Maksadım sizi üzmek recide etmek değildir. " Bir ütopya oluşturmuşum, somut örnek veremiyormuşum" sevgili Selvihan, ortada somut başarısız bir Türkiye gerçeği var. Siz henüz bunun nedeni olarak kişlerin anlayış ve zihniyetlerinin bozuk olduğunu söylüyorsunuz. Bense hayır, sebep gerçek anlamda cumhuriyetin olmayışıdır diyorum. Keşke var olsa demiyorum... ben ilk okul tahsilimle, anadolunun orta yerinde, herkes para buldukça arabasını yenilerken 2001 yılında Türkiyenin cumhuriyetini yenilemek için para harcadım. ben bu konuya 1995 yılından beri kafa yoruyorum. Sen benim atıp tuttuğumu falan söylüyorsun. (Reform ve farklı Türkiye "Herşey değişecek" yazın arama motoruna Tbmm kütüphanesinde benim tarafımdan böyle bir kitabın yazılmış olduğunu göreceksiniz. Ben senin yazdıklarınla her gün muhatap oluyorum. yeni bir şey değil yazdıkların. Ama benim yazdıklarımı bu ülkede duyamazsın! Çünkü senin cumhuriyet bilmezler, sistemde hata olduğunu söyleyen yazan ne kadar insan varsa hapislere attılar, analarından emdiklerini burunlarından getirttiler. Sevgili selvihan bana yazdığın ilk youmdan itibaren herşeye rağmen sende ilerleme görüyorum. Bir yorumunuzda "çok partili dönemde cumhuriyetin için boşaltıldığını kabuğunun bırakıldığını" yazmışsınız. ha tabelası var, ha kabuğu kalmış. Buda yanlış. elliden önce cumhuriyet adına bir şey vardıda elliden sonra ayıklanmış değildir. Bakın şunu kabul edin. bu çok önemli. kim yeni bir şey söylüyorsa altında illakin bir çapan oğlu aramaktan vaz geçin. yukarıda bana karşı bir yorumda, benim düşüncemin ya sevr e ya mondorosa çıkacağı söylenmiş. Benim yolum cumhuriyetten başka biryere çıkmaz. Sevgili Selvihan, "gerçek cumhuriyeti görsemde tanıyamayıp inkar edermişim..." öyle yazmışsınız. yani ben cumhuriyet bilmezin biriyim öyle mi? Ve siz diyorsunuz ki, "cumhuriyet bir yönetim şeklinin adı" külliyen yanlıştır. ama bu yanılgıya düşmenin günahı senin değil! Bakın sizin ifadenizle, türkiyenin cumhuriyet gerçeği ortaya çıkıyor. Diyorsunuz ki,Cumhuriyet yönetim şeklinin adı. sen veya senin gibi düşünenler bir ismin kavgasını veriyorsunuz bana karşı?! aslında aynı şeyi söylüyoruz. siz cumhuriyet bir yönetim şeklinin adı diyorsunuz, ben Türkiye de sadece cumhuriyetin tabelası var diyorum. gerçek şudur: cumhuriyet bir yönetim şeklinin adı değildir. Gerçek bir cumhuriyet; sistematik bir yönetim biçimidir. En kısa tarifi budur. Cumhuriyet ülkesinde seçilmişlerin egemenliklerinin sınırı olur. bunu sistem tayin eder. Ne yazık ki ülkemizde, sistematik olarak seçilmişlerin eğemenliğini sınırlandıramadığımız için bizim seçtiklerimiz padişah olup saltanat kuruyorlar! Ve cumhuriyetin böyle bir şey olduğunu zannediyorlar! Seçilmişlerin sınırsız bir egemenlik kulanabildiği bir düzen dünyanın en kötü düzenidir! Peki bu neye göre böyle yapılıyor? Cumhuriyet bilmezlerin yaptıkları anayasalara göre! Bizim sistemimizde kuvvetler ayrılığı yoktur. Kuvvetler ayrılığının olmadığı bir cumhuriyette