirsinler Anayasayı çok istiyorlarsa.
İşte o zaman hedeflenen şeyin; gerçek bir demokrasi mücadelesi mi? Egemenliğin bağışımı? Egemenliğin paylaşımı mı olup olmadığı ortaya çıkacaktır! Ve yine o zaman kimlerin “alçak” , kimlerin “bela” olduğu daha net ortaya çıkacaktır.
Ne demiştik;
Tarih alçaklarla ve başbelalarıyla doludur, doğrudur!
Marx gibi, Engels gibi devrimcilere, alçak diyen Kinkel gibi demokratik baş belalarıyla…
Zaten mesele halk için, kimin kime ne dediği değildir elbet; tarihi yapan insanın yapmış olduğu tarih açısından bakıldığında haklı çıkıp çıkmamasıdır. Bu gün doğru tavrı almayanları gelecek kuşaklar en doğru yargılayacak olanlardır şayet ellerinde doğru bilgiler kalırsa eğer.
Erdinç AYDIN
erdinc.aydin@politikadergisi.com
Yorumlar
Yeni yorum gönder