Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir!
- P—Kitap: Seçkiler
- Havada Darbe Kokusu Var
- Mustafa Kemal ve Jakobenizm...
- ... ve Kadın
- P—Kitap: Seçkiler
- P—Kitap: Seçkiler
- Birlikten Kuvvet Doğar mı?
- TSK ile AKP Arasında Kara Kedi mi Var?
- Gerillanın Attığı Kurşun, Düzenli Orduya Öksürüktür de...
- Bebek Katili İçin Açıldık Saçıldık
- Ahde vefa / Onurumuz olanlar ve Yeni Bağcılar
- "Tevdhid-i Tedrisat Kaldırılacak; Kemalizm Yıkılacak" Altan Tan
- Atatürk Kalksa Kimi Mezara Gömer?
- Nida (!)
- İki Ülke İki Devrim...
"Tanrılar Susamıştı" ...



1980 öncesinin en ağır günleri. Sözde Buca (İzmir) Eğitim Enstitüsü'nde (şimdi fakülte oldu) okuyorum da okula adım attığım yok... Okul faşistlerin elinde. Bir daha sınava girip kapağı Ege Üniversitesi'ne atacağım. İşte o boş yılımda bir avukatın yanında katiplik yapıyorum.
Bir gün komşumuz emekli ilkokul öğretmeni (ruhu şad olsun) bana bir kitap verdi. (Beş erkek çocuğu vardı. Beşi de okumamış, işi haylazlığa dökmüş, orada burada çalışır olmuşlardı. Çok üzülürdü komşum emekli ilkokul öğretmeni. Bu yüzden beni evladıymışım gibi sever, onlarda görmek istediği okuma hevesini bende tatmin etmeye çalışırdı.) "Tanrılar Susamıştı"... Anatole France.
Fransız İhtilali'nin en kanlı günlerini anlatıyordu kitap. Giyotin, kesilip sepete düşen kafalar, ihtilal komitesinin duvarlara yazdırdığı "Ya özgürlük ya ölüm" sloganları... (Anadolu Savaşı'nin sloganı neydi : "Ya istiklal ya ölüm" değil mi? )
Jakoben Fransız Devrimcileri; kralcılara, kralla birlik olan din adamlarına, gericilere, foedalizm yanlılarına hiç acımamış, hepsini giyotine yollamışlardı...
Sonra sanırım "Devrimler ve Karşı Devrimler" ansiklopedisinde Fransız devrimcilerin giyotine yolladıklarının tek tek kaydını tuttuğunu okudum. Sayılar etkileyiciydi...
" Fransız Devrimci İhtilal Mahkemeleri'nin toplam idam cezası 16.594' tür. Bu idamların % 78 i isyan ya da ihanet, % 19 u kralcılık, gerici dinci propaganda, % 25 i de yağma ve gasptan verilmiştir."
..............................................
Boş geçen bir yılın sonunda tekrar sınava girip Ege Üniversitesi kazanınca rahatladım. Fakültede Devrim Tarihi hocam Ergun Baybars'tı. Onun doçentlik tezi bizim İstiklal Mahkemeleri idi. Ta 1975 yılında Bilgi Yayınevince basılmıştı. Okudum. İşte Ergun Hoca'nın yazdıkları :
" 1920 ile 1922 arasında İstiklâl Mehkemeleri'ne gelen dava sayısı 89.164'tür. Bunların 11.744'ü konusunda 'adem-i mes'uliyet beyan edilmiş, 1.054 idam talebi beraatla sonuçlanmıştır. 1.786 davada sanık kalebentlik ya da kürek cezasına çarptırılmış, 243 sanığın gıyaben idamına hükmedilmiş, 'mücellen' idam -yani gerçekten asılan- 2.696'dır."
Fransız Devrimcilerinin gerçekleştirdiği idam 16.594; Kemalist devrimin gerçekleştirdiği idam 2.696....
Kemalist devrimde bir de ortada bir anti-emperyalist kurtuluş savaşı, bir ulusal demokratik devrim vardır. Ülkenin bu badireleri en az zararla atlattığı sayılardan bellidir.
Ey Özal dönemi yetiştirmesi "yuppi" liberaller; Mustafa Kemal'e ve Kemalistlere "eli kanlı diktatördür" diyeceğinize biraz da tarihin gerçeklerine baksanıza !!!
Bin zamandır sorarım buradan, gene soruyorum :
"Ey liberaller; Mustafa Kemal 'eli kanlı diktatörse', ya Fransız devrimcileri Robespierre, Danton, Marat vb. için ne diyeceksiniz?"
Hadi onlar için de "eli kanlı diktatörlerdi" deyin de dünya bilmem neyiyle gülsün size...
Özeniyorsunuz ya Fransa'nın numaralı cumhuriyetlerine, kendinize de "İkinci Cumhuriyetçi" diyorsunuz ve "Mustafa Kemal neden hemen demokrasiye geçmedi" diye onu diktatör ilan ediyorsunuz, bilir misiniz Fransa'ya demokrasi Fransız Devrimi'nden 150 yıl sonra geldi...
Aklınız da ola...
Ufuk KESİCİ
- Ufuk KESİCİ içeriği
- 21457 okunma
Yorumlar
Yeni yorum gönder