dünyada yoktur. varsa bile yok hükmündedir. Varsa bile ülkeye millete faydası yoktur! keşke cumhuriyeti anlamayan sadece siz olsanız. mecliste bunları anlayacak kapasitede milletvekilide yoktur. bunu anlayacak aydında yoktur. Vaziyet bu iken, siz bana çok çalıştınızda "düzeni neden değiştirmediniz? diye soruyorsunuz. El insaf!!! Gerçek cumhnuriyet bir kişi ile olmaz! olsa idi Atatürk bunu gerçekleştirirdi. Türkiyede insanlar sorunların çokluğuna bakarak, değişmesi gereken çok şeyin olduğunu düşünüyorlar. Bilmiyorlar ki sistemler basit hatalardan dolayı iflas eder. sistemler anlayış ve zihniyete göre çalışmazlar. Sistemlerde zorunluluk esastır. hep söylenir; siyasetçiler Kuvvetler ayrılığına riayet etmiyor diye. sistem onu, zorunlu bırakacak. Bu riayetle ahlakla etikle olmaaaz! Eğer memleket onun bunun ahlakına,anlayış ve zihniyetine kalmışsa eyvaaah ki ne eyvah! Bir padişaha ülkeyi bırakabilirsin korkma, fakat bir seçilmişin ahlak ve zihniyetine ülke bırakılamaz. Çünkü o seçimle gelmiştir, istikbali seçim kazanmasına bağlıdır. seçim kaybetmemek için siyasi istikbali için bir seçilmişin yapamayacağı yoktur! Türkiye bu yüzden dış güçlere mahkum hale gelmiştir. Ülkeyi yönetmekte başarılı olamadık, seçilmişlerin sınırsız egemenlik elde edebiliyor olması bürokrasinin seçilmilerin dalkavuğu olmaya mahkum olması devletin işlememesine neden olmuştur. devlet işlemeyince hiç bir konuda başarılı olunamamıştır. hadise sistematiktir. Saygılarımla.
Yorumlar
Somut örnek
Maksadım sizi üzmek recide etmek değildir. " Bir ütopya oluşturmuşum, somut örnek veremiyormuşum" sevgili Selvihan, ortada somut başarısız bir Türkiye gerçeği var. Siz henüz bunun nedeni olarak kişlerin anlayış ve zihniyetlerinin bozuk olduğunu söylüyorsunuz. Bense hayır, sebep gerçek anlamda cumhuriyetin olmayışıdır diyorum. Keşke var olsa demiyorum... ben ilk okul tahsilimle, anadolunun orta yerinde, herkes para buldukça arabasını yenilerken 2001 yılında Türkiyenin cumhuriyetini yenilemek için para harcadım. ben bu konuya 1995 yılından beri kafa yoruyorum. Sen benim atıp tuttuğumu falan söylüyorsun. (Reform ve farklı Türkiye "Herşey değişecek" yazın arama motoruna Tbmm kütüphanesinde benim tarafımdan böyle bir kitabın yazılmış olduğunu göreceksiniz. Ben senin yazdıklarınla her gün muhatap oluyorum. yeni bir şey değil yazdıkların. Ama benim yazdıklarımı bu ülkede duyamazsın! Çünkü senin cumhuriyet bilmezler, sistemde hata olduğunu söyleyen yazan ne kadar insan varsa hapislere attılar, analarından emdiklerini burunlarından getirttiler. Sevgili selvihan bana yazdığın ilk youmdan itibaren herşeye rağmen sende ilerleme görüyorum. Bir yorumunuzda "çok partili dönemde cumhuriyetin için boşaltıldığını kabuğunun bırakıldığını" yazmışsınız. ha tabelası var, ha kabuğu kalmış. Buda yanlış. elliden önce cumhuriyet adına bir şey vardıda elliden sonra ayıklanmış değildir. Bakın şunu kabul edin. bu çok önemli. kim yeni bir şey söylüyorsa altında