Ana sayfa > Avrupa Yerel Yönetimlere Özerklik Şartı
Avrupa Yerel Yönetimlere Özerklik Şartı
İçeriği Yazan: Eren GÜRER[1] Zaman: Pzt, 15/07/2013 - 11:41
Yorumlar
Eren Gürer'e Yanıt
İçeriği Yazan: Mehmet ÇAĞIRICI Zaman: Çar, 17/07/2013 - 11:45
Sayın Eren Gürer,
Benim yorumum hala burada duruyor. Tekrar tekrar okuyun lütfen! Yorumumda tek bir kelime "nezaketsizlik" bulursanız, sizden hemen burada özür diliyorum. Evet, İfadelerim biraz sert. Ama bunu ben, gayet bilinçli olarak yapıyorum. Çünkü belki sizce değil ama bence ülkemiz, çok kritik bir dönemeçten geçiyor. Türkiye yumuşak yumuşak bölünmeye ve bir iç savaşa doğru gidiyor! Herkesin uyanması ve uyarılması gerekiyor.
Yorumun İçeriğine gelince; ben sizin en son cümlenizde analiz yapacağınızı pekâlâ okudum. Benim eleştirimin nedeni, sizin buradaki yorumunuzdaki bazı önyargılarla “Avrupa Özerklik Şartına” Türkiye’nin koyduğu çekinceyi peşinen mahkûm etmenizdir.
Örneğin yorumunuzun ikinci paragrafında "merkezi güç" yerine "yerel" gücün artık küreselleşmeyle birlikte kaçınılmaz bir evrensel gerçek olduğundan, bundan kimsenin kaçamayacağından bahsediyorsunuz. Üçüncü paragrafında ise bu genel durumu Türkiye'ye indirgeyerek, "Tabii olarak da güçlü yerel yönetimler, “yerinden yönetim” kaçınılmaz bir ihtiyaç olarak ortaya çıkıyor" diye bu yargınızın altını çiziyorsunuz.
Sonunda da aklınızdaki esas düşünceyi ortaya koyuyorsunuz. Bilindiği gibi, Türkiye'nin çekince koyduğu husus, özellikle "özerklik" konusu ile ilgilidir. Bugün ülkemizde tartışmalı olan konu da zaten "özerklik" meselesidir. Siz, Türkiye'nin özerkliğe karşı bu çekincesini, henüz yapmayı düşündüğünüz analizinizi daha yapmadan, yani peşin bir ön yargı ile "Ancak elbette Türkiye’de ön yargılar ve bölünme paranasoyasıyla servis edilen bu şartı" ifadesiyle doğrudan "ön yargıya” ve “bölünme paranoyasına” bağlıyorsunuz. Sizin analiz yapmanıza artık gerek kalmıyor ki. Siz zaten çekince hakkında peşin hükmünüzü vermişsiniz!
Ben de diyorum ki bu çekince yerindedir ve ülkemizdeki yaşanan siyasi koşullar var olduğu sürece, bu çekince kalmalıdır!
Bu çekince ancak;
BOP tam anlamıyla boşa çıkarılırsa,
PKK terörü tasfiye edilirse,
AKP’nin yerine ulusal demokratik yeni bir hükümet kurulursa kaldırılabilir.
Yorumlar
Eren Gürer'e Yanıt
Sayın Eren Gürer,
Benim yorumum hala burada duruyor. Tekrar tekrar okuyun lütfen! Yorumumda tek bir kelime "nezaketsizlik" bulursanız, sizden hemen burada özür diliyorum. Evet, İfadelerim biraz sert. Ama bunu ben, gayet bilinçli olarak yapıyorum. Çünkü belki sizce değil ama bence ülkemiz, çok kritik bir dönemeçten geçiyor. Türkiye yumuşak yumuşak bölünmeye ve bir iç savaşa doğru gidiyor! Herkesin uyanması ve uyarılması gerekiyor.
Yorumun İçeriğine gelince; ben sizin en son cümlenizde analiz yapacağınızı pekâlâ okudum. Benim eleştirimin nedeni, sizin buradaki yorumunuzdaki bazı önyargılarla “Avrupa Özerklik Şartına” Türkiye’nin koyduğu çekinceyi peşinen mahkûm etmenizdir.
Örneğin yorumunuzun ikinci paragrafında "merkezi güç" yerine "yerel" gücün artık küreselleşmeyle birlikte kaçınılmaz bir evrensel gerçek olduğundan, bundan kimsenin kaçamayacağından bahsediyorsunuz. Üçüncü paragrafında ise bu genel durumu Türkiye'ye indirgeyerek, "Tabii olarak da güçlü yerel yönetimler, “yerinden yönetim” kaçınılmaz bir ihtiyaç olarak ortaya çıkıyor" diye bu yargınızın altını çiziyorsunuz.
Sonunda da aklınızdaki esas düşünceyi ortaya koyuyorsunuz. Bilindiği gibi, Türkiye'nin çekince koyduğu husus, özellikle "özerklik" konusu ile ilgilidir. Bugün ülkemizde tartışmalı olan konu da zaten "özerklik" meselesidir. Siz, Türkiye'nin özerkliğe karşı bu çekincesini, henüz yapmayı düşündüğünüz analizinizi daha yapmadan, yani peşin bir ön yargı ile "Ancak elbette Türkiye’de ön yargılar ve bölünme paranasoyasıyla servis edilen bu şartı" ifadesiyle doğrudan "ön yargıya” ve “bölünme paranoyasına” bağlıyorsunuz. Sizin analiz yapmanıza artık gerek kalmıyor ki. Siz zaten çekince hakkında peşin hükmünüzü vermişsiniz!
Ben de diyorum ki bu çekince yerindedir ve ülkemizdeki yaşanan siyasi koşullar var olduğu sürece, bu çekince kalmalıdır!
Bu çekince ancak;
Saygılar.