Yiğidi Öldürelim Öldürmesine de

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
NURİ BABA
Yazının Yazıldığı Tarih: 
28.12.2010

  

   Son bir hafta içinde, koşulların gereği olarak "Halk"ın içine girdiğimde (ne zaman dışında olduysam) onların neler düşündüklerini çok daha açık olarak anlama fırsatı buldum.

   Keşke bulmasaydım. Hiç bu kadar umutsuzluğa kapıldığımı anımsamıyorum.
 
   Ankara Belediyesinin hazırladığı bir ankete katıldık hep birlikte. Sorular genellikle AKP üzerinde yoğunlaşmıştı ve yaptığı hizmetleri (!) beğenip beğenmediğimiz ve önümüzde ki seçimde kimi Ankara milletvekili olarak görmek istediğimiz soruluyordu.
   Bu arada "AKP’nin yaptığı en iyi hizmet ne ?"gibi tarihsel bir soruya "Kendi tarikatı adına vurgun" yanıtını verdiğimde sevgili halkımızın tüm içinden geçen düşünceleri bir bir ortaya dökülmeye başladı...

 

   AKP’den o denli memnundular ki, Ankara Milletvekili olarak da İ.Melih Gökçek´i görmek istediklerini bile söylediler. Bunu söyleyenlerden ve CHP’ye muhalif olarak AKP’nin hizmetlerini (!) sıralamaktan bıkmayan birinin de Şereflikoçhisar´ın bir zamanlar CHP ilçe başkanı olması da son günlerin CHP adına oluşan gündemine cuk oturması bakımından hayli ilginçti.

   Bulunduğum grup ve onları ziyarete gelen diğer insanlar içinde kelaynak görünümünde oluşumdan duyduğum rahatsızlık, bunca kişinin AKP şakşakçısı olmasının yanında hafif kalıyordu.
   Demek oluyor ki, önümüzde ki kısa süreçte, işimiz hiçte kolay olmayacak. Birde, bunca yalakanın dışında, dünyanın reddettiği bilgisayar sisteminin hala seçimlerde kullanılacak olması da, bir kez daha AKP’nin iktidar olmasının yoluna güller serpecek.
   Peki, ne yapmalıyız? Çok basit. Teorisyen olmaya gerek yok. Tüm gücümüzle CHP ye ve Kılıçdaroğlu´na destek olacağız. Neden? Kılıçdaroğlu´nun, Atatürk´ten sonra gelen en önemli lider (!) olduğundan mı? Tüm ülkemizi kucaklayan bir lider olduğundan mı? Emperyalizmin ülkemizde ki hâkimiyetine son verecek lider olduğundan mı? Yoksa Kürtçülerin tarihsel misyonları gereği, ülkemizi parçalama görevlerini yok edecek lider olduğundan mı?
   Bu tür soruları uzatsak da, yanıtları ne yazık ki genellikle hep "Hayır" olacaktır. Öyleyse, neden sonuna kadar desteklemeliyiz. Üstelikte, parti meclisine tabanın onaylamadığı kişiler girmişken ve de muhalefet genellikle iktidarın çizdiği çemberin dışına çıkamıyorken ve seçimlerden kurtuluşu beklemek gibi safdilliliğin dayanılmaz hafifliğini yaşarken; neden sonuna kadar destek olmalıyız?
   Yiğidi öldürelim ama hakkını da yemeyelim. Son sekiz yılda yapılan tüm aşağılık operasyonlar, vurgunlar, ihaleler, tarikat kayırmalar, terörün özellikle azdırılması, hırsızlıklar, bayrağımıza, dilimize, toprağımıza yapılan şerefsizce saldırılar, vatanımızın pazarlanması ve daha saymakla bitmeyecek rezillikler ve şerefsizlikler ve de "Ergenekon" denen uyduruk davalar; CHP İKTİDARINDA OLUR MUYDU?
   TSK’nin güçsüzleştirilmesi, yargımızın vesayet altına alınması ve iğdiş edilmesi, gençlerimizin otobüslerden indirilerek, PKK’lı katillere yapılmayan davranışların ve işkencelerin uygulanması ve de devletimizin tüm noktalarına kırpık bıyıklı İmam Hatiplilerin getirilmesi ve de BOP adı altında Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanına, ABD emperyalizmi tarafından ulusal onurumuzu yerlerde sürükleyen eş başkanlık "Görev"i verilmesi ve daha binlercesi, sorarım sizlere CHP İKTİDARINDA OLUR MUYDU?
   Değerli bir yazarımız "Birbirimizden başka kimsemiz yok." demişti. Çok haklıydı. Bizim şimdi, tüm olumsuzluklarına hatalarına yanlışlarına karşın CHP den başka kimimiz var? Merdivenin alt basamağına basmadan, en üste çıkamayız. Öncelikle şu AKP tarikatının dinci faşizminden kurtulalım da, savaşın keskinlik dereceleri hakkında daha sonra karar veririz.
   Bunların hocaları "Kanlı mı olacak, kansız mı?" demişti. Belki de bugünleri görmüştür. Kim bilir...
 

