Büyük Taarruz, Büyük Zafer ve İSTİKLAL

Ankara’dayım.

“Kuyulu kahve” nerededir,

kalmış mıdır bu vakit?

Bilmiyorum.

Sana bu mektubu, Nurettin Eşfak’ın bir zaman kardeşine yazdığı Ankara’dan, emperyalizme karşı destansı mücadeleyi veren bir ulusun evladı olarak yazıyorum;

Önceden okuduğum bir şairin şiirini okuyarak:

“…yüzbaşı sordu :
- saat kaç?
- beş.
- yarım saat sonra demek...

98956 tüfek
ve şoför ahmet'in üç numrolu kamyonetinden
yedi buçukluk şnayderlere, on beşlik obüslere kadar,
bütün âletleriyle
ve vatan uğrunda,
yani, toprak ve hürriyet için ölebilmek kabiliyetleriyle
birinci ve ikinci ordular
baskına hazırdılar.

alaca karanlıkta, bir çınar dibinde,
beygirinin yanında duran
sarkık, siyah bıyıklı süvari
kısa çizmeleriyle atladı atına.
nurettin eşfak
baktı saatına :
- beş otuz...
ve başladı topçu ateşiyle
ve fecirle birlikte büyük taarruz... “ Nazım Hikmet (Kuvayi Milliye Destanı)

Ve şimdi ben de bakıyorum saatıma:

- beş otuz…

Demek ki başlamış topçu ateşiyle 87 yıl önce, Büyük Taarruz.

Ve kazanılmış Büyük zafer.

Ankara’da İzmir’de ve Bursa’da

Edirne’de, Hakkari’de ve Van’da…

Aynı bayrak,

Ve bu gün tam tekmil: “60 Sancak”

"Uslanma ey deli gönlüm"

87 yıl sonra bu gün de:

“YA İSTİKLAL YA ÖLÜM!”

Erdinç AYDIN

erdinc.aydin@politikadergisi.com

Büyük Taarruz, Büyük Zafer ve İSTİKLAL

Yorumlar