Mustafa Kemal "Kemalizm" Hakkında Neler Diyor ?

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Yıllardır burada "Mustafa Kemal Atatürkçü değildir" diye yazar dururum gene anlamazlar. "O yaşarken Atatürkçülük diye bir kavram yoktur" derim gene anlamazlar. Hele hele kendisine "öğretmenim" dediğim, saygı duyduğum kişi; kalkar Kemalizm'le dalga geçer....

Buyrun, öğretmenim Mustafa Kemal ne diyor bakın Kemalizm hakkında öğrenin :

Yıl 1932. Birinci Tarih Kurultayı toplantısı yapılıyor. Toplantıya Ord. Prof. Reşat Kaynar da katılıyor. Gerisini onun ağzından dinleyelim :

"... kongrenin sonunda verilen çaylı toplantıda Mustafa Kemal'le iki saati aşan süre konuştuk. Bu konuşmanın önemli noktalarından biri de Kemalizm hakkındaki sözleriydi. Mustafa Kemal şöyle dedi:

- Kemalizm, diyorsunuz da ne demek Kemalizm? Kemalizm demek "Socialisme d'Etat" (devlet sosyalizmi) demektir."

(Atatürkçülük Nedir Ne Değildir, derleyen Ahmet Köklügiller sayfa 29. IQ Kültür Sanat Yayıncılık 2010)

Bitmedi devam... :

"Mustafa Kemal Devlet Sosyalizmi'ni uygulamak istediğine 1919'da Samsun'a çıkışının ardından Havza 'da, Sovyet Heyeti'nin başında bulunan bir Albay'la yaptığı görüşmede tanık olunmuştur. Atatürk, Sovyet Albayı'nın yönelttiği, yeni Türkiye Cumhuriyeti 'nin biçimi konusunda, "yâni Bolşevikliğin prensipleri üzerine kurulmuş bir cumhuriyet değil mi, Generalim?' sorusuna karşılık, 'Öyle olacak, Devlet sosyalizmi dersek, daha doğru söylemiş oluruz' yanıtını vermiştir..." (Hüsamettin Ertürk, İki Devrin Perde Arkası, s. 339)

Bitmedi devam ...

"Mustafa Kemal, 23 yaşında Harp Akademisi öğrencisiyken not defterine şöyle yazar: "Evvela sosyalist olmalı, maddeyi anlamalı" (5 Ocak 1904 Mustafa Kemal Atatürk Atatürk'ün Bütün Eserleri, Cilt 1, Sayfa 15)

Bitmedi devam...

Sabiha Sertel, anılarında 1924 anayasasının hazırlanması sırasında Ağaoğlu Ahmet Bey’in ağzından Mustafa Kemal’in devlet sosyalizmi düşüncesinde olduğunu şöyle anlatıyor:

"Devletçiliğin anayasaya girmesini istiyorlar. Bu şimdiye kadar kabul edilen maddelere zıttır. Mustafa Kemal’le bu konu üzerinde uzun boylu konuştuk. Kızdı, ‘ben Socialisme d’Etat istiyorum‘ dedi." (Sabiha Sertel, Roman Gibi, Belge Yay. İstanbul, 1987, s.70)

Bunları uzatmak mümkün...

Mümkün de hem "Kemalizm" hakkında bir bilgiye sahip olma, hem "Kemalizm" ve Kemalistlerle dalga geç. İşte bu olmaz .

Orada “DUR” deriz sana...

 

Ufuk KESİCİ

ufuk.kesici@politikadergisi.com

 

Yorumlar

Bu yazının Amacı, Kavram ve Kafa Karışıklığı mıdır?

Sayın Ufuk Kesici bu makalesiyle ne anlatmak istiyor? Pek anlamış değilim!

Yazısının başında kendisi “Yıllardır burada "Mustafa Kemal Atatürkçü değildir" diye yazar dururum gene anlamazlar. "O yaşarken Atatürkçülük diye bir kavram yoktur" derim gene anlamazlar” diyor. Yani Kesici burada yıllardır yazı yazıyor; hem de “Kemalizm” üzerine, biz okuyucular olarak ta onun bu yazılarını okuyoruz; fakat onun ifadesine göre, onu bir türlü anlayamıyoruz.

Allah allah! Ben bu yazıyı okuduktan sonra, “Politikadergisi” portalında Ufuk Kesici’ye ait geçmişte yayınlanmış yazılar var mı diye bir arama yaptım. Bula bula bir hafta önceki bir makalesini buldum. İddialı değilim; belki vardır da biz bilemiyoruz. Öyle ya teknik olarak silinmiş de olabilir.

