Haziran 2010

Popüler Kültür ve Tüketim

Yazar: 
Mehmet Ali Yazıcı
Yazının Yazıldığı Tarih: 
2008

Çağımızın en önemli hastalığı, kapitalizmin, insanları bilinçsizce bir tüketime sevk etmesi ve tabiri caizse birer “tüketim manyağı” haline getirmiş olmasıdır. Bu duruma paralel olarak geliştirilen “popüler kültür” kavramı da tüketim toplumu olgusuyla birlikte tartışılmakta ancak net bir tanıma ulaşılamamaktadır. Popüler kültür tanımında ortaklaşılan yan, gündelik yaşamın ’tüketim kültürü” olması noktasındadır. İletişim araçlarının gelişkinliği ve içerdikleri mesajlarla bağlantılı olarak değerlendirilmekte ancak öz olarak, insanı tüketim nesnesi yapması, kendine ve topluma yabancılaştırması özellikleriyle tartışılmakta ve eleştirilmektedir.

Şimdi Fark Yaratma Zamanı

CHP Genel Başkanlığına, bir anda gündeme bomba gibi düşen ve hala ne olduğu anlaşılmayan bir kaset yüzünden, Deniz Baykal’ın istifa etmesiyle aday olup, Kurultay’da o koltuğa seçilen Kılıçdaroğlu, arkasına aldığı rüzgarla, tam sürat çalışmalarına başladı. Genel Başkanlık koltuğuna oturur oturmaz Anadolu turlarına başlayan Kılıçdaroğlu, şu an itibariyle konuşmalarının içeriğinden ziyade, vatandaşın ve partililerin yıllardır Deniz Baykal’ı koruma kollama yorgunluğunun etkisiyle, yeni bir yüz olarak, halkçı ve sempatik duruşuyla kalabalıkları, meydanlara topluyor, gittiği yerlerde büyük bir sevinçle ve coşkuyla karşılanıyor.

Hakim İktisadi Düşüncenin Metodolojisi ve Gelişimi

İktisat bilimi, değişik bir bilimdir. Kimisi iktisadın diğer bilimlerden tamamen ayrılması gerektiğini, pozitif (olgusal) iktisadı savunurken; kimi iktisatçılar ise iktisadı disiplinler arası bir yere oturtmakta ve diğer pek çok bilim dalının yardımı olmadan, iktisadın konularının yeteri kadar anlaşılamayacağından dem vurur.

Diğer tüm bilimler gibi iktisat da felsefenin doğurduğu bir çocuk olduğu için, felsefeden ziyadesiyle etkilenmiştir.

Hatta ekonomi biliminin kurucusu olarak gösterilen Adam Smith, aslında bir etikçidir. Yani ahlak felsefecisi.

Kemalist Devrim Başarılı Oldu mu?

Yazar: 
Aziz Karayel

Günümüzdeki en büyük tartışmalardan biri belki de Kemalist Devrimdir. Acaba Atatürk’ün yaptığı devrim ne kadar başarılı oldu? Bu, bugün tartışmaya açık bir şeydir ve çeşitli yönlerden değerlendirmelidir.

Kemalist Devrim evet, başarılı oluştur. Çünkü 2007 seçimlerine baktığımızda yaratılan İslamcı-laik kutuplaşmasında CHP yüzde 20 gibi bir oy almıştır. Bu da demek oluyor ki Türkiye’de en azından yüzde 20’lik bir kitle için birincil dert laikliğin ve mevcut yaşam tarzının değişmesi. Bu kitle herhalde cumhuriyet kurulduğunda yüzde 1’leri bile zor bulmaktaydı, çünkü böyle bir yaşam tarzı bilinmemekteydi… O günkü Latin harfleriyle okuma yazma oranı belki de yüzde 1’lerdeyken bugün çok ciddi bir rakamdadır. Evet Cumhuriyet bu yönden başarılı olmuştur

Gel Gel, Bak "Biz" Buradayız!

