İçeriği Yazan: Mehmet ÇAĞIRICI Zaman: Salı, 22/11/2011 - 12:35
Sevgili Haksal,
Ülkemizde bu senenin 12 Haziran'ında seçimler yapıldı ve AKP 3. dönemde de % 50 oyla kazandı. AKP seçim kampanyasında seçmene zaman zaman halka "Yeni Anayasa" dan bahsetti. Fakat seçmen AKP'ye 327 milletvekili tanıyarak TEK BAŞINA Yeni Anayasa yapma yetkisi vermedi. Esasen "Yeni Anayasa" yapmak halen yürürlükteki anayasamıza aykırıdır. Çünkü Anayasamızın ilk dört maddesi değiştirilemezdir. Dolayısı ile anayasanın ancak ilk dört madde dışında kalan diğer maddeleri değiştirilebilir. Ancak hiç bir zaman anayasa ve yasa tanımayan AKP, hukuku çiğneyen hatta bu nedenle hükümlü olan AKP illa da Yeni bir Anayasa yapmakta ısrarlı!
Seçimlerin üzerinden henüz altı ay geçti. Yeni Anayasa için mecliste komisyonlar kuruldu. Meclisteki Muhalefet partileri, "Yapıcı olamayan Muhalefet" eleştirisinden korkarak komisyonlara katıldılar.
RT Erdoğan Yeni Anayasanın bir yıl içinde yani en geç 2012 Haziran ayına kadar tamamlanması gerektiğini söyledi. Bu bile AKP'nin nasıl bir dayatma ile yeni Anayasa yapmaya çalıştığının kanıtıdır. Sizin de çok haklı olarak belirttiğiniz gibi henüz ortada tartışabilecek bir metin de yoktur. Neden? Çünkü AKP önce toplumun, kamuoyunun nabzını yokluyor ve aynı zamanda da kendisinin Yeni Anayasa'ya istediği maddeleri sokabilmesi için çaktırmadan bazı konuları tartışmaya açıyor.
Bu konular farklı zamanlarda, farklı yerlerde ve farklı kişiler tarafından tartışmaya açıldığı için ilk bakışta sanki "Yeni Anayasa" ile bir alakası yokmuş gibi görünseler de, aslında buz gibi "Yeni Anayasa" ya AKP'ce toplumu ve kamuoyunu hazırlamak için yaptırılıyorlar. Önce "Atatürk" ile başladılar. Yok efendim, Atatürk diktatörmüş. Daha sonra Atatürk ve CHP ‘Dersim Katliamı(!) ’nın mezalimi olarak ilan edildiler. Bu arada ana muhalefet partisi lideri Sayın Kılıçdaroğlu, Soros ‘cu TESEV' in kurucusu olduğuna dikkat çekilmesi de ihmal edilmedi vs. Öte yandan ülke de Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetiliyor; “Demokratik ve Hukukun Üstünlüğüne” dayanacak bir “Yeni Anayasa” yapacak olan Yüce Meclis kısmen devre dışı bırakılmış durumda.
Suriye ile çekişmeler de aslında doğrudan "Yeni Anayasa" ile ilgili. Bu konu çok geniş ayrıntıyı gerektiriyor ama ben kısaca açıklamaya çalışayım:
Suriye'nin ya bölünmesi ya da yönetimi tamamen ABD ve AKP taraftarı ‘Müslüman Kardeşler’ in eline geçmesi gerekiyor. Eğer bunu başarırlarsa, o zaman Türkiye'nin ‘Yeni Anayasa’sına yerleştirilecek "Bölgesel Özerklik" bir anlam kazanacaktır. Çünkü o koşullarda ancak AKP taraftarı Suriye ve AKP dostu Barzani yönetiminde özerk Kuzey Kürdistan, geçmişte "HATAY" gibi, gönüllü olarak Türkiye'ye katılabileceklerdir. Böylece Yeni Osmanlılık gerçekleşecektir. Bu gelişme Tayyip'in rüyası olduğu gibi emperyalizmin de BOP 'taki temel hedeflerinden biridir. Çünkü emperyalizm Türkiye, Irak ve Suriye'deki Üç Özerk Kürt bölgesini böylelikle Osmanlıcılık tavuğunun altında kuluçkaya yatırarak Kürtleri birleştirip ilerde Bağımsız bir Kürt devletin kurma hazırlığını yapmış olacaktır. Neticede plan bu. Olur mu Olmaz mı gelişecek siyasi koşullara bağlı elbette!
Özetle AKP'nin maksadı, Cumhuriyetimizin kurucusu önder M. K. Atatürk ve partisi CHP hakkında bu karalamalara dayanan tartışmalarla toplumda psikolojik olarak Atatürk veya Kemalizm aleyhine olumsuz bir iz bırakmaktır. Bu tartışmaların aynı zamanda "ön koşulsuz ve ideolojisiz Yeni Anayasa" başlıklar altında yapılan diğer tartışmalarla birlikte yapıldığı anımsanırsa, o zaman gerçek Yeni Anayasa yapıcılarının gerçek niyetlerinin "Atatürksüz" bir Anayasa olduğu rahatça anlaşılacaktır!
Yani sizin anlayacağınız, önce toplum ve kamuoyu Atatürk'ün eseri olan laik, demokratik, sosyal hukuk devleti aleyhine; devleti eyaletlere, özerk bölgelere ayırmak maksadıyla onun tekillik ve bütünlük yapısı aleyhine iyice pişirildikten sonra anayasa metni tartışmak için masaya konacaktır. Şu anda Türkiye "Yeni Anayasa" bağlamında bu süreci yaşamaktadır. Saygılarımla!
