Askeri mahkemelerin yalnız ordu elemanlarının ve ancak muvazzaflık dönemlerinde işlediği eylemlerinden oluşan suç sanıklığı durumlarıyla ilgilendiğinin, ayrıca (herkes belli bir dönem için ordumuz elemanıdır.)ordumuzun güncel elemanı durumunda olmayan yurttaşların çok geniş yelpazede tartışılabilen davalılıklarını ele alacak yaygın kurumlar olmaktan çok ordu elemanının statüsünün getirdiği özel konular üzerine ihtisas mahkemeleri niteliğinde olduklarının bilincindeyim. Bununla birlikte, ordumuz elemanı olmayan fakat askerimizi sırf terör olsun diye yada keyfi bir cana kıymayı arzuladığı için el alışkanlığı, terör eğitimi olsun diye şehit etmiş insanlık ve Türklük düşmanlarının bile asker üyesi bulunan mahkemede yargılanmasını adaletin yerine getirilmesi bakımından sakıncalı gören kimseler tutum, davranış ve anlayışları bakımından kuşkusuz büyük bir terbiyesizlik içindedirler. Sen ordu elemanlarına bu çifte standartlı ayrımcı tavrı göster, bu bir saygısızlık, sonra yetmemiş gibi bu yüce kurumun elemanlarının olası davalık durumlarında kendi kurumuna karşı olan sorumluluklarını ciddi duyarlık kaybına uğratacak bir mahkeme düzenlemesi getir. Ben böyle bir düzenlemeden dolayı ordumuzun elemanları arasında kurum içi centilmenlik ve kişilik disiplini açısından önemli görgü ve duyarlılık kaybına uğramasının beklenebileceği düşüncesindeyim. Ayrıca çok yüce bir özel statü olarak tüm dünya askerleri arasında ulusal düzeyde saygınlığı kutsal olan "Silah Arkadaşlığı" hukukunun (karşılıklı haklarının) zedeleneceği sakıncasının olasılığını da göz ardı edemiyorum. Türk halkının en büyük sevgi ve güvenine erişen TSK kurumumusda oluşabilecek bu gibi moral kayıplarının ülkemizin tüm kurumlarına da önemli kayıplar verdireceğini göz önüne aldığımda kişisel duygularımda çöküntü oluştuğunu söyleyebilim. Onun için bu düşüncesizliğe ve saygısızlığa tepkimi şu sözlerle açıklamak istiyorum: "Beni askeri mahkemenin adaletine teslim ediniz." Ayrıca askeri mahkemelerin görev ve etki alanını kısıtlamak, özünde bir bütün olan adalet kavramı ile ilgili olarak da bir bölücülük niteliği taşıdığı için ifademi şu bütünleyici ek ile geliştirmek istiyorum: "Beni, askeri mahkeme yada adliye kurumunun mahkemesi olsun farketmez, siyasi etkilerden (kirlenmişlikten) arınmış olan, gerçek bağımsız Türk adaletinin mahkemelerine teslim ediniz. Çöp çekerek, tombala çekerek, yazı tura atarak belirlenecek her mahkememiz benim için diğer olası benzerleri ile aynı saygınlığa ve güvenilirlik özelliğine sahiptir."
Konuyu ele alarak, benim gibi kısıtlı bir okuyucuya da bu katkıyı verme olanağını sağladığınız için teşekkürler sayın TALAY. Saygılar. Bazı noktalarda duygularıma hakim olamayarak sürç-ü lisan ettim ise affola.
Yorumlar
Beni Askeri Mahkemenin Adaletine Teslim Edin
Askeri mahkemelerin yalnız ordu elemanlarının ve ancak muvazzaflık dönemlerinde işlediği eylemlerinden oluşan suç sanıklığı durumlarıyla ilgilendiğinin, ayrıca (herkes belli bir dönem için ordumuz elemanıdır.)ordumuzun güncel elemanı durumunda olmayan yurttaşların çok geniş yelpazede tartışılabilen davalılıklarını ele alacak yaygın kurumlar olmaktan çok ordu elemanının statüsünün getirdiği özel konular üzerine ihtisas mahkemeleri niteliğinde olduklarının bilincindeyim. Bununla birlikte, ordumuz elemanı olmayan fakat askerimizi sırf terör olsun diye yada keyfi bir cana kıymayı arzuladığı için el alışkanlığı, terör eğitimi olsun diye şehit etmiş insanlık ve Türklük düşmanlarının bile asker üyesi bulunan mahkemede yargılanmasını adaletin yerine getirilmesi bakımından sakıncalı gören kimseler tutum, davranış ve anlayışları bakımından kuşkusuz büyük bir terbiyesizlik içindedirler. Sen ordu elemanlarına bu çifte standartlı ayrımcı tavrı göster, bu bir saygısızlık, sonra yetmemiş gibi bu yüce kurumun elemanlarının olası davalık durumlarında kendi kurumuna karşı olan sorumluluklarını ciddi duyarlık kaybına uğratacak bir mahkeme düzenlemesi getir. Ben böyle bir düzenlemeden dolayı ordumuzun elemanları arasında kurum içi centilmenlik ve kişilik disiplini açısından önemli görgü ve duyarlılık kaybına uğramasının beklenebileceği düşüncesindeyim. Ayrıca çok yüce bir özel statü olarak tüm dünya askerleri arasında ulusal düzeyde saygınlığı kutsal olan "Silah Arkadaşlığı" hukukunun (karşılıklı haklarının) zedeleneceği sakıncasının olasılığını da göz ardı edemiyorum. Türk halkının en büyük sevgi ve güvenine erişen TSK kurumumusda oluşabilecek bu gibi moral kayıplarının ülkemizin tüm kurumlarına da önemli kayıplar verdireceğini göz önüne aldığımda kişisel duygularımda çöküntü oluştuğunu söyleyebilim. Onun için bu düşüncesizliğe ve saygısızlığa tepkimi şu sözlerle açıklamak istiyorum: "Beni askeri mahkemenin adaletine teslim ediniz." Ayrıca askeri mahkemelerin görev ve etki alanını kısıtlamak, özünde bir bütün olan adalet kavramı ile ilgili olarak da bir bölücülük niteliği taşıdığı için ifademi şu bütünleyici ek ile geliştirmek istiyorum: "Beni, askeri mahkeme yada adliye kurumunun mahkemesi olsun farketmez, siyasi etkilerden (kirlenmişlikten) arınmış olan, gerçek bağımsız Türk adaletinin mahkemelerine teslim ediniz. Çöp çekerek, tombala çekerek, yazı tura atarak belirlenecek her mahkememiz benim için diğer olası benzerleri ile aynı saygınlığa ve güvenilirlik özelliğine sahiptir."
Konuyu ele alarak, benim gibi kısıtlı bir okuyucuya da bu katkıyı verme olanağını sağladığınız için teşekkürler sayın TALAY. Saygılar. Bazı noktalarda duygularıma hakim olamayarak sürç-ü lisan ettim ise affola.