Cumhuriyet Güzeldir,Güzellik Görecelidir,Cumhuriyet de Görecelidir.

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Eren Gilan
Yazının Yazıldığı Tarih: 
19 Mart 2011

 

           Cumhuriyet güzeldir,güzellik görecelidir,cumhuriyet de görecelidir.Evet, yazıma bir önermeyle başladım. Dünyanın her bir ülkesindeki farklı uygulamalar bu önermeyi yaratmamı sağladı. Kendi ülkem ve diğer dünya ülkeleri beni bu yazıyı yazmaya itti.

           Cumhuriyet,halkın kendini yönetecek kimseyi veya kimseleri kendi eliyle o makama getirmesidir.Yani egemenlik kavramı cumhuriyet rejiminde halkın elindedir. Peki bu kadar net sözcüklerle ifade edebildiğimiz bir kavramı niçin tatbikatta farklı formlarda,biçimlerde görüyoruz? Birkaç devlet penceresinden değerlendirelim:
        Amerika,1776 yılında halkın vergilerden bıktığı ortamda cumhuriyet rejiminin temelini attı.  Daha sonra gelişti,büyüdü ama 20.yüzyıla kadar taassubu elden bırakmadı. Siyahilere karşı acımasızca tutumu onun cumhuriyet çizgisinin belirledi. Bu koca ülkede gerçek manasıyla cumhuriyet siyahilere de seçme hakkı verildiği vakit gelmiş oldu.
İsviçre,dünyanın ekonomik anlamda en büyük ülkelerinden biri. Halk refah ve zenginlik içinde yaşıyor. Ama gel gör ki kadına seçme ve seçilme hakkı 1971’de veriliyor. Cumhuriyet de bu yılda tezahür etmiş bulunuyor.
         İran,1979 yılında İslam devrimiyle ülkesini kurmuş bulundu.İran İslam Cumhuriyeti adını alsa bile insanların saç kesimlerine bile karışıyor.Onunkisi pek olağan cinsten bir cumhuriyet değil şu haliyle.

         Mısır,1952 yılında bir darbeyle şu anki ülkesini kurmuş oldu.  İngilizlerden bağıımsızlığını ilan ederken öyle bir cumhuriyet kurup 60 yıl sonra da bunun devrilebileceğini düşünmediler elbette. Adı cumhuriyet olup da kendi olmayınca halk yine doğal bir hakkını kullanmakla mükellef oluyor: Direnme hakkı.
        Libya,direnme hakkını tabiaten kullanmak isteyen halk karşısında rejimini korumak için 'adeta' savaşan ülke. Bu denli özel bir rejimi 'hakiki' bir cumhuryet olduğu için korumak Libya'nın Sayın 'Cumhur'başkanının en tabi görevi.
       Çin,dünyanın şu an için süper gücü olma yolunda ilerliyor. Cumhuriyet rejimi o kadar kuvvetli ki halk onu korumak için 24 saat gün içerisinde 15 saat çalışıyor. Hem seçiyorlar hem seçenler için bu kadar çalışıyorlar. Fazla fedakarlık ediyorlar.       Cumhuriyet,bir adda vardır bir de gerçekte vardır. Adında her ne kadar kullanılmasa da gerçek cumhuriyetin olduğu ülkeler de mevcuttur.
       İngiltere,yüzyıllardır kraliyet olsa da cumhuriyetin tatbikinin en mükemmel olduğu ülke diyebiliriz.
       Japonya ise ona keza. Şu an hala bir imparatorları da olsa bu tamamen onların geleneklerine bağlı olmasından kaynaklanıyor.  Cumhuriyet halkın içine sinmiş bi defa.
       Türkiye ise 1923'te kurulduğundan bu yana 100 yıla yaklaşmış cumhuriyet rejimi içerisinde 3,5(?)darbeyle karşılaşmış,cumhuriyetini adeta kendi elleriyle sekteye uğratmıştır. Hoş,darbenin etkili olmadığı zamanlarda dahi cumhuriyetin en yetkin uygulayıcısı olmamıştır ama bahsettiğim ve bahsetmediğim pek çok ülkeden daha iyi bir cumhuriyeti vardır. Bundaki en büyük payı elbette bu güzel cumhuriyeti bizim için bize kuran Atatürk'e vermeliyiz.
      Demek ki ülkenin adını cumhuriyet koymak değil,adı öyle olmasa da onu uygulamak marifetmiş. Bu marifeti iyi gösteremediğin zaman da halkın en tabi hakkı olan direnme hakkını kullanmasına karşı koymaman gerekir. Halk,kendini yönetmek istiyorsa feriştahı(Kaddafi)da gelse bunu yapar.

 

Eren GİLAN

İletisim@politikadergisi.com

 

 

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.