Politika Dergisi - Mansur Yavaş Mülakatı

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
PD Roportaj Ekibi: 
Melisa TEKELİ



Melisa TEKELİ: Öncelikle Politika Dergisi adına görüşme talebimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Klasik bir soruyla başlayalım. Mansur Yavaş kimdir, kendini nasıl tanıtır?

Mansur YAVAŞ: 1955 yılında Beypazarı'nda doğdum. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum.1986 yılından 1999 yılına kadar Beypazarı’nda serbest avukatlık yaptım. 18 Nisan 1999 seçimlerinde Beypazarı Belediye Başkanı seçildim ve iki dönem Beypazarı Belediye Başkanlığı yaptım. Mart 2009 yerel seçimlerinde MHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı oldum, Ankara’yı marka kent yapma hedefi ile çıktığımız seçim yarışında %27 gibi bir oy aldım. 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde Ankaralıların verdiği destekle, Ankara’yı dünya başkenti yapmak için CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak çalışmalarımıza büyük bir hızla devam ediyoruz. 


M.T. : Sizi Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmaya iten etkenler neler?

M.Y. : Ankara’nın en önemli özelliği Cumhuriyetimizin başkenti olmasıdır. Maalesef yıllardır mevcut yönetimin kente bakış açısından dolayı, Ankara’nın var olan marka kent potansiyeli değerlendirilemedi.. Üstelik Başkent kimliği süratle ortadan kalkıyor. 1994’ten beri Ankara’da milli maç oynanmıyor. Ankara’dan yurtdışına direk uçuş yok. Türkiye’de Gençler Kupası oynandı, Ankara Büyükşehir Belediyesi isim vermediği için Ankara’da oynanamadı. Ankara’ya bizim gözümüzden bakmak lazım. Çağdaş bir Ankara’ya ihtiyaç var. İnsanlarımız Ankara’da yaşamaktan keyif almalı ve ben bunun için, projelerimle Ankaralılara hizmet etmek için, aday oldum.

M.T. : Sizce Ankara'nın şu andaki eksiklikleri, sorunları nelerdir?

M.Y. : Ankara’nın en büyük sorunu yönetim anlayışıdır. Bugün baktığımızda mevcut yönetim üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, kamu kuruluşlarının hiç biriyle iş birliği yapmıyor. Dünyada kim vardır “her şeyi ben bilirim” diyen? Ortak aklı kullanmayan, kenti yönetirken vatandaşa sormayan? Böyle bir yönetim olabilir mi? Bu, Türkiye’deki kuvvetli başkanlık sisteminden kaynaklanıyor. Bir söz vardır “İyi bir yönetici bulunduğu yeri ihya eder, kötüsü imha eder.”  Bu seçtiğiniz kişiye bağlıdır. Maalesef, yürürlükteki kanunlarımız böyle ve ben diyorum ki; kanunlar bana ne kadar yetki verirse versin, ne kadar iki dudağımın arasında olursa olsun ben yetkiyi paylaşacağım.

En büyük projemiz Ankara’daki yönetim anlayışını değiştirerek ortak akılla, şeffaf yönetim tarzıyla Ankara’yı yönetmek. Güzel bir Ankara, Atatürk’ün Başkentine yakışır bir Ankara, ulaşım sorunu azalmış, imardaki problemlerin yaşanmadığı, üstelik yeni kent planının düzgün yapıldığı bir Ankara için hizmet vereceğim.


M.T. : Eğer belediye başkanı olarak seçilirseniz 5 yıl sonra nasıl bir Ankara göreceğiz? Ankara seçmeni 30 Mart'ta neden Mansur Yavaş'a oy vermelidir?                                                     

M.Y. : Öncelikle huzur bulmuş bir kent göreceksiniz. Ankaralılar kavgadan, kutuplaşmadan, “Ben yaptım, oldu.” zihniyetinden artık yoruldular.  İnsanların nefes alabileceği bir kent parkıyla, Cumhuriyet dönemi mimarisinin ön plana çıkarıldığı bir kent merkezini hayata geçireceğiz ve böylece Ankaralılar alışveriş merkezlerine tıkılmak zorunda kalmayacak. Bugün maalesef Ankara’da hayat belli bir saatten sonra duruyor, belli bir saatten sonra ulaşım imkanının olmaması sosyal hayatı da etkiliyor. Ankara’daki öğrenciler kütüphanelerde sabaha kadar çalışmak isteseler de yurtlarına, evlerine nasıl döneceklerini düşünüyorlar. Bu, onlar için büyük bir sorun yaratıyor.

Ankara’ya giriş kapıları yapılana kadar kütüphane, tiyatro, sinema ve kültür merkezleri yapılabilirdi. Spor merkezleri yapılabilirdi. Maalesef şu an spor yapanlar egzoz dumanı soluyorlar.  Her yaşa uygun spor alanları, spor araçları ve spor tesisleri kuracağız. Bisiklet yollarıyla, yeşil alanlarıyla insanların yaşamaktan keyif duyacakları bir Ankara’yı 30 Mart’tan sonra Ankaralılarla birlikte inşa edeceğiz.

Ankara’da yaşayan herkesi annesi, babası, evladı gibi görecek, herkesi kucaklayacak bir belediye başkanına ihtiyaç olduğu için, onları dinleyecek bir yerel yönetime Ankaralıların ihtiyacı olduğu için bana oy vereceklerine inanıyorum. Belediye Başkanı olduktan sonra rozetimi çıkarıp herkese eşit mesafede olacağım için, bir Ankaralı olarak, hemşerileri olarak onların sorunlarını çok iyi bildiğim ve onları anladığım için siyasi görüşü ne olursa olsun, kenti yönetecek insanı seçerken Ankaralıların beni tercih edip, 20 yılın yorgunluğunu üzerlerinden atacaklarına inanıyorum.

 

  Melisa TEKELİ 

melisa.tekeli@politikadergisi.com

 

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.