Mutluymuşuz Allah'a Şükür!..

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Gelecek kuşaklar bize teşekkür edecekler. Zira onlara incelemek adına ders niteliğinde bir dönem bırakıyoruz. Yapılan resmi bir hane halkı araştırması sonuçlarına göre Türkiye Cumhuriyetinde yaşayanların %80 e yakını mutlu imiş. “Yok canım” dediğinizi duyar gibiyim. Ancak bu resmi bir araştırma.

Gerçi mutluluk görece bir kavram. Hayata nasıl baktığınızla ilgili. Sabahtan akşama kadar deniz kenarında balık tutmaya çalışan birinin oltasına akşam vakti bir balık takılsa o adamın mutluluğuna diyecek kalmaz. Bireysel anlamda odaklandığımız konulardan birindeki olumlu bir gelişme bizi mutlu edebilir. Ancak toplumun ortak konuları ön plana çıkarılıp bu konularda mutlu olup olmadığı araştırıldığında işler değişir.

Devletin resmi kuruluşunun bütün halk üzerinde yaptığı bu araştırmadan böyle bir sonuç çıkıyorsa,

Tuzak sorular,

Öğretilmiş cevaplar,

Toplum mühendisliği,

Cehalet ve

Allah ile aldatılmış toplumlardan bahsediyoruz demektir. En baştan başlayalım. Başbakanımız sizce mutlumudur. Kendisi politikacı olduğu için bu soruyu doğrudan kendine soramayız. Zira ona öğretilen politik cevapları verecektir. Evet, iktidara gelmesi ile birlikte Karun gibi zenginleşen, kendi telefon konuşmalarından anlaşıldığı üzere evinde milyon dolarlar bulundurabilen, tek bir emri ile herkesin hayatını değiştiren bu kişi acaba mutlu mu dersiniz?

Eğer mutlu ise peşinde neden en az binbeşyüz özel yetiştirilmiş koruma ila geziyor? Bunun tek bir cevabı var. Müthiş korkuyor. Bağırıp çağırmasının bir nedeni de o müthiş korku. Bu kadar korkan birinin mutlu olması ise asla mümkün değildir. Mutlu olmayan bir kişinin yönettiği toplum ne kadar mutlu olabilir ki? Olaylara bir bakalım;

İşsizlik, yoksulluk hızla yükseliyor, gelir dağılımındaki makas hızla açılıyor.

Ülkenin dışarıda hiçbir itibarı ve dostu kalmamış,

Güney doğuda PKK egemen olmuş, yeni bir karakol bile yapamıyorsunuz. Ülkenin o bölümü gitti gider,

Devlet paralel çizgilerle bölünmüş, bu kesimler birbirini yok etmeye çalışıyor, hükümet kendi yarattığı ve vatansever halkı yem ettiği canavarı şimdi yok etmeye çalışıyor. Değilse o canavar kendini yaratanları yemek için uğraşıyor.

Eğitim yap-boz tahtasına döndürülmüş, bütün sınavlarda hile, şaibe var.

Bu listeyi çok uzatabiliriz ama gereği yok. Bütün bunlar ortada iken bu halk mutluymuş. Emeklilerin yoğun yaşadığı bir kentimizde ise mutluluk oranı%86 çıkmış.

Bir kıyaslayalım. Türkiye de Ford fabrikasından emekli bir işçinin aldığı ücretin en az dört katını Almanya’daki Ford fabrikasından emekli olan bir işçi alıyor. Buna karşın en temel gösterge olan enerji gideri bizde oraya göre iki misli. Ve bizim emeklimiz bu sonuçtan son derece mutlu.

Kimse darılmasın ama gerçek ortada. Mevcut iktidar zihniyetindeki iktidarların son yetmiş yıldır başardıkları en önemli konular,

Allah ile aldatmak,

Halkı cahil bırakmak,

Toplum mühendisliği,

Yönettikleri toplumu dış iş birlikçileri ile iliğine kadar sömürmek.

Buna bir de halkın büyük çoğunluğunun tembel ve taba olmaktan birey olmaya geçememişliğini de ilave edersek ortaya çıkan bu tablo hiç de şaşırtıcı görünmüyor.

“Tembel” sözüme lütfen kimse alınmasın. En önemli değerim dediği dinini öğrenmek için Kuranı kerimi okuyup anlamaya, Allahın kendinden ne istediğini öğrenmeye bile üşenen, Arapça bir kuranı baş tacı eden, dinin ne olduğunu din tacirlerinin ağzına bakarak öğrenebileceğini sanan kişilere “tembel” sözcüğü sanırım hiç de ağır bir tabir değildir.

Ne kadar cahilseniz o kadar mutlusunuzdur. Bol mutluluklar efendim.

 

Cem Osman TAMTÜRK

cem.tamturk@politikadergisi.com

Yorumlar

İşin sırrı son cümlenizde...

İşin sırrı son cümlenizde... Selâmlar...

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.