Elbette AKP

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Uzaklardayım, bir kaç yerde 2014 Yerel Seçimlerinin analizini yapmaya çalışıyorum. Aktardıklarımı sizlerle paylaşayım.

Bu seçimlerde MHP kaybedendir, Neden? :

Onca Kürtçülük tezahürlerinin yarattığı kızgınlığa, BDP’nin meclisteki fütursuzluğuna, Apo’nun İmralı’dan ana akım siyasi panoramayı belirleme girişimlerinin doğurduğu tepkiye, bölgesel özerklik ve bağımsız kürdistan ifadelerinin sıklıkla telaffuz edilmesine rağmen Türkiye’de en geniş milliyetçi tabana sahip siyasi parti MHP ancak bu kadar edebildi. Bu oran değişmeyecektir.

Çünkü millet; hem dinine hem de milliyetine sahip çıkan bir siyasi partiyi 2000 sonrasında bulmuştur. Din ve milliyetçilik ayrı ayrı değerlendirilemeyeceğine göre ikisini de dilinden düşürmeyen Devlet bey gibi “Yerimiz sokaklarda kavga etmek değil…” diyen değil, “…ulusal menfaatimize dokunulduğunda, yıkarız…” diye gürleyen bir lider daha yeğ tutulmuştur. Millet efendi değil ki, kaba kuvvetten hoşlanan, bir güçlünün gücüyle güç bulmaya çalışan tipik Orta Doğu coğrafyası halkı. Bu nedenle, tercih MHP değil ve olamaz.   

Bu seçimlerde CHP kaybedendir, Neden? :

Hükümetin onlarca açığına rağmen CHP ancak kalelerini korumayı başarabilmiş, fazlasını yapamamıştır. CHP iki nedenden dolayı başarısız olmaya devam edecektir;

Çünkü CHP’de kişisel menfaatler kurumsal menfaatlerin her zaman önünde yer almıştır. Çünkü CHP’de başını çıkaran herkesin başı anında ezilmiştir; Kavga gürültü hiç dinmemiştir. Küsmek gelenekselleşmiştir, Diğerlerinin gövdelerini ezerek yükselmek alışkanlık haline gelmiştir; Ehil olmayan-işi hiç bilmeyen insanların onun bunun vasıtasıyla tepelere çıkması kurumsal kültür haline dönüşmüştür, Siyaset yapmayı her seçimden 6 ay once hatırlamak çalışkanlık sayılmıştır; Emanetçilik sıradanlaşmıştır. Liderin tam hakim olacağı, bir başka kurum kültürü ve bir başka insan grubuyla dönüşüm sağlayana dek kaybeden olmaya mahkum kalacaktır. Liderin tam hakim olacağı, bir başka kurum kültürü ve bir başka insan grubuyla dönüşüm sağlayana dek kaybeden olmaya mahkum kalacaktır.

Ayrıca bir başka başarısızlık nedeni de, Türkiye’de Atatürkseverlerin, askerseverlerin, laikçilerin, az dindarların! sayısının ancak bu kadar olmasıdır. Bu gerçeği kabul etmek lazım. Atatürk mü Din mi? Elbette Din. Askerler mi? Hacılar-Hocalar mı? Elbette Hacılar-Hocalar. O halde; elbette CHP değil.

Bu seçimlerin kazananı AKP’dir, Neden? :

Hükümet yetkililerinin pek çok bireysel skandalına, hükümetin bizzat kurumsal nitelikteki skandallar zincirine, Cemaatle köprülerin atılmasına rağmen bu seçimlerin kazananı AKP olmuştur.

Çünkü din; ortaya çıkan, görünür hale gelen ve belgelenen her türlü kötülüğün karşısında hiç bir karşı ataktan etkilenmeyen, delinmez bir zırh gibi öne sürülmüştür. Hem Allahına hem de menfaatine sahip çıkıldığını gören dindarlar!, hem Allahına hem de menfaatine sahip çıkan iktidarı kutsamıştır. Ve iktidarın kötülüklerine tam bir ışık sızmaz perde çekmiştir. Destekleyen gayet haklıdır. Neticede bizaat kendisi Cumadan hemen sonra din iman dinlemeden önüne kim gelirse kazıklamakta, Cuma’dan hemen sonra dikmekte olduğu binada 5 yerine 3 demir kullanmakta, Cuma’dan hemen sonra once Allahın adını zikrederek sonra en yapılmayacak şeyleri yapmaktadır. Sözüm; doğrudan dini bu şekilde araç haline getirenleredir. Bu bir kişisel tespittir, hakaret değil.

