Bölücü Terör Örgütünün Gücüne Güç Katan Demokratik Açılım

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Serhat KUŞDOĞAN
Yazının Yazıldığı Tarih: 
15.08.2010

 

17 Ağustos 2009’da “Kürt Açılımı” adı ile süreci başlattığını açıklayan Başbakan’a, Cumhurbaşkanı “biz yapmazsak başkası gelip yapacak” diye destek verdi.
Birinci yılın sonunda MİT müsteşarının bölücü başı ile görüştüğü haberlerini gizlemeye çalışan yandaş medya, bu görüşmenin akıbeti hakkında suskun hükümet tablosu,
konu TSK olunca esip gürleyen “aydınlarımızın” sessizliği ile görmezden gelindi.
“Terörle Mücadele Silahlı Özel Birimi” ile “Demokratik Açılım”a son şeklini veren hükümet, bölücü başı ile yaptığı ısrarlı görüşmeler sonunda kısa süreli ATEŞ KES sözü alabildi.
17 Ağustos 2009’da
Siz kültürel haklar istiyorsunuz,
Onlar da size bu hakkınızı vermedi. Şeklinde söylem geliştiren hükümet.

Kendisinden önceki hükümetlerin, sorunu görmezden geldiği ve hatta teröre destek verdiği tezi ile “demokratik açılım” başlattı(!)
Hükümet mevcut ihtilafı körükleyerek, muhalefet partileri ile BDP’yi ihtilaflı iki taraf olarak belirledi.
Geçmiş dönemin Polis Özel Harekâtı’nı bıyıklarından dolayı yargısız infaz eden iktidar,
“Dersim İsyanları”nın bastırılma sürecini insanlık ayıbı olarak ilan ederek,
Ülkem için çok tehlikeli bir oyunu, kendi küçük hesapları için tezgâhladı.
İkisi de kötü ben iyi çocuğum oyunuzu bana verin “kazan kazan” yaklaşımı ile yola çıkan hükümet;
Sürekli değişen şartlara göre oluşan ihtilafları komplo, taşeronluk, böyle olsun istemezdik kaçamakları ile kamplaşma ve toplumsal rekabet ortamına dönüştürmeyi başardı.
Yerel isyan provalarını iç savaşa dönüştürecek söylemler ile tarafları birbirine kırdırmayı amaçladı.
1. Açılma karşı olanların endişelerini giderecek söylemler geliştirilmedi ve önlemler alınmadı. Aksine özerklik-federasyon-bağımsızlık söylemleri ile derin ve köklü endişeler yaratıldı.
2. Norveç’ten beklenen demokratik açılım kredisi hayalete dönüştü, bölgede yatırımların teşvikini sağlayacak olan, işsizlik fonundan ayrılan para buhar oldu.
3. Sorunların çözümünde oluşturulması gereken ortak konsensüs ve ittifak ortamı yerine; karşılıklı suçlamalara dayanan güvensiz bir ortam yaratıldı. İşbirliği sağlayabilecek söylem ve eylemlerden ısrarla kaçıldı.
4. DTP kapatıldı, BDP kuruldu. BDP durumu kendi kontrolünde tutmak için hem bölge halkına hem de hükümete karşı tehdide başvurdu.
5. Pazarlık gücünü artırmaya çalışan PKK terör örgütü eylemlerini yoğunlaştırdı.
6. Hükümet kontrolü tamamen kaybetti.
7. BDP sorunu çözümsüzleştirecek, etnik ve ideolojik grupların hasım haline geleceği anayasal değişiklikler talep etmeye başladı.
Referanduma sunulan anayasa değişiklik paketinin, demokrasinin koruyucusu Anayasa Mahkemesi’nin yeniden teşkilini öngören maddesi “Hükümetim acz içinde BDP taleplerini Anayasa değişikliği ile gidermeye çalışacağının sinyallerini vermektedir. Kontrolü elinde bulunduran PKK bu değişiklikler ile yetinmeyeceğini ortaya koymak maksadıyla referandumu protesto edeceğini açıklamıştır.
-Adana İncirlik üssüne inşa edilen yüzlerce villa,
-ABD’nin Irak’taki birliklerini Kuzey Irak’a yerleştirme kararı,
-Başbakan Tayyip Erdoğan’ın PKK’ya karşı bölgeye NATO gücü konuşlandırılmasını talep etmesi,
-Dubai’de yapıldığı kesinleşen içeriği tam bilinmeyen gizli anlaşma,
-Anayasa Mahkemesi’nin yeniden düzenlenmesiyle sağlanacak İsrail’e 49 yıllığına verilmesi planlanan arazi konusu,
Birlikte değerlendirildiğinde,
Amacın, Kürtlere kültürel haklar vermekten uzak, devletin varlığı ve ülkenin bölünmez bütünlüğünün göz ardı edildiği, milli menfaatlerin dışında senaryolara eş başkanlık yapmak olduğu rahatlıkla görülmektedir.
PKK’nın üçüncü ülkeler de örgütlenmesi ve parasal desteği devam etmektedir.
Küresel enerji hatlarının kontrol noktalarında PKK ile eş güdümlü terör örgütlerine faaliyet alını yaratılmaktadır. Bu şartlarda PKK terör örgütünün etkisizleştirilmesi imkânsızdır.
“PKK Bölücü Terör Örgütü”nün gücüne güç katan Demokratik Açılım
halkın iradesine rağmen yapılması düşünülen rejim değişikliklerinin yasallığını sağlayacak olan anayasa değişikliği,
HAYIR”lı olsun.
 
iletisim@PolitikaDergisi.com
 

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.