Slogan

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Mustafa Mehmet KAKI

 

   Slogan, sözlük anlamı olarak, “bir düşünceyi kolay hatırlanıp tekrarlanabilir bir biçimde ifade eden kısa, çarpıcı söz”dür. Grupların veya kurumların genel amaçlarını aktarma niteliği taşıyan bu sözler, ülkemizde sola atfedilen bir kavram olsa da her türden grubun ister istemez kullandığı bir araçtır.

   Bir düşünceyi, fikri sloganlaştırmanın ardındaki sebep, o fikirlerin en kısa yoldan aktarılabilmesi kaygısıyla ilintilidir. Bu “en kısa yoldan aktarım”; tasvip edilmeyen, beğenilmeyen, desteklenmeyen ve hatta karşı durulan durumların en pratik ve etkili bir şekilde protesto edilmesini sağlayabilir. Aynı fikre sahip insanların bir araya gelebilmesinin bir yolu da slogandır çünkü. O fikri benimseyenlerin hem birleşmesini sağlar, hem de o fikrin yayılmasında veya tanıtılmasında önemli rol oynar.

   Etkili ve başarılı da olsa, her sloganın, genel olarak, zayıf bir yönünün de bulunduğunu belirtmek gerek. Söylenmek istenen sözler, ne de olsa birkaç kelimeye dökülmüştür ve çok başarılı olarak seçilmiş sözlerin bile söylenmek istenenin tamamını yansıtması mümkün değildir. Mümkün olsa bile, yanlış anlamalara sebep olması işten bile değildir.

   19 Ocak 2007’de silahlı bir saldırı sonucu hayatını kaybeden Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in 23 Ocak 2007’deki cenaze töreninde, hatta öncesinde ve sonrasında, DİSK tarafından bastırılan “Katil 301” ve “Hepimiz Hrant’ız, Hepimiz Ermeniyiz” yazılı dövizler göze çarptı. Bu söylem, kısa sürede sloganlaştı ve uzun bir müddet gündemi meşgul etti.

   İnfial yaratan cinayet sonrasında bir refleks olarak doğan slogana tepki gecikmedi. Olaydan yaklaşık iki hafta sonra oynanan Afyonspor - Bozüyükspor Türkiye 3. Futbol Ligi maçının ilk devresinde “Hepimiz Ogün’üz, Hepimiz Türk’üz” sloganı atıldı. Aynı dönemde sahaya çıkan Malatyaspor (burada Hrant Dink’in Malatyalı olduğunu ve karşı takım taraftarlarının bu durum üzerinden gerilim yarattığını hatırlatmak gerek) ve Elazığspor takımlarının taraftarları birbirine girdi, 10 kişi yaralandı. Konuya en uzak temalarda yayın yapan programlar da dahil olmak üzere, tüm televizyon kanallarında, gazetelerde; kafelerde, barlarda; okullarda, iş yerlerinde bu slogan tartışılır oldu.

   “Hepimiz Ermeniyiz”e bundan sonra gösterilen her tepki “faşistçe” olarak nitelendirildi ve gözler yumuldu, kulaklar tıkandı. “Hepimiz Ermeniyiz”in söz konusu cinayete insancıl bir tepki olarak geliştirildiği ve kullanıldığı, bu sloganın son derece iyi bir niyetle ve gururla haykırıldığı ve yine bu sloganın insanları yaklaştıracağı söylense de aslında büyük yaralara yol açtığı görülemedi. Zira bu sloganda ısrarın ardından Türk daha Türk, Ermeni daha Ermeni oldu. İyi niyetle çıkılan bir yolda tökezlenildiği, insancıl bir tepkinin amacına ulaşmadığı, insanları birbirine yaklaştıracağı söylenen bu sloganın ayrılıkları ne denli derinleştirdiği ne zaman görülecek, merak ediyorum.

   301. madde ne kadar “katil”se, “Hepimiz Ermeniyiz” de bir o kadar tehlikelidir.

 

iletisim@PolitikaDergisi.com

Yorumlar

kesinlikle katılıyorum ne

kesinlikle katılıyorum ne kadar iyi niyetli de olsa verilen tepkilerin toplumda nasıl bir yansımaya yol açabileceğini düşünerek verilmesi gerekir. aksi takdirde tepkiye yol açan olaylardan bir farkı kalmaz.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.