Öncelikle CHP'nin başına kim gelirse gelsin,değişmeyeceği kanaatindeyim. CHP; günümüzde ve 1930-38 dönemi ve 1975-1980 hariç, orta ve küçük burjuvazinin sözcülüğünü yapmıştır. Kılıçdaroğlu'nun başa gelmesiyle de bu çizgede sapma olmaz.
Buna rağmen Kılıçdaroğlu'nun Atatürk'ten ve Milli Bağımsızlık'tan bahsetmediğini söylemek en basit tabirle insafsızlıktır. Dün Habertürk'te Teketek programında Kemal Kılıçdaroğlu,Atatürk'ü nasıl kavradığını da milli bağımsızlığın önemini de kendine göre vurgulamıştır.
Kılıçdaroğlu, Mart tezkeresi öncesi hayır kampanyasında başı çekenler arasındadır. Bu demek değildir ki Kılıçdaroğlu ABD karşıtıdır,elbette değildir. Zira Baykal'da değildir.
Artık toplum laf'a,söz'e ve slogana doymuştur.
CHP, geçmişte de AB'ye karşı değildi,şimdi de değil.
CHP geçmişte de ABD karşıtı değildi,şimdi de değil.
Sadece CHP yakın geçmişte MHP'nin ikiz kardeşi oluyordu,şimdi sosyal demokrat kimliğe bürünecek. Kemalist kimliğini ise 1938'den sonra zaten kaybetmişti.
Sanırsam "milliyetçilerin" kızdığı nokta bir Kürt ve Alevi'nin genel başkan olmasıdır ki bunu da istemeselerde hazmedeceklerdir.
Yorumlar
Cevap Adına
Öncelikle CHP'nin başına kim gelirse gelsin,değişmeyeceği kanaatindeyim. CHP; günümüzde ve 1930-38 dönemi ve 1975-1980 hariç, orta ve küçük burjuvazinin sözcülüğünü yapmıştır. Kılıçdaroğlu'nun başa gelmesiyle de bu çizgede sapma olmaz.
Buna rağmen Kılıçdaroğlu'nun Atatürk'ten ve Milli Bağımsızlık'tan bahsetmediğini söylemek en basit tabirle insafsızlıktır. Dün Habertürk'te Teketek programında Kemal Kılıçdaroğlu,Atatürk'ü nasıl kavradığını da milli bağımsızlığın önemini de kendine göre vurgulamıştır.
Kılıçdaroğlu, Mart tezkeresi öncesi hayır kampanyasında başı çekenler arasındadır. Bu demek değildir ki Kılıçdaroğlu ABD karşıtıdır,elbette değildir. Zira Baykal'da değildir.
Artık toplum laf'a,söz'e ve slogana doymuştur.
CHP, geçmişte de AB'ye karşı değildi,şimdi de değil.
CHP geçmişte de ABD karşıtı değildi,şimdi de değil.
Sadece CHP yakın geçmişte MHP'nin ikiz kardeşi oluyordu,şimdi sosyal demokrat kimliğe bürünecek. Kemalist kimliğini ise 1938'den sonra zaten kaybetmişti.
Sanırsam "milliyetçilerin" kızdığı nokta bir Kürt ve Alevi'nin genel başkan olmasıdır ki bunu da istemeselerde hazmedeceklerdir.