Gençleri AKP'den Koruyun

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Yamaç Kona

 

 

 

Rica ediyorum gençlerimizi AKP'den koruyun, Türkiye'nin geleceğini AKP'den koruyun.

İslam'a uygun bir ülke hayallerine bir adım daha. Vitrinde ise şu: “Gençleri Korumak”!

Emin olun gençlere sorsanız korunmak istemeyeceklerdir, özellikle 17-18 yaşına gelmiş kazık kadar adamlar hiç korunmak istemeyecektir.

Peki bu tasarı gençleri nasıl koruyor. Buna göz atmakta fayda var.

İlk önce pornografik yayınlar konusuna göz atalım.

Edibe Sözen diyor ki: “Pornografik yayın yapan dergilerin, kapalı kırmızı poşette, ağızları dikişli olarak satılmaları zorunlu olacak. Bayiler bunları satarken, tüketicinin TC kimlik numarası ve imzasını alacak, bu numaraları her ayın sonunu takip eden ilk hafta içinde Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’ne yazılı beyanla verecek.”

İsterseniz bir de cam fanus içinde olsun, halife gözetiminde açılabilsin.

Burada amaç pornografik yayın satışını düşürmek, başı açık ayıp ablaların gafletinden(!) gençlerimizi korumak(!).

Gençleri herşeyden soyutlayarak nereye varabilirsiniz? Herkes sizin gibi olmak zorunda mı? Gençlerin özgürlüğünü nasıl kısıtlayabilirsiniz?

Pornografi genç için olgunlaşmanın bir parçasıdır. Karşı cinsi tanımak, cinsel birlikteliği anlamak. Özellikle o yaşta meraktan öte bir ihtiyaçtır.

Bunlar birer tabu değil, konuşulmalı. Toplumda hiçbir şey tabulaşmamalı. Eğer bir kavram tabulaşırsa toplumda aykırı sesler azalır. İktidar veya güç sahibi kimse istediğini yapar. Siz de dile getirmelisiniz! Bunlar doğal şeylerdir.

Bunun yanında tasarıdaki bir madde de internet kafeler üzerine. Maddeye göre 18 yaşından küçüklerin internet kafelere girmesi yasaklanacak.

Hani iletişim özgürlüğü, hani haber alma özgürlüğü. Gençler internetten faydalanamaz mı?

Ülkemizde internet yaygın değildir. Evlerin hepsinde bilgisayar olduğunu iddia edemeyiz.

Bunun yanında internet ise çağımızın en engin bilgi ve iletişim kaynağıdır. Dünyanın tüm bilgilerinin dijital ortama aktarılma sürecinde olduğunu söyleyebiliriz.

Gençlerin internetten büyük ölçüde yoksun bırakılması ülkemizin Dünya'ya ayak uydurmasını hayli zorlaştırır. Çünkü gençler ülkenin geleceğidir. Onlar üzerine karar verirken 2 hatta 3 kere düşünmeniz gerekir. Çünkü gençler üzerinde verilecek kararlar ülkenin 20-25 yıllık geleceğini etkiler.

Burada maksat gençleri dünyadan soyutlamak, kendilerine yeni ufuklar açmalarını engellemektedir.

Bir diğer madde de gençlerin davranış özgürlüğünü kısıtlar nitelikte. Bu maddeye göre 16 yaşını doldurmamış gençler saat 22.00 – 05.00 arasında lokanta ve restoranlara giremeyecek.

Devlet gençlerin gırtlağına da mı karışacak?Lokantalar tehlikeli yerlermidir?

Saat 22.00'den sonra lokantalarda yenen yemeklerin gençlerin ruh sağlığını etkileyeceğini sanmıyorum. Yanlış mıyım?

Bence buradaki tek yanlış AKP zihniyeti. Çağdaşlık dışı bir yasakçılığın eseridir bu tasarı.

Aynı maddede gençlerin gece kulübü tipi yerlerde velisi olsa bile saat 24.00'e kadar kalabileceğinden bahsediliyor. Velinin güvenliği altında bile bu tip yerlere yasak konuyor.. Nasıl yasaklayıcı bi zihniyettir anlamıyorum. İnsanların ne zaman nerede olacağını devlet ayarlayamaz, yasaklar koyamaz. Bu özgürlüğe düpe düz müdahaledir.

En kritik maddeye gelirsek...

Gençleri Koruma Kanun Tasarısı adı altındaki bu tasarıda ilginç ve can alıcı bir madde var...

 

Devlet, gençlerin sağlıklı ve dengeli gelişimi için, her seviyedeki okulda, her dine mensup öğrenciler için ibadethane alanı kurmakla yükümlü olacak.”