Yorumlar
Yemek pişirilmeden önce hazırlanması gerek!
Sevgili Haksal,
Ülkemizde bu senenin 12 Haziran'ında seçimler yapıldı ve AKP 3. dönemde de % 50 oyla kazandı. AKP seçim kampanyasında seçmene zaman zaman halka "Yeni Anayasa" dan bahsetti. Fakat seçmen AKP'ye 327 milletvekili tanıyarak TEK BAŞINA Yeni Anayasa yapma yetkisi vermedi. Esasen "Yeni Anayasa" yapmak halen yürürlükteki anayasamıza aykırıdır. Çünkü Anayasamızın ilk dört maddesi değiştirilemezdir. Dolayısı ile anayasanın ancak ilk dört madde dışında kalan diğer maddeleri değiştirilebilir. Ancak hiç bir zaman anayasa ve yasa tanımayan AKP, hukuku çiğneyen hatta bu nedenle hükümlü olan AKP illa da Yeni bir Anayasa yapmakta ısrarlı!
Seçimlerin üzerinden henüz altı ay geçti. Yeni Anayasa için mecliste komisyonlar kuruldu. Meclisteki Muhalefet partileri, "Yapıcı olamayan Muhalefet" eleştirisinden korkarak komisyonlara katıldılar.
RT Erdoğan Yeni Anayasanın bir yıl içinde yani en geç 2012 Haziran ayına kadar tamamlanması gerektiğini söyledi. Bu bile AKP'nin nasıl bir dayatma ile yeni Anayasa yapmaya çalıştığının kanıtıdır. Sizin de çok haklı olarak belirttiğiniz gibi henüz ortada tartışabilecek bir metin de yoktur. Neden? Çünkü AKP önce toplumun, kamuoyunun nabzını yokluyor ve aynı zamanda da kendisinin Yeni Anayasa'ya istediği maddeleri sokabilmesi için çaktırmadan bazı konuları tartışmaya açıyor.
Bu konular farklı zamanlarda, farklı yerlerde ve farklı kişiler tarafından tartışmaya açıldığı için ilk bakışta sanki "Yeni Anayasa" ile bir alakası yokmuş gibi görünseler de, aslında buz gibi "Yeni Anayasa" ya AKP'ce toplumu ve kamuoyunu hazırlamak için yaptırılıyorlar. Önce "Atatürk" ile başladılar. Yok efendim, Atatürk diktatörmüş. Daha sonra Atatürk ve CHP ‘Dersim Katliamı(!) ’nın mezalimi olarak ilan edildiler. Bu arada ana muhalefet partisi lideri Sayın Kılıçdaroğlu, Soros ‘cu TESEV' in kurucusu olduğuna dikkat çekilmesi de ihmal edilmedi vs. Öte yandan ülke de Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetiliyor; “Demokratik ve Hukukun Üstünlüğüne” dayanacak bir “Yeni Anayasa” yapacak olan Yüce Meclis kısmen devre dışı bırakılmış durumda.
Suriye ile çekişmeler de aslında doğrudan "Yeni Anayasa" ile ilgili. Bu konu çok geniş ayrıntıyı gerektiriyor ama ben kısaca açıklamaya çalışayım:
Suriye'nin ya bölünmesi ya da yönetimi tamamen ABD ve AKP taraftarı ‘Müslüman Kardeşler’ in eline geçmesi gerekiyor. Eğer bunu başarırlarsa, o zaman Türkiye'nin ‘Yeni Anayasa’sına yerleştirilecek "Bölgesel Özerklik" bir anlam kazanacaktır. Çünkü o koşullarda ancak AKP taraftarı Suriye ve AKP dostu Barzani yönetiminde özerk Kuzey Kürdistan, geçmişte "HATAY" gibi, gönüllü olarak Türkiye'ye katılabileceklerdir. Böylece Yeni Osmanlılık gerçekleşecektir. Bu gelişme Tayyip'in rüyası olduğu gibi emperyalizmin de BOP 'taki temel hedeflerinden biridir. Çünkü emperyalizm Türkiye, Irak ve Suriye'deki Üç Özerk Kürt bölgesini böylelikle Osmanlıcılık tavuğunun altında kuluçkaya yatırarak Kürtleri birleştirip ilerde Bağımsız bir Kürt devletin kurma hazırlığını yapmış olacaktır. Neticede plan bu. Olur mu Olmaz mı gelişecek siyasi koşullara bağlı elbette!
Özetle AKP'nin maksadı, Cumhuriyetimizin kurucusu önder M. K. Atatürk ve partisi CHP hakkında bu karalamalara dayanan tartışmalarla toplumda psikolojik olarak Atatürk veya Kemalizm aleyhine olumsuz bir iz bırakmaktır. Bu tartışmaların aynı zamanda "ön koşulsuz ve ideolojisiz Yeni Anayasa" başlıklar altında yapılan diğer tartışmalarla birlikte yapıldığı anımsanırsa, o zaman gerçek Yeni Anayasa yapıcılarının gerçek niyetlerinin "Atatürksüz" bir Anayasa olduğu rahatça anlaşılacaktır!
Yani sizin anlayacağınız, önce toplum ve kamuoyu Atatürk'ün eseri olan laik, demokratik, sosyal hukuk devleti aleyhine; devleti eyaletlere, özerk bölgelere ayırmak maksadıyla onun tekillik ve bütünlük yapısı aleyhine iyice pişirildikten sonra anayasa metni tartışmak için masaya konacaktır. Şu anda Türkiye "Yeni Anayasa" bağlamında bu süreci yaşamaktadır. Saygılarımla!