Ancak “Atatürk” soyadı ona, henüz merhum yaşarken, “Soyadı Kanunu” gereği,  24 Kasım 1934 tarihinde 2587 sayılı yasal ile TBMM tarafından değiştirilmemek üzere verilmiştir. Ama Atatürkçülük bam başka bir konu tabii!

Sayın Kesici, Kemalizm’i bizzat M. Kemal Atatürk’ün ağzından “devlet sosyalizmi” olarak tanımlamaya çalışmış. Fakat devlet “Sosyalizm” kavramına hiçbir resmi belgede rastlanmadığı gibi, sosyalizmini uygulamaya koyan hiçbir tarihi program da yoktur.

Zaten Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimci programına onun adının verilmesi, yani “Kemalizm” veya “Atatürkçülük” denmesi de bu yüzdendir!

Kemalizm veya sonradan Atatürkçülük de denen ülkemiz ait düşünce sistemi bir çok ilkelerden oluşuyor. Atatürk’ün partisi olan CHP’nin programını oluşturan altı ok esasen kemalizmin temel ilkelerini oluşturuyor.

Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik ve Laiklik 1927 yılında CHP programına alınmış; 4 yıl sonra 1931 yılında da bu dört ilkeye Devletçilik ve İnkılapçılık(Devrimcilik) ilkeleri eklenmiştir.  Bence “Demokrasi” kavramı; tek parti altında olsa bile, uygulandığı halde ilke olarak programda formüle edilmemiştir. Çünkü Parlamenter demokrasi(TBMM) Cumhuriyetin bizzat kurucusudur.

Dikkat edilirse altı oku oluşturan bütün ilkeler Mustafa kemal Atatürk’ün sağlığında CHP’nin siyasi programına girmiştir.

Şimdi diyeceksiniz ki nerden çıktı bu “Devletçi Sosyalizm” kavramı diye?

Ben de kendime soruyorum ama sadece kafam karışıyor; o kadar!

Saygılar.   

editörün notu

Mehmet Bey

Ufuk Bey sitemizin eski yazarlarındandır. Uzun zamandır yazı göndermediği için yazıları sistemimizden silindi fakat şimdi daha aktif olduğu için tekrar yazar kadromuza aldık. Sistemimizde kayıtlı makalelerinin az olması bu sebeptendir. Sitemize de gönderdiği yazılar için ve sitemiz onun sayesinde daha güncel kaldığı için minnettarız.

Sizin de değerli yorumlarınız hem okurların ufkunu açmakta hem de yorumlar makalelerden daha çok ziyaretçi çektiği için size de minnetarız.

Bu yorumu Ufuk Bey ile yaptığınız geliştirici ve öğretici yorumlarınız şahsi bir olaya dönüşmemesi için yazma gereği hissettim.

Ufuk Bey ile yaptığınız şahsileşmeyen, yapıcı ve geliştirici atışmalarınızın devamını diliyorum. İki duayenin bu plartformda tartışması inanın hem bizim hem okurların ufkunu genişletiyor.

Hem size hem de Ufuk Bey'e saygılarımı sunuyorum...

Editör

 

   

Merhabalar

Bilginiz için teşekkür ederim. Ben de zaten öyle tahmin etmiştim!                           

Selam ve Saygılarımla!
 

 

Yoruma yanıt

 Sn. Mehmet Bey;

Editör arkadaşlarımız gerekli açıklamayı yapmış sağ olsunlar...

"Kemalizm" in "devlet sosyalizmi" olduğunu ben değil; sizin de altını çizdiğiniz gibi bizzat Mustafa Kemal söylüyor gördüğünüz gibi.

"Kemalizm" ile "Atatürkçülük" ün birbirleriyle hiç ilgisi yoktur...

Birincisi (Kemalizm) en başta "anti-emperyalist" tir. Mustafa Kemal' de  "sa'y misak-i milisi" (emek misak-i millisi) diye ad bulur. Ben "iktisat misak-ı millisi" diye kullanıyorum. Yani anti-küreselleşme ve anti özelliştirme anlamı içerir bugünkü bakışla. Devlet eliyle sanayileşmek ve kalkınmak yani. Şimdiki ve önceki iktidarların yaptığı gibi "var olan ekonomik yatırımları emperyalizme satmak" değil... Mustafa Kemal'in yabancı sermayeye nasıl baktığını da sanırım burada yazdım ...