illakin bir çapan oğlu aramaktan vaz geçin. yukarıda bana karşı bir yorumda, benim düşüncemin ya sevr e ya mondorosa çıkacağı söylenmiş. Benim yolum cumhuriyetten başka biryere çıkmaz. Sevgili Selvihan, "gerçek cumhuriyeti görsemde tanıyamayıp inkar edermişim..." öyle yazmışsınız. yani ben cumhuriyet bilmezin biriyim öyle mi? Ve siz diyorsunuz ki, "cumhuriyet bir yönetim şeklinin adı" külliyen yanlıştır. ama bu yanılgıya düşmenin günahı senin değil! Bakın sizin ifadenizle, türkiyenin cumhuriyet gerçeği ortaya çıkıyor. Diyorsunuz ki,Cumhuriyet yönetim şeklinin adı. sen veya senin gibi düşünenler bir ismin kavgasını veriyorsunuz bana karşı?! aslında aynı şeyi söylüyoruz. siz cumhuriyet bir yönetim şeklinin adı diyorsunuz, ben Türkiye de sadece cumhuriyetin tabelası var diyorum. gerçek şudur: cumhuriyet bir yönetim şeklinin adı değildir. Gerçek bir cumhuriyet; sistematik bir yönetim biçimidir. En kısa tarifi budur. Cumhuriyet ülkesinde seçilmişlerin egemenliklerinin sınırı olur. bunu sistem tayin eder. Ne yazık ki ülkemizde, sistematik olarak seçilmişlerin eğemenliğini sınırlandıramadığımız için bizim seçtiklerimiz padişah olup saltanat kuruyorlar! Ve cumhuriyetin böyle bir şey olduğunu zannediyorlar! Seçilmişlerin sınırsız bir egemenlik kulanabildiği bir düzen dünyanın en kötü düzenidir! Peki bu neye göre böyle yapılıyor? Cumhuriyet bilmezlerin yaptıkları anayasalara göre! Bizim sistemimizde kuvvetler ayrılığı yoktur. Kuvvetler ayrılığının olmadığı bir cumhuriyette dünyada yoktur. varsa bile yok hükmündedir. Varsa bile ülkeye millete faydası yoktur! keşke cumhuriyeti anlamayan sadece siz olsanız. mecliste bunları anlayacak kapasitede milletvekilide yoktur. bunu anlayacak aydında yoktur. Vaziyet bu iken, siz bana çok çalıştınızda "düzeni neden değiştirmediniz? diye soruyorsunuz. El insaf!!! Gerçek cumhnuriyet bir kişi ile olmaz! olsa idi Atatürk bunu gerçekleştirirdi. Türkiyede insanlar sorunların çokluğuna bakarak, değişmesi gereken çok şeyin olduğunu düşünüyorlar. Bilmiyorlar ki sistemler basit hatalardan dolayı iflas eder. sistemler anlayış ve zihniyete göre çalışmazlar. Sistemlerde zorunluluk esastır. hep söylenir; siyasetçiler Kuvvetler ayrılığına riayet etmiyor diye. sistem onu, zorunlu bırakacak. Bu riayetle ahlakla etikle olmaaaz! Eğer memleket onun bunun ahlakına,anlayış ve zihniyetine kalmışsa eyvaaah ki ne eyvah! Bir padişaha ülkeyi bırakabilirsin korkma, fakat bir seçilmişin ahlak ve zihniyetine ülke bırakılamaz. Çünkü o seçimle gelmiştir, istikbali seçim kazanmasına bağlıdır. seçim kaybetmemek için siyasi istikbali için bir seçilmişin yapamayacağı yoktur! Türkiye bu yüzden dış güçlere mahkum hale gelmiştir. Ülkeyi yönetmekte başarılı olamadık, seçilmişlerin sınırsız egemenlik elde edebiliyor olması bürokrasinin seçilmilerin dalkavuğu olmaya mahkum olması devletin işlememesine neden olmuştur. devlet işlemeyince hiç bir konuda başarılı olunamamıştır. hadise sistematiktir. Saygılarımla.