Köstebeğin Ayak Sesleri

“Nihai hedefe ulaşana kadar, yani sonuca ulaşana kadar her yöntem, her yol mubahtır. Bunun içerisine yalan söylemek de, insanları aldatmak da girer...” (Fethullah Gülen; Fasıldan Fasıla, C:1, s.125)

“Siz bir sivilsiniz, silahlarınız yok, kuvvet ve kudretiniz de sermayeniz kadar (... ) oysa askerde tek başına bile olsanız, iktidarınız, silahınız, ferdi kabiliyet ve cesaretinizin yanı sıra, içinde bulunduğunuz birliğin kuvvet ve iktidarını da yanınızda bulur ve yerinde bir paşayı, hatta bir orduyu bile esir edebilirsiniz” (a.g.e, s.121)

Taraf adlı gazetenin ne için kurulduğu belli. Demokrat desen değil, sosyalist desen değil. Bir noktada yayın yapıyorlar: Asker düşmanlığı! Köklü diye bildiğimiz yayın organları da Taraf’ın ne kadar kışkırtıcı haberi varsa yayınlıyorlar. Sanki “biz dokunmayalım; ama  ‘Taraf’ın haberine göre’ şeklinde haberleri servis edelim” dermişçesine… Sanki Taraf’ın ardında gizli bir el varmışçasına…

Bu bilinen son haberi yapan arkadaşımızın adı Mehmet Baransu. Hemen kısaca geçmişe dönersek; karargah evlerine yönelik operasyonda, Kayseri’de Fethullahçı olduğu saptanan iki astsubayın, Ergenekon Operasyonu’na malzeme olacak sahte belge hazırladıkları ortaya çıkmıştı. Bunu kendileri itiraf etmişti zaten. İşte bu soruşturmayı yöneten Askerî Savcı için Taraf’ta şöyle bir haber çıkmıştı: “Dünyanın En Zengin Askerî Savcısı”. Tarih 11 Mart 2009. Haberi yapan muhabir: Mehmet Baransu. Nitekim Mehmet Baransu, başka bir belgeyi de Emniyet’ten aldığını bildirmişti. Neye “hizmet” ettiği belli yani.

Konunun başka bir yönüne baktığımızda; cümle âlem biliyor ki bu kadar gizli olduğu söylenen bir belge, bu kadar açıkça yazılmaz. Hele ki telefon görüşmelerinin bile –doğru veya yanlış olarak– her gün basına sızdırıldığı, orduevlerinde şaka bile yapılamayan şu günlerde yasadışı bir eylem yapılabileceğini sanmıyorum. Üstelik böyle açık açık, asla! Şu da unutulmamalıdır: Askerlerin belli oluşumlara karşı TSK’yı korumaları zaten gereklidir. Emniyet’teki yapılanmanın TSK’da olmaması için gerekli tedbirleri de almalıdırlar; fakat yasadışı olarak değil. (E. Özkök’ün “Ya belge sahte çıkarsa?” sorusuna) “Ne yapacağımızı hep birlikte göreceğiz. Bütün Türkiye görecek.” demişti Org. İlker Başbuğ. Bakalım, ne göreceğiz?

Burada çıkarabileceğimiz bir başka olasılık da Ergenekon denilen operasyonun muvazzaf  subaylara sıçrayacağı olabilir. Hatırlarsınız Arınç’ın sözlerini: “Ne kadar sülük varsa milletin kanını emen, hepsinin hakkından geldik, sıra büyüklerinde.”

Fethullah Gülen ne demişti: GATAkulli…

Ayrıca bu haber, hangi olayın üstünü örttü: Mayın temizleme olayının.

İlker Başbuğ bu konuda ne söylemişti: “Mayını gerekirse TSK temizler.”

Biz kime temizletmeye çalışıyoruz; büyük olasılıkla, İsrail’e.

Bu işte bir Fetokulli var. Bilmem, anlatabiliyor muyum?

Emrah.Ozdemir@PolitikaDergisi.com