Yazar: 
Serhat KUŞDOĞAN

Rize’de Başbakan ERDOĞAN şunları söyledi:

"Biz 780 bin kilometrekarede icrada bulunacak bir iktidar olarak geldik.

Biz, 73 milyonu huzura, refaha ulaştırmak için iktidar olduk. Biz, etnik milliyetçilik yapmak için gelmedik. Biz, bölgesel milliyetçilik yapmak için gelmedik. Biz, dinsel milliyetçilik için gelmedik. Biz, tüm 73 milyonun iktidarıyız. Biz 780 bin kilometrekarelik vatan toprağının iktidarıyız. Biz her inanç mensubunun bu ülkede eşit mesafede olan iktidarıyız. Biz bunun için buradayız…

Kılıçdaroğlu İzleme Raporu (KİR-1)

Yazar: 
Hakan Yavuz

Bu rapor her ayın 15’inde yayınlanır.

“Bir iktidarın devrilmesi için kötü olması yeterli değildir, doğru bir muhalif hareketin varlığı, daha önemli ve zorunludur” (Hakan Yavuz)

Sözümüzü en başta, hatta aylar öncesinde söyledik. “Kılıçdaroğlu Truva Atı” tespitini 16 Kasım 2009 tarihinde ilan ettik. Son günlerde her söyleneni, her söyleyeni cevap vermeden izledik. Resim çok açık ortaya çıktı.

Her Gün Şehit Veriyoruz

Ülkemizin güneydoğusunda bir savaş var sanki. Her gün evlatlar şehit düşüyor hain teröre.

Evine dönüşe hazırlanan er de şehit oluyor,

Karakolda nöbet bekleyen asker de,

***

Roketler atılıyor,

Kablolu bombalar kullanılıyor,

Anadolu

Yazar: 
Mehmet Ali Yazıcı
Yazının Yazıldığı Tarih: 
1999

“Kötü günler yaşıyoruz;
Biz, Anadolu insanları...
Yaşam bir karabasan...
Yoksa biz, biz öldük de, yaşadığımızı mı sanıyoruz?”

(Bizanslı Palladas, 4. yy)

Anadolu, ne zaman Anadolu oldu? Bizden önce kimler yaşadı ve yaşantı biçimleri nasıldı? Anadolu'da bugün yaşayanlar eskiden beri var mıydılar? Her şey 1071 yılında Türklerin Anadolu'ya gelmesiyle mi başladı? Boş muydu bu güzel ve bereketli topraklar daha öncesinde? Acaba kimseler yaşamıyor muydu vadilerinde, ovalarında?

Biat Kültürüne Hapsedilmek Ne Acı Şey Anne...

Yazar: 
Serhat Kuşdoğan
Yazının Yazıldığı Tarih: 
16.06.2010

Türkiye Cumhuriyeti’nin ulusal yapısı; islamcı emperyalist bölücüler tarafından, yıllardır bir ağaç kurdu gibi bu toprakların özü olan inançlı insanlar ile yok edilmek üzeredir.
Demokrasi birlikte yaşamanın en iyi yolu olmaktan çıkmış, istiklal marşımızda sözü edilen tek dişi kalmış canavar haline dönüştürülmüştür.

Katolik kilisenin güdümünde ortak dinsel cephe yaratılarak, geleneksel inançlarımız yok edilmektedir. Bu, Anadolu islam kültürünün çakma Arap kültürüne dönüşüm projesidir.

Ahmedinecat Recep Bey'i Kandıramaz...

İran’ın son dönemdeki durumuna bir bakacak olursak, sıcak temasın onlar için mevcut durumdan daha kötü bir durum yaratmayacağını görürüz. Nedeni:

 * Uzun zamandır İran batı ile soğuk savaş içindedir,

 * Bu soğuk savaş yöneticilerin de gayreti ile ülke halkını germiş, tabiri caizse patlayacak bir bomba haline getirmiştir.

 * İran, Rusya ve Çin’in desteğini bile kaybetmiştir.

 * Yeni bir şeyler yapıp kendine taraftar bulmak zorundadır. Zira bu izolasyon ile ilanihaye baş etmesi mümkün değildir.