Yorumlar

Merdiven basamak basamak

Merdiven basamak basamaktır. Önce ilk basamağı, ondan sonra ardından gelenleri tırmanmak gerekir. yerel yönetimler iktidar olmanın ilk basamağıdır. Sene 1989 yerel seçimlerinde Türkiye bu gün CHPyi oluşturan SHPye malatya dışındaki bütün belediyeleri vermiştir. Bir sonraki seçimde ise bu belediyelerin %90ı kaybedilmiştir. neden? yolsuzluk, hırsızlık, kadrolaşma, iş bilmezlik yüzünden! Belediye yönetemeyenlere ülke emanet edilebilir mi? edilemez!
Tayyip Erdoğan istanbul belediye başkanı olmuştur. Millet sonuca bakar. İstanbulda takdir toplayan parti iktidar olur arkadaş. Sonuç: AKP iktidardır.
CHP iktidar olsa bunlar olur muydu?
Bir seçim yapılır. Bu hangi seçimdir bilemem. CHP iktidar olur, o zaman CHP iktişdarında neyin olup neyin olmayacağını görürsün.
Bu millet asla ve katiyyen CHP ye ülkeyi emanet etmez! Arada koalisyonlala CHPyi test eder. bakarki değişen bir şey yok millet altarnatifi bulur.
Ben Sol kökenli bir aileden geliyorum, yıllarca sola oy vermiş biriyim. Ben oy verdiğim partinin koalisyonlarda neler yaptığını görmüşüm.
Bunlar iktidar olacak olsalar, hele hele akp gibi bir çoğunluğa sahip olacak olsalar bunları yer yüzünde aramamak gerekir! Bunlar iktidar olsalar arşın bilmem kaçıncı katına çıkarlar. Baykal 1994 sonunda çillerle seçim hükümeti kurmuştur, Erbakan köylerde politika yaparken Baykal Toni Bleyırın yanındadır. ne yapar orada? Türkiyeyi gümrük birliğine kabul ettirir! Ve ardından Havai fişeklerle Türkiye bunu kutlar. Oysa bizim bayram yapmammız aptalcadır. bizi bir yere kabul eden olmamış, biz onları pazarımıza kabul etmişiz. Asıl bayram yapması gereken avrupadır. Baykalın gümrük birliği anlaşmasına önemli emeği geçmiştir. ve bu anlaşma Türkiye'nin yararına değildir! Seçim yapılır Refah partisi birinci partidir. CHP barajın altına düşmüştür! hala Millet CHPye neden iktidar vermiyor diye düşünülür mü?
Hakikatler vardır. birde kendini kandıranlar vardır! ne kadar kendini kandırmaya hevesli insan varsa CHPye öbeklenmiştir. CHP asla ve asla iktidar olamaz! Koalisyon belki? ondan sonrası barajın altındadır.

