Biz Bu Yıl Sensiz de Anarız Uğur Mumcu'yu

…

Örneğin,

Orduya karşı planlı programlı yıpratma çabalarına karşı sesini çıkaracaksın,

‘Vatanı savunan askerler niye içeride?’ diyeceksin…

Ama aynı ordu, yurttaşın olan ve fakat seninle aynı etnik kökeni paylaşmayan otuz dört genç adamı bombalayınca,

Önce susacak, sonra giden canın hesabını sormak yerine, ona leke çalmaya, katliamları meşrulaştırmaya çalışacaksın…

Olmaz!

…

Senin gibi düşünmeyen,

Senin hassasiyet duyduğun konulara farklı hassasiyetlerle yaklaşan Ermeni bir yazar,

Sırf düşündüklerini, inandıklarını yazdığı için bir faşistin silahından çıkan kurşunlarla canından olacak,

Sen, onun arkasından ‘Hepimiz Ermeniyiz’ dediler diye kendini yiyip bitireceksin,

‘Hayır Hepimiz Mehmet’iz’ diye ortalara döküleceksin.

O yazarın davası bir hukuk skandalına dönüşür, gerçek katiller gizlenir, insanlar aptal yerine konulurken,

Sen, hak arayanların karşısına, ‘Kemikleri sızlıyor’ diye elinde Asala’nın öldürdüğü Türk diplomatlarının resimleriyle çıkacaksın…

Olmaz!

…

Demokrasi, ancak birileri senin sesini kısmaya kalktığında aklına gelecek…

İnsan haklarını, ancak senden olanların haklarını savunurken hatırlayacaksın…

Düşünce özgürlüğünü, kendi zihinsel çeperinle sınırlayacaksın…

Hukuk, sen ve senin gibilerin güvencesi olduğu sürece yeterli olacak…

Olmaz!

…

Örneğin,

‘Kemalistim!’ diyeceksin,

Başka da hiçbir şey demeyeceksin…

Aydınlanma kültürü yerle bir edilecek,

Emek, sermayenin zulmünde can çekişecek,

Ezilenler, hor görülenler, hakkı yenenler orta yerde duracak…

Sen, Mustafa Kemal’in, ‘Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir’ sözünü dahi anımsamayacak,

Üç beş kavram üzerinden, soyut siyasi mücadele vereceksin.

Vermeyeceksin de, verir gibi görüneceksin.

Kendini tatmin edeceksin…

Olmaz!

…

Okumayacaksın…

Sorgulamayacaksın…

Düşünmeyeceksin…

Anlamaya çalışmayacaksın…

Ama ‘Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olacaksın’

Olmaz!

…

Hele ki bir de, böyle yaşayıp, böyle bir pencereden sürdürürken hayatı…

Her 24 Ocak’ta:

‘Uğur Mumcu gibisi gelmedi…’

‘Yokluğunu derinden yaşıyoruz…’

‘Kalpaksız Kuvvacı’nın düşüncelerinin izindeyiz’, diyeceksin…

O hiç olmaz!

…

Çünkü Uğur Mumcu,

Atatürkçülüğün, demokratik sosyalizmin,

Düşünce özgürlüğünün, insan haklarının, demokrasinin,

Hukukun üstünlüğünün;

Bilginin, bilgiye ulaşmak için verilen sonsuz mücadelenin,

Aklın, doğrunun sembolüdür bu topraklarda…

Birinden birini eksik edersen, Uğur Mumcu’yu anlayamamışsın demektir.

Olmaz!

…

O yüzden,

Merak etme, biz bu yıl sensiz de anarız o büyük aydını,

Sen kapan odana,

Önce, ‘andığın’ insanı bir ‘anla’…

Oku…

Bıkmadan, usanmadan oku…

…

Çünkü bu ülkenin, Uğur Mumcu’yu anacaklardan çok,

Uğur Mumcu düşüncesine ihtiyacı var…

…

Önümüzdeki yıl görüşmek üzere…

Bilinçle…

Taylan ÖZBAY

iletisim@politikadergisi.com