Kısaca AKP beyin takımı çok akıllıca bir siyaset güderek; zenginleşmek isteyeni zenginleştirmiş, Cemaatlere sınırsız imkanlar sağlamış, askerlerden nefret edenlerin keyfini yerine getirmiş, “Kürt” kelimesinin zikredilmesinin suç olduğu bu coğrafyada “otonomi”, “özerklik”, “bağımsızlık” gibi sakıncalı kavramların tartışılmaya başlanmasına zemin hazırlamıştır. Tabanını oluşturan “Adil Düzen” savunucularından farklı olarak her kesimi görmüştür ve görmeye de devam etmektedir.    

O halde Genel Sonuç:

Türk milletinin ideolojik ve siyasi formasyonu  iki temel unsurdan oluşmaktadır, bu seçimler sonrası bu saptama kesinleşmiştir. : Din ve kişisel menfaat. Din; bireysel ve kurumsal ayıpları örtmeye, bireysel ve kurumsal menfaat sağlamaya, mümkün olmayanı mümkün kılmaya, zenginleşmeye hem sağlam bir zemin hazırlarken hem de kendinden olanlara-kendinle olanlara, kurumlara, cemaatlara sınırsız menfaatler sağlamıştır. Otel gibi hastane gören çarıklı Ahmet efendi, kapısından erzak kolisi teslim edilen orta halli Edip bey, Cemaatinin sayısız okul açmasına izin verilen Nimetullah hoca, Anadolu’da bakkalcılık yaparken İstanbul’da devleşen Ekber bey elbette hem Allahı ağzından eksik etmeyen hem de kendisini gören AKP’nin iktidarını var edecektir.

Ne yapmalı?

Pek çoğu AKP’den kurtulmanın bir yolunu arıyor ancak nafile. Kurtulunsa dahi çözüm bu değil, korkudan yer altına inenler, uygun ortamlarda başlarını çıkarıverirler, gayet normaldir. O halde ne yapmalı? Kültür Devrimi. Toplumun ahlak yapısını, algısını, tercihlerini yeniden düzenleyecek, kısaca toplumu yeniden formatlayacak bir eğitim ve kültür düzenlemesi. Kendi geleceğini din-iman-kitapla değil, aklıyla yapabilecek yeni nesiller, Atatürk’ü işine geldiği gibi kullanan saman kafalılar yerine aklıyla hayranlık duyan yeni nesiller. Denemeye değer gibi…

 

