Darbe Paranoyası

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Memleketimizin baş köşelerini kapmış liberal ve cemaatçi basın, zaman zaman hep bir ağızdan; belirlediği ve telaffuz ede ede ezberlediği bazı klişeleri birer marş havasına getirerek tekrarlardı:

 Bu ülkede “Sevr Paranoyası” var, bölüneceğiz bölüneceğiz diyerek insanları neden ürkütüyorsunuz, bu korkuları yenin artık diye çıkışırdı, kendisinden farklı düşünenlere. Sevr 1920’deydi geçti o devirler, kafanız halen 80 sene öncesinde diye veryansın ederlerdi. BOP haritası da ikna edememişti bu kaynaşmış kitleyi. Türkiye bölünecek diyenler statükocuydu, ahmaktı, dünyada olan biten gelişmelerden habersizdi. Yeni dünya düzenini kavrayamamıştı. Soğuk Savaş bitmişti, 2.Dünya savaşında birbirlerini yiyen Almanya ve Fransa bile AB çatısı altında yapışık ikiz kardeş olmuşlardı.
Gel zaman git zaman, eskiden “Sevr Paranoyasından” bahseden bu “kaynaşmış kitlenin” bugün o çok sevdikleri “paranoya”ya tutulmuş bulunduğunu ibretle izliyoruz.
Liberal ve cemaatçi basın şu anda bir “Darbe Paranoyası” içindedir.
Bu paranoyaklar; darbeleri Kemalistler-Sosyalistler-Ulusalcılar tertip ediyor, aman darbe geliyor “paranoyasıyla” akıl sağlıklarını kaybeden bir ruh hali çizmektedirler. Bu gerekçelerini de taaa İttihat ve Terakki’ye kadar dayandırmaya başladılar ki tamam dedim, Türkiye’de bir akıl tutulması süreci yaşanıyor.  Yoksa kanal kanal gezip darbe olacak,  imza ıslakmış, demokrasi ayaklar altına alınıyormuş gibi sözleri devamlı adeta bir papağan gibi tekrar etmezler.
Paranoyak bir insanın, ruh ve akıl sağlığına kavuşması için yapılacak en doğru hareket “terapidir”. Tabii ki bu terapi, sadece paranoyaklığı “şizofren” haline gelmemiş kişiler üzerinde etkili olabilir.
Terapimize başlayalım…
Doktor: Bu ülkede en son darbe ne zaman oldu canım kardeşim 12 Eylül’de değil mi, bundan 29 sene önce. Bu darbeyi kimler destekledi? CIA destekledi mi?  
Hasta: Evet destekledi.
Doktor: Peki 12 Eylül’den sonra bir daha darbe oldu mu?
Hasta: Olmaz mı? 28 Şubat neydi peki?
Doktor: Bugün 28 Şubat ile devrilen Refah-Yol hükümetinin milletvekilleri AKP’de siyaset yapmıyor mu?  Darbelere karşıyım diyen ve daha sonra Kenan Evren ile hatıra fotoğrafı çektiren Bülent Arınç neden gereğini yapıp darbecilerden ( 28 Şubatçılardan) hesap sormuyor? Ya Abdullah Gül? Cumhurbaşkanlığı konutunda Kenan Evren’i ağırlarken, Kenan Evren’e darbenin hesabını sordu mu? Yoksa 28 Şubat bir darbeden öte,  AKP’yi yaratan bir kaldıraç mıydı?
Hasta:  Yok artık.  E-Muhtıra ne peki?
Doktor: E-Muhtıradan kim sorumlu? Eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt değil mi? Peki Yaşar Büyükanıt ile Tayyip Erdoğan sıcak temas halinde değil mi? Dolmabahçe görüşmelerinde neler konuştular? “E-muhtıra”nın 2007 seçimlerine büyük etkisi olduğu ve AKP’yi uçuşa geçirdiği her yerde dillendirilirken, acaba E-Muhtıra, AKP’yi iktidar yapmak için gizli bir plan mıydı diye içinden geçirmiyor musun?
Hasta: AKP, özgürlüğün sembolü görmüyor musun? Ordu vesayetine karşı duruyor? Bugüne kadar bu vesayete kafa tutan bir hükümet olmadı.
Doktor: AKP lideri Tayyip Erdoğan partisini kurar kurmaz neden ABD’ye gitti. BOP’un eşbaşkanlığı görevini niçin üstlendi? Türk Ordusu raydan çıktı diyen ve başına çuval geçirip uyaran, Irak’ı ve Afganistan’ı işgal eden ABD ordusunun Türkiye üzerindeki vesayetine karşı çıkıyor mu?
Hasta: ABD Ordusu’nun Türkiye üzerindeki vesayeti mi? Bunu da nerden çıkardın doktor?
Doktor: İncirlik üssünü bilir misin? “Çekiç Güç”ü bilir misin? Ordan çıkartıyorum.
Hasta: Geç sen bu solcu ayaklarını doktor. Her şeyi ABD’ye bağladın yine. Kemalist’ler ve 12 Eylül’e giden süreçte Sosyalistler, İttihat ve Terakki’nin çizgisini izlemişlerdir. İktidara gelmek için “darbe” teşebbüsünde bulunmuşlardır:
Doktor: Liberaller hiç darbe girişiminde bulunmadı mı?
Hasta: Nasıl yani, yok öyle bir şey.
Doktor: Prens Sabahattin’i bilirmisin? Hem liberal hem darbeci?
Hasta: ……
Doktor: Sen hiç ABD’nin desteklemediği bir darbe gördün mü? Türkiye’yi de geç. Dünya ölçeğini göz önüne alarak cevapla bakalım?
Hasta: Bilemiyorum…
Doktor: Ben söyleyeyim sana öyle bir darbe olamaz. 27 Mayıs’ın arkasında belki ABD yoktu ama darbeyi destekledi, 12 Mart ve 12 Eylül’de ise bizzat kumandayı eline aldı. Peki en fazla hangi cenaha vurdu? Anti-emperyalistlere ve anti-kapitalistlere.  Yani sol cenaha… Şili’de de böyle oldu, İran’da da…
Hasta: Eeee…
Doktor: Uzun lafın kısası, bugün Ergenekoncu diye içeri alınanlar, geçmiş yıllarda darbeler yüzünden işkence gören ve tutuklananlar kişiler değil mi? Bugün “darbe paranoyası” içindeki kişiler ise 12 Eylül’ün yanında yer alan Ahmet Altan’lar, Fethullah Gülen’ler ve Hasan Celal Güzel’ler değil mi? “Darbe paranoyasından” vazgeçmelisin. İnan komik duruma düşüyorsun. Bu ülkede ABD desteği olmadan bir darbe yapılamaz. CIA’sız darbe mi olur?
Hasta:  Ya yapılırsa?
Doktor:  O zaman adı darbe mi olur?
Hasta: Devrim mi olur?
Doktor:  Bu sorunun cevabını bulduğunda, “sağlıklı bir ruh” yapısına sahip olacaksın…
 
                                                                     @politikadergisi

Yorumlar

doğrudur

ABD -CIA- iç politikada daima güdüleyici