Rol Model Ülke

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
S. Kuşdoğan

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Mustafa Kemal ve arkadaşları tarafından;
emperyalizme karşı” mücadele ederek kurulmuştur. 1923 tarihinden itibaren de mazlum milletlere emperyalizme karşı mücadelelerinde örnek olmuştur. Günümüzde emperyalizme uşaklık etmeleri için, özellikle İslam ülkelerine “rol model” yapılmaya çalışılmasının asıl sebebi budur.


Mustafa Kemal’in akılcı, ulus-devlet anlayışı olan dini sömürmeyen ülke Türkiye Cumhuriyeti, İslam ülkelerine rol model olamaz mı?


Olur, ama sömürülemez.


Siyasal İslam’ın biat kültürü, sömürü düzenini esas alır. Dini duyguların sömürülmesi ile başlar, dinî yalanlarla milli servetin emperyalistler tarafından sömürülmesi ile biter.


Dünya İslam Birliği;


Başımızda bir halife vardır, halifenin eteğini öptürdüğü bir şeyh bölgemizdeki tek yetkili ağız;


Çiftçi kendi tarlasında ırgat, fabrikatör kendi fabrikasında müdürdür artık;


Tek işveren emperyalist güçler,


Allah sevgisi olan insanları, ucuz işçi olarak kullanmaktadır.


Ülkemin yeraltı ve yerüstü zenginlik kaynakları, emperyalistlerin para kasalarına akmaktadır.

1919’da başlayan Milli Mücadele yıllarında ABD/İngiliz mandasını savunan, emperyalizmin sömürgeciliğini tek kurtuluş gören Siyasal İslamcılar, Türkiye Cumhuriyeti’nin “emperyalizme karşı tam bağımsızlık mücadelesi”nde, 1923 yılından sonra da emperyalizme hizmet etmeye devam etmişlerdir.

 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde yaşayan herkesi, Meclisten çıkan ve ülkemin yeraltı kaynaklarını emperyalizme peşkeş çeken yasaları okumaya;


Eğitim sisteminden, yargı sistemine iktidarın verdiği mücadelenin temelini oluşturan bu mercilerin karşı çıktığı uygulamaları tekrar gözden geçirmeye davet ediyorum.

 

Bir “halk ayaklanması” ile Cumhuriyet rejimi, şeriat rejimine dönüştürülebilir;


Ülkemin birçok ili yabancı devletlerin himayesine girebilir.


Bunu sağlamak maksadıyla EMASYA planı iptal edilmiştir.


Ankara’da bir halk ayaklanması çıktı, polis ayaklanmayı destekledi.


Kim dur diyecek; hiç kimse...



E, ne oldu:


Halk şeriat istedi...


Niye?


Mevcut hükümet seçim ile tekrar iktidara gelemeyeceğini anladı...


Unutmayınız, 46 milyon nüfuslu Ukrayna’da, 400 kişi ile turuncu devrim yapılmıştır.


Eşeği sağlam kazığa bağlayınız, sonra Allah’a emanet, dersiniz.

Sömürüye karşı olan Kemalist-sosyalist yapı, emperyalizmin işine gelmez.


Bizlere “tam bağımsız” bir ülke bırakan Mustafa Kemal ve arkadaşlarını, içki içiyor, diye karalayarak ülkenizi güçlendiremezsiniz; sadece oğlunuza gemi alabilirsiniz. O da emperyalistlerin emirlerini yerine getirmezseniz geri alınmak üzere...


Siyasal İslamcıların, feodal, biat kültürünü esas alan otoriter yapıları sömürüye açıktır. Emperyalizm ile kucaklaşması gayet doğaldır.

 

Sosyal Güvenlik Yasaları ile geleceğimizin elimizden alınması,


Sosyal haklarımızın yok sayılması,


Çalışıp ekmeğimizi çıkarırken, değişiyoruz nidaları ile muhtaç hale düşürülmemiz “Müslüman işi” olabilir mi?

 

Bir İslam cumhuriyetinin, Yahudi devleti gibi nükleer silaha sahip olmasına karşı çıkanların,


“Dünya İslam Birliği”ni, bağımsız hareket ettireceğine inanıyor musunuz?

 

Ey Müslüman,


Emperyalizme uşaklık etmemek için;


Yalnızca Allah’a kulluk etmek adına,


Mustafa Kemal’in din üzerine Meclis konuşmalarını okuyunuz.

 

iletisim@PolitikaDergisi.com

 

 

Yorumlar

ayan beyan gelseler

ayan beyan gelseler derslerini alırlar, sorun şuki gizliden götürüyorlar.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.