Kemalizm'in ikinci ve en önemli misak-ı millisi "eğitim misak-ı millisi" dir. Bunu da "tevhid-i tedrisat" kanunu ile karşılamıştır Mustafa Kemal. Bunu da anlattım burada...

Kemalizm'in üçüncü misak-ı millisi herkesin bildiği şimdilerde delinmeye çalışılan sınır misak-i millisidir. Hani bizlere ilk iki misak-ı milliden söz edilmeden en çok öğretilen....

Kemalizm en kısa anlatımıyla bu Mehmet Bey...

Atatürkçülük ise şudur :

a/Atatürkçülükte anti-emperyalizm yoktur. Tam tersine ekonomik kalkınma Batı emperyalizmine sonra da Abd emperyalizmine bağlanmıştır.

b/Atatürkçülükte Kemalizm'in  "muasır medeniyet seviyesi" "Batılılaşma" yapılmıştır. (Neo Tanzimatçılık yani)

c/ Atatürkçülükte ülke kalkınması eğitime dayandırılmış, tevhid-i tedrisat delinmiştir...

d/ Atatürkçülük kavramı 1938 CHP Olağanüstü Kurultayında ortaya atılmış, bu kurultayda İnönü "Milli Şef" ünvanını alırken, Mustafa Kemal'e de İnönü tarafından "Ulu önder" sıfatı lâyık görülmüştür. "Ulu önder" dönemin "heil Hitler" i karşılığıdır, Mustafa Kemal sağ olsaydı kendisine bu sıfatı layık gören  İnönü'yü asardı demeyeyim de yerin dibine batırırdı.

e/ İnönü ve günümüz AKP'sine kadar gelen tüm iktidarlar; darbe yapan generallerin hepsi maaşallah Atatürkçüdür...

f/ Mustafa Kemal'in ağzından bir kez bile "Atatürkçülük" lafı duyulmamıştır. Yaptığı devrimlerin hepsi Mustafa Kemal adıyla yapılmıştır. Hepsi 1934'ten öncedir.

g/ Mustafa Kemal, 1934'te soy adı kanunu çıkınca "ÖZ" soy adını almak ister. Ama meclis "Atatürk" soy adını ona verince, meclisi kıramaz...

ğ/ Mustafa Kemal'in en nefret ettiği laf "Atam" lafıdır...

.........

Sn. Mehmet Bey; size acizane önerim "İzmir İktisat Toplantısı kararlarını" bulup tekrar okumanızdır.Bunun dışında bu dediklerimi anlatan tek bir Mustafa Kemal kitabı bulamazsınız çaresiz, Mustafa Kemal'le ilgili elinize ne geçerse okuyacak, sonra kendi çıkarımlarınızı kendiniz yapacaksınız. Şimdi aklıma geldi Attila İlhan'ın "Hangi Atatürk" kitabı epey yardımcı olur size...

Saygılar, selamlar

 

 

Kesici'ye son yanıt!

Sayın Ufuk Kesici

Ülkemiz son on senedir BOP eşbaşkanının yönetiminde M. Kemal liderliğindeki kurulan Türkiye Cumhuriyetini, Atatürk devrimlerini adım adım tasfiye etmektedir. AKP hükemeti; ekonomi, mali, siyasi, eğitim, sağlık, yargı alanlarında çıkardığı gerici yasalarla tam bir gerici ve bölücü faaliyetlerin içindedir.

Şimdi de bazı satılık, dönek, hain ve cahil aydınlardan oluşan "Akil adamalar" diye piyasaya sürdükleri ihanet çeteleri ile akılları sıra; bölücü ve diktacı yeni anayasa için, terör çetelerini af ettirmek için,  halkı kandırabileceklerini sanıyorlar.

Kısaca ülkemiz adeta bir yangın yeri, bir savaş ortamı içindeyken siz çıkmışsınız, Yok Kemalizm başka, yok Atatürkçülük başka tartışması yapıyorsunuz!

Biz bütün gğcğmğzle, alnımızın derisi çatlayana kadar Ataürkçü, Kemalist, demokrat, ulusalcı, milliyetçi, kısaca bütün vatanseverleri birleştirmeye çalışırken; siz Yurtseverleri bile yok "Kemalist" yok "Atatürkçü" diye ayırmaya, bölmeye çalışıyorsunuz!

Bütün bunları bilerek mi yoksa bilmeden mi yapıyorsunuz bilemem.

Allah aşkına siz kimin çıkarına yazdığınızın farkında mısınız?

 

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.