Anlaşılan o ki Suriye'ye girmek konusunda oldukça endişelisiniz.
Burada savaşı övmek gibi bir amacımın olmadığını belirttikten sonra; Kıbrıs Harekatı öncesinde de bu yorumlarınıza benzer birçok yorum yapılmıştı. Yok Rusya müdahale ederdi, yok Yunanistan güçlüydü vs. Açın internetten o zamanki tartışmaları bulup okuyun, ne kadar benzer olduklarını göreceksiniz.
"Şam'a üç günde gireriz" tamamen işin kolay olacağını anlatmak bakımından seçildi. Yoksa üç günde nasıl gidilebileceğini de anlatmam gerekirdi. Yani anlayacağınız o mecaz olarak, işin kolay olacağını anlatmak bakımından seçilmiş bir cümle idi. Üç gün olmaz beş gün olur ama ABD'nin Bağdat'a girdiği gibi kolayca Şam'a gidilebilir. Ama makalemde de belirttiğim gibi, Şam'a girmek niye?
Madem Suriye sizin bahsettiğiniz kadar güçlü, Esad niçin uçaklarına Türkiye sınırına 12 km yaklaşmayın talimatı verdi. Madem sizin bahsettiğiniz kadar güçlü, niçin uçağımız düştüğünde "Türkiye ile savaşmak istemeyiz" mesajını gönderdi. Madem o kadar güçlü niçin Akçakale'de insanlarımız öldüğünde "üzüldük" dedi.
"Teröristlere yardım ediyorsunuz, bedelini ödeyeceksiniz, daha bunlar bişey değil" gibilerinden bir mesajı olmadı Esad'ın...?
Güdümlü füzeleri var da neden muhaliflere kullanmıyor da, serseri atışlarla Akçakale'yi vuruyor?
Bu arada İran, bu kadar güçlü bir yardım yapacaksa (yani Esad'ın arkasında İran varsa) neden Esad İran'a güvenip dayılık taslayamıyor bize? Bunu Rusya içinde örneklemdirebiliriz... Demek ki Esad, İran ve Rusya'ya sizden daha az güveniyor. Aynı zamanda Suriye'ye 50 bin İran askeri sokmak demek, Suriye'nin Türkiye tarafından değil İran tarafından işgal edilmesi anlamına gelir.
"değil mi" konusunda uyardığınız için teşekkür ederim. Daha dikkatli olmaya çalışacağım.
Yorumlar
Mustafa Bey
Mustafa Bey
Anlaşılan o ki Suriye'ye girmek konusunda oldukça endişelisiniz.
Burada savaşı övmek gibi bir amacımın olmadığını belirttikten sonra; Kıbrıs Harekatı öncesinde de bu yorumlarınıza benzer birçok yorum yapılmıştı. Yok Rusya müdahale ederdi, yok Yunanistan güçlüydü vs. Açın internetten o zamanki tartışmaları bulup okuyun, ne kadar benzer olduklarını göreceksiniz.
"Şam'a üç günde gireriz" tamamen işin kolay olacağını anlatmak bakımından seçildi. Yoksa üç günde nasıl gidilebileceğini de anlatmam gerekirdi. Yani anlayacağınız o mecaz olarak, işin kolay olacağını anlatmak bakımından seçilmiş bir cümle idi. Üç gün olmaz beş gün olur ama ABD'nin Bağdat'a girdiği gibi kolayca Şam'a gidilebilir. Ama makalemde de belirttiğim gibi, Şam'a girmek niye?
Madem Suriye sizin bahsettiğiniz kadar güçlü, Esad niçin uçaklarına Türkiye sınırına 12 km yaklaşmayın talimatı verdi. Madem sizin bahsettiğiniz kadar güçlü, niçin uçağımız düştüğünde "Türkiye ile savaşmak istemeyiz" mesajını gönderdi. Madem o kadar güçlü niçin Akçakale'de insanlarımız öldüğünde "üzüldük" dedi.
"Teröristlere yardım ediyorsunuz, bedelini ödeyeceksiniz, daha bunlar bişey değil" gibilerinden bir mesajı olmadı Esad'ın...?
Güdümlü füzeleri var da neden muhaliflere kullanmıyor da, serseri atışlarla Akçakale'yi vuruyor?
Bu arada İran, bu kadar güçlü bir yardım yapacaksa (yani Esad'ın arkasında İran varsa) neden Esad İran'a güvenip dayılık taslayamıyor bize? Bunu Rusya içinde örneklemdirebiliriz... Demek ki Esad, İran ve Rusya'ya sizden daha az güveniyor. Aynı zamanda Suriye'ye 50 bin İran askeri sokmak demek, Suriye'nin Türkiye tarafından değil İran tarafından işgal edilmesi anlamına gelir.
"değil mi" konusunda uyardığınız için teşekkür ederim. Daha dikkatli olmaya çalışacağım.
Saygılarımla...