Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir!
- Fikrim bile "yabancılaşıyor" fikrime!
- Anıtkabir'de 500'lük YAP-BOZ; Atatürk portreleri
- Apo'yu Nasıl Bilirdiniz?
- TEKERLEME
- 300 bin dolara "Özgürlük"
- Atam az işim var bekleme beni gelemem şimdi ...
- Makale Dediğin Böyle olur (!)
- Başbağlar, Ağlarsa Anam Ağlar...
- Eşek Kadar Fosil ve Ramazan Duası...
- Dalga Dalga Dalga Dalga Dalgalanıyor…
- Açılsa-Açsa Bağrını Devlet, Umalım mı Bunları da Halledecek Hükümet?
- Genelkurmaylık ve Onur
- Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Türk Silahlı Kuvvetleri’yle Psikolojik Harbi
- Emek Cephesinin Unutulan Neferleri; Emekliler
- Büyük Taarruz, Büyük Zafer ve İSTİKLAL
"Kimler Genelkurmay Başkanı olmuş" / 'Erke'si bitenler canım darda kalıyor!
Bir ulusal gazetede çıkan Fatih Altaylı’nın Eski Genelkurmay Başkanı Özkök için yazdığı “Kimler Genelkurmay Başkanı olmuş” yazısına iştirak ederek ilave yapmak isterim.
Eski Genelkurmay Başkanlarından Karadayı’nın emekli olduktan sonra “ERKE DÖNERGECİ” konusuna dahil oluşu sabit.
Sabit olmayan neden bu konuya dahil olduğu (!?)
Uzmanlık alanı termodinamik olmayabilir sayın Karadayı’nın, yalnız en temel fizik bilgileriyle bile “Hadi canım sende!” denilecek bu projenin basına açıklanmasında konuk olarak katılması düşündürücü olmuştur o dönem.
GENERAL-Motor diye alay konusu yapılmış olan, Emekli Genelkurmay Başkanı Karadayı’nın “bilim dışı” duruşu üzerinde düşünülmesi gereken bir şeydir.
“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir” diyen Mustafa Kemal ATATÜRK çizgisinde yürüdükleri iddiasında bulunanların, “bilimin aydınlığı ve yol göstericiliğinde” adım atmaları gerekmez mi?
Boy boy gazete ilanları, ha çıktı ha çıkacak martavalları arasında "bilim dışı" devir-daim motoru icadını sahiplenmek; büyük makamlara gelen insanlardan bazılarının sanılanın aksine , sıradan biz yurttaşlardan üstün olmadığını da gösterir.
Yoksa, çok daha vahim düşüncelere giden yorumlar yapılabilir:
Bahse konu patentin ederi “ne eder” bir "Anonim Şirkette" ?
Ya da bilim anlayışınızı nasıl yok sayarsınız "ahbap-çavuşlukla?
Görüyorum ki;
Ne zaman din, iman dile pelesenk olur, o zaman gerçekten din sömürüsü alıp başını gitmektedir.
Ne zaman ezan, bayrak, vatan, millet nidaları “olmadık yerde” yükselir, bilinsin ki büyük paralar söz konusudur geri planda.
Ve ne zaman Türk, Atatürk kelimeleri sıkça kullanılır; Fikirleri yerine, Türk bayraklı, Atatürk’lü giysiler yapılır, Atatürk’ün Yap-bozu yapılıp satılırken Anıtkabirde; geri planda, başka mecralarda hem büyük paralar söz konusu, hem de milli misak üzerinde ciddi sıkıntılar baş gösterecek demektir kanaatimce.
Öyle ya;
“Erke”si bitenler canım, darda kalıyor!
Ne diyelim, herkesin erkesi kendine.
Sevgilerimle…
Erdinç AYDIN
erdinc.aydin@politikadergisi.com
- Erdinç AYDIN içeriği
- 13121 okunma
Yorumlar
Yeni yorum gönder