Utanma ve Düşünme Zamanı

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Son dönemde bir arzu bir görüş attı emperyalistler ortaya. “Yeni Osmanlıcılık” Bir kısım zavallılar ile onları yönlendiren vatan hainleri hemen sarıldı bu projeye. Bir zamanlar ki gibi bütün orta doğunun bize bağlanacağı bir proje. Kimileri buna o kadar ısındı ki başbakana yeni Osmanlı padişahı diyen zavallılar bile çıktı. Nasıl olacaktı bu iş? Bu bölgedeki petrole egemen olmak için akla gelen her zulmü acımasızca yapan emperyalistler böyle bir oluşuma nasıl destek olurdu? O vatan hainleri, zavallıları “bakın ABD de böyle istiyor” diye kandırıp -tabiri mazur görün- gaza getiriyorlardı.
Evet, emperyalizm böyle bir oluşumdan yana idi. “Yeni Osmanlıcılık” Ama hangi Osmanlı? Kuşkusuz Preveze zaferi ile Akdeniz’i Osmanlı iç denizi haline getirmiş bir Osmanlı değil.
Türk halkına ister istemez ortak tarih sahibi olduğu Osmanlı pek anlatılmaz. Okullarda Osmanlı dendiğinde yükseliş dönemine ait savaş ve anlaşmalar dışında koskoca imparatorluk adına hiçbir şey öğretilmez. Gerileme dönemi ve yıkılma döneminden aklınızda ne var derseniz, sadece Çanakkale savaşları ön plana çıkar. Onun bile sonrasında imzalanan anlaşmalarından pek söz edilmez. Kocaman imparatorluk sadece kazanılan savaşlardan ibarettir. Oysa altı yüz yıl yaşamış olan imparatorluğun gününün bir nevi emperyal devleti olduğunu kimse konuşmaz.


O vatan hainlerinin ve zavallıların kadim dostu, emperyalist güçlerin sözcüsünün düşündüğü Osmanlı, yıkılış dönemindeki Osmanlı’dır. Ticaretinin tamamı emperyalistlere teslim edilmiş, demir yolları, tersaneleri, tarımı, sanayisi yabancılara teslim edilmiş, kendine karşı ayaklanır diye koca donanmayı halice kilitleyip çürütmüş bir zihniyetteki padişahın yönettiği bir Osmanlı. Gevşek federasyon dediğimiz her türlü sıkıntısını bizim üstleneceğimiz, ama yabancıların içinde at koşturacağı, istedikleri anda birinci paylaşım savaşında olduğu gibi bize karşı kışkırtılıp arkamızdan vuracak federe devletçiklerin olacağı bir yeni Osmanlı.
Bu projeye yöneticilerimizin de sıcak baktığı, benzer bir proje olan BOP projesinde eş başkanlık görevi almalarından bellidir. Bu projeye hizmetin örneğini de bu gün NATO’nun peşine takılarak Müslüman coğrafyaya başlatılan bir nevi haçlı seferine ortak olarak veriyoruz.


Libya için söylenilen nedir? Neden haçlı orduları insanları katlediyor, alt yapı tesislerini yerle bir ediyor? Sebep açıkça petroldür. Ancak emperyalistler ve işbirlikçileri demokrasi diyor, muhalifler diyor. Bunların demokrasi dedikleri şeyin ne olduğu daha dün Irakta görüldü. Bir buçuk milyon ölü... İki milyon sakat, on binlerce ırzına geçilmiş Müslüman kadını. Halada oluk oluk akan kan. O yüzden demokrasi söylemini geçelim.
Kimdir bu muhalifler? Söylenene gör Kaddafi’nin baskı yaptığı, demokratik haklarını tam alamadıklarına inanan Libya vatandaşları. Bu yüzden emperyalist dostları tarafından beyinleri yıkanmış, ellerine silahlar tutuşturulmuş ve hükümete karşı ayaklandırılmış insanlar. İşte tam teçhizatlı haçlı orduları bu demokrasi mağdurlarına yardım için orada. Bu hikâye size bildik gelmiyor mu? Ülkemizi kana bulayan PKK illeti ve onun yandaşları ile aynı değiller mi? O zaman şu soruyu sormak gerekiyor. “bu gün malum gerekçe ile Libya’ya saldıranlar, yarın PKKlıların hakları deyip ülkemize saldırdıklarında da onlara askeri destek sağlayacaklar mı”
Bir küçük anekdotu nakledelim. Libya’ya saldıran NATO ordularının deniz kuvvetlerinden İtalya donanması sorumlu... Amiral gemisinin adı da “Andredorya” Preveze savaşında Akdeniz’e gömdüğümüz haçlı donanmasının komutanının adı. Bu gün gemilerimiz onun emrinde. NATO komutanı ise bir Yunan asıllı... İşgale ortaklık eden kuvvetlerimiz ona bağlı.
Eğer Osmanlıya özeniyorsanız bile lütfen Kanuni Osmanlısına özenin. Vahdettin Osmanlısına değil.
Zaman, utanma ve düşünme zamanıdır.

 

Cem Osman TAMTÜRK

cem.tamturk@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.