Gamze GÜNGÖRMÜŞ KONA

gamze.kona@politikadergisi.com

Yorumlar

Pirus Zaferi

Seçim sonuçları ile ilgili olarak neler söylenebilir?Öncelikle akp bir zafer kazanmıştır,ancak bu zafer pirus zaferidir.Yıpranmış ve oy oranı düşen bir partidir akp artık.Gezi direnişi ve 17 aralık rüşvet operasyonu millette fazla yansıma bulmadı.Nedeni sırf yardımlarla yaşıyan bir kesimin oylaarı ve ekonomik istikrar bozulsun istemeyenlerin oyları akpye gitti. Ancak bu nerye kadar sürecek? Bir ekonomik kriz kapıda diyor iktisatçılar. Akp tabii ki din istismarını iyi kullanıyor.Demokrasi tarihimiz zaten din istismarının sağ partilerce kullanıldığının kanıtlarıyla doludur.Örneğin, Demirel en fazla imam hatip okulu açan politikacıdır.Dolayısıyla refah partisinden gelen akp ve dinci sağ bu zemin üzerinde kitle tabanını genişletti.Adaleti,eşitliği bu dünyada değil ahirette arayan bir toplum yaratıldı.Akp halktaki bu zihniyeti,kendi yaptığı yolsuzluklarının üzerini kapatmak için kullandı.Akp medyayı kontrol altına alıp yolsuzluk ve rüşvet haberlerini sansürleyerek bu seçim başarısını sağladı.Yargı ve polisi hallaç pamauğu gibi atması bu başarıyı kolaylaştırdı büyük ölçüde.Türk halkı giderek Atatürk devrimlerinin temeli laik dünya görüşünden giderek uzaklaşmakta,tutucu yer yer gerici bir zihniyete teslim olmuş görünmektedir. Akp laikliğin giderek içini boşaltıp bu kavramı salt dindara, sıkmabaşa saygıya indirgedi. Oysa laiklik din ve devlet işlerinin ayrılması değil dinin hayattan koparılması, bireyin vicdanında yer almasıdır.Akpye oy verenler ağırlıklı olarak yoksul ,işçi kesiminden yurttaşlar.Peki bu oylar neden chp başta olmak üzere sol partilere gitmiyor? Çünkü chp bu yoksul sömürülen işçi sınıfıyla bağ kuramamıştır.Chpnin solu tartışmalıdır chp evrensel anlamda sosyal demokrat bir parti olamamıştır. Leninin partisinin adı da sosyal demokrat partiydi ama devrimciydi.Chp kemalist bir parti de olamamıştır, çünkü tam bağımsız anti emperyalist laik bir siyaseti savunmamaktadır,Atatürk ten beri.Laf lafı açıyor, seçim sonuçları chp açısından başarısızdır. Ankara,istanbul belediyeleri chp açısından kaybedilmiştir.Sarıgülün sayın kadir abi söylemi tutmamıştır.Toplumcu söylem ve eylemi olmıyan bir portre çizdi sarıgül.Tam bu noktada akpnin sandık hillerini,oy çalmaları,anadolu ajansının akpnin lehine yayınını belirtmek gerekecek. Ankara,üsküdar yalova seçimleri akp açısından tartışmalıdır. Akp bu yolla 5 puanlık oy kazandı denilmekte.7 milyon yurttaş oy kullanmamıştır.Bu önemli bir rakamdır.Seçimler  dürüst yapılamamıştır.Bunun sorumlusu hükümet ve yskdır.Akp bu seçimde ikibuçuk milyon yurttaşın oyunu alamamıştır.Doğu ve güneydoğu da bdp daha az oy almakla birlikte daha çok belediye kazanarak,özerklik taleplerinin yerel zeminini şimdiden hazırlıyarak,üniter yapıyı ulus devleti tehdit eden bir sonuç elde etmiştir.Bdp,doğu illerindeki feodalizmin desteğiyle karşı devrimci siyasi konumunu pekiştirmiştir.Bölgede feodalizm tasfiye edilmediği sürece karşı devrimin bileşeni etnik bölücü ve dinsel gerici akımlar hayat bulacaktır.Bu seçimlerde gerici şeriatçı hakpar partisinin aldığı oylar bölgenin giderek çağdışılığa yuvarlandığının kanıtı olsa gerek.Sosyalist sol açısından bu seçimler malumun ilanıdır.İşçi sınıfıyla bağ kuramamış sosyalist partiler elli yüzbin oy alabilmiştir.Sahte tkp tunceli ovacıkda maocu bozkurtların desteğiyle bir belediye kazanabilmiştir. İşçi sınıfı  desteğini akpye vermiştir.Türkiyede uzunca bir süredir yurttaşlar oylarını kullanırken kendi sosyal sınıfsal yerlerine paralel kullanmamaktadır.Adam ekmeğe muhtaç gidip dinci sağa oy atıyor.Zaten sol alternatif de yok önünde.Medya akpnin kontrolünde zaten.Zaten seçimler marksist-leninistler açısından işçi sınıfının olgunluk derecesini test eden propaganda yapabildikleri zamanlardır.Dolayısıyla sahte sol bir yenilgi daha almıştır.Ne diyelim,yenilen pehlivan güreşe doymazmış.Son söz olarak,eğer bu yerel seçimlerde chp-mhp ittifakı sağlanmış olsaydı bu sonuçlar akpye bir seçim hezimeti yaşatacaktı.

Yanlış Tahlil

Gamze Hanım; ben sizden şu sorulara cevap vermenizi beklerdim. Evet, akp seçimi hile ile çeşitli ayak oyunlarıyla birçok bölgede almış görünüyor. İtiraz edilen bölgelerde akp'nin aldığı iddia edilen belediyeler peşi sıra ya MHP'ye ya da CHP'ye geçmiştir. Üstelik, trafolara kediler girmesine rağmen! MHP'nin başarısız olduğunu söylüyorsunuz. Bencede başarısız yani istenilen başarıyı elde edememiştir; ancak 2 milyon 300 bin oy artışı sağlayabilmiştir. Burada ne MHP'nin ne de CHP'nin oy oranları üzerine konuşmayacağım. Size şunları sormak isterim. Yerel seçimler sonrasında PKK'nın bir uzantısı olan asalak BDP, Türkiye'de artık özerliği hükümete dahi danışmadan ilan edeceklerini mecliste AKP milletvekillerinin suratına haykırdılar bir tokat gibi vurdular. Neden akp milletvekilleri bu soysuzluk karşısında suspus oldular? Başbakan neden bu haddini bilmezlere haddini bildiremedi? Fiilen bir Kürdistan kuruldu; bunu sen görsen de görmesen de bir gerçek! Kıbrıs davası akp hükümetinin 'derin strateji' dehası sayesinde çakıldı kaldı; Kıbrıs'ta garantörlük hakkımızı kaybediyoruz ve bu hak artık NATO'ya devredilmek üzere. Tarım çökmüş, bir ortaçağ zihniyeti olan taşeron sistemin Türkiye'de hayat bulmasıyla milyonlarca insan göz yaşı dökmektedir. sorunların hangisini yazayım bilmiyorum ama siz asıl meseleler üzerinde biraz kafa yorarsanız en azından vicdanınız rahatlayacaktır. Lütfen at gözlüklerinizden kurtulunuz. Bu bir dost tavsiyesidir.

şahsınıza saygılarımı ve selamlarımı sunarım

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.