Gençlerin sağlıklı ve dengeli gelişimi için yırtınıyorsunuz adeta! Bravo! Ama ne yazık ki bunun gençlerin sağlıklı ve dengeli gelişimine katkısı olmayacağı aşikar.

 

Pozitif bilim yuvalarına ibadethane açılmasının gençlere hiçbir katkısı olmaz. İbadethaneden, camiden bol ne var? Her sokak başına 1-2 tane mutlaka oluyor. Küçücük bir yerleşim yerine baktığınızda minarelerin sayısına dikkat etseniz gözlerinize inanamazsınız.

AKP zihniyeti her okulun içine bir ibadethane kondurmayı düşünmekten ziyade daha fazla okul yapsın. Belki de böylece istatistiklerdeki korkunç cami-okul oranını değiştirebiliriz. Belki de bu geri kafalılığı ülkeden atabiliriz.

Bu tasarı yasakçı, kontrolcü, İslamcı bir zihniyetin ürünüdür. Gençleri koruma amacı dışında her amaca hizmet etmektedir. İnsanların özgürlüğünü kısıtlayan, geri kafalı bir tasarıdır.

Tasarının geçmesi halinde İslam kurallarına uygun bir devlet yolunda bir adım daha atılmış olacak. Bundan güç alan AKP'nin tasarılarının da ardı arkası kesilmeyecek. Ama eğer bu tasarı(lara) karşı sesimizi yükseltirsek bunu değiştirebiliriz.

Tüm bunlar gençlerin zihinsel gelişimini etkiliyorsa, psikolojisini kötü yönde etkiliyorsa, ben de Kuran kurslarına karşıyım!

O yaştaki çocukların akıllarına girilmemeli, Kuran eğitimi belli bir yaştan sonra bireyin rızasıyla verilmeli! Kuran kursları da erken yaşta çocuğu ve gençleri kötü etkiler. Bana göre zihinsel ve psikolojik gelişimini zedeler.

Çocuğun o yaşlarda yavaş yavaş sahip olması gereken, bilimin temeli olan özgür düşünce yapısına inanılmaz derecede zarar verir hatta yok eder. Birey başkasının etkisinde kalmayacağı yaşa geldiğinde isterse Kuran kursuna gidebilmeli, ancak küçücük yaşta beyni onlarla meşgul edilmemelidir.

Bu tasarı gençleri düşünmemekte, sadece özgürlükleri sınırlandırmakta ve ideoloji dayatmaktadır.

Sonumuz hayır olsun...


Yamaç KONA

iletisim@politikadergisi.com

 

 

Yorumlar

Yamaç KONA'ya yazı için

Yamaç KONA'ya yazısı için teşekkürler. Bu yasa tasarısının gençlere getireceği ne var bana lütfen birisi açıklasın.

Şeriat devletinin temellerinin atılışının açık bir göstergesidir bu. Yamaç Bey'in dediği gibi internet ortamından insanları kovmak bir iletişim özgürlüğü sorunudur. Zaten internetteki zararlı yayınlara karşı bir sürü koruma türü mevcutken bu tarz bir anlayışın sorgulanması gerektiğini düşünüyorum.

Türkiye'deki camii sayısı (bakın içine mescitler ve diğer ibadet yerleri girmiyor) tüm dünyadaki camii sayısından fazla. Milyarlarca Müslüman için yapılan camii sayısının daha fazlası 75 milyon nüfuslu Türkiye Cumhuriyeti için yapılıyor. Nedeni açık: "Mustafa Kemal ATATÜRK'ün temellerini sarsmak için bu kadar camii bile yetersiz kalıyor."

Daha önce Diyanet İşlerine Farklı Bir Bakış başlıklı yazımda imamların laikliğe vs. bakışlarını incelemiştim. Hem de verilere dayandırarak. Ama biz bu insanları eğitmek yerine, onların eğitimci rolünü üstlendiği ibadethaneler açmaya devam ediyoruz. Sonra da çıkmış gençleri koruma yasası falandan bahsediyoruz. Kimse kusura bakmasın ama gençlerin korunması gereken tek bir zihniyet varsa o da AKP zihniyetidir.

Yamaç Bey gönülden katılıyorum size. Bir genç olarak, sizin de genç olduğunuzu bilerek.

Desteğiniz için çok

Desteğiniz için çok teşekkürler Gökhan Bey.

Yasakçılıkla nereye kadar? Yasakçılık ne bir şeyleri düzeltir ne de işe yarar. Tam tersi gençlerin baş kaldırmasına neden olur.

tekrar teşekkürler,

Yamaç KONA

Tasarı Geri Çekildi

Bugün aldığımız haberlere göre bu yasa tasarısını meclise taşıyan Sayın milletvekili tasarısını geri çekmiş.

Acaba neden?

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.