Çok partili hayata geçtikten

Çok partili hayata geçtikten sonra yaklaşık 50 küsür senenin CHP 4,5 yılını iktidar olarak bir diğer 4,5 yılını da koalisyon ortağı olarak geçirmiştir ki; arkadaşın "koalisyon dönemlerinde neler yaptıklarını gördüm" dediklerini inanın nerden gördüğünü şimdi çok merak ettim. Kaldı ki arkadaşın "koalisyon ortağı olarak gördüğü dönemler CHP değil SHP dönemleridir. SHP her nekadar başında son derece Erdal İnönü gibi saygın bir isimle, eski CHP"lilerin veyahut hizipçi solcuların buluştuğu bir nevi toplama partisi olsa da, CHP geleneğine ve tabanına sahip olmayan bir parti idi. NEticede aksi olmuş olsaydı bugün CHP değil SHP devam ederdi.

1989 senesi ve sonrasından bahsederken arkadaşların hatırlaması gereken ufak bir nokta var burada: CHP, 12 Eylül ihtilalinden sonra kapatılmış, tarihinde ilk olmamak üzere (bir öncesi için ltf bkz. Adnan Menderes hükümetleri zamanı) tüm varlıklarına el konulmuş, finansman kaynakları elinden alınmış bir parti olarak, siyasi sahneye 1986 senesinde yapılan "siyasi yasakların kaldırılmasına" ilişkin referandumdan sonra geri dönmüştür...Bilmiyorum; bu nokta bazı "tunnel vision" fikir sahiplerine biraz daha geniş bakış açısı kazandırabilir mi? Ve kabul edilmesi gerekir ki, tüm bu olumsuz şartlara rağmen CHP yeniden diriliş mücadelesini verirken, arkasında sağ partilere sağlanmış olan cemaat , tarikat, suudi yeşil sermaye gibi olağanüstü desteğe de sahip değil. Bugünkü veyahut dünkü iktadar sahiplerinin sürekli bir "mağduriyet" edebiyatına gözyaşlarını tutamayıp, "yeter ki başbakanım ağlamasın" diyen zihniyetler, varlığını mağduriyet üstüne kurmayan CHP"nin bu gerçek mağduriyetlerini anlayabilecekler mi?

Bugün haklı veya haksız olmak üzere DEniz BAykal kompleksini üstünden atamayan her arkadaş, şansını mutlaka yeni parti arayışlarında sürdürmek istemiş. Bunun son örneği Mustafa SArıgül"dü..."ben solcuyum arkadaş" ya da "ben CHP"liyim arkadaş" ile başlayıp sonrasında "ama şu BAykal partinin başında olduğu için CHP"ye oy vermiyorum" diyerek oylarını bölerek çarçur eden her arkadaş her vatandaş bugün gelinen noktadan 1. derecede sorumludur.

dediği gibi "hakikatler" varsa eğer bunlardır. Yeter ki kendini kandırmasın.

Sayın Oğuz m. Atatürkçü,

Sayın Oğuz m. Atatürkçü, (inönü Atatürkçüsü) laik, Her fikre her düşünceye karşı ama zerre kadar kendine özgü bir fikre sahip olmayan vizyonsuz bir parti, kendi kendini tırpanlayan kendi kendini engelleyen bir parti. Düzen garabetini içine sindirmiş, cumhuriyetin gelişmesi için kafa yoranın olmadığı, cumhuriyetçilik ve Atatürkçülüğü sömürmenin dışında hiç bir şey yapmayan, cumhuriyete çivi çakmamış bir parti, işçiyi unutmuş, köylüden haberi olmayan bir parti.halkının dini inancından ürken bir parti. Oy vermek için sebep ne?
Öte yanda, fakir fukara halkın oyunu kanalize etmiş bir akp, alevi oylarını kanalize etmiş bir akp, gayrı müslim oyları kanalize etmiş bir akp. İktidar böyle olunuyor. CHP ne yapıyor? müslüman mahallesinde salyangoz satıyor!
2050 yılına kadar bu parti iktidar olamaz! barajı aşar. CHPnin istediğide bu. CHPye oy veren %20 bu partinin daha başarılı olacağına inanıyor mu?
sadece muhalefet yaparak, %20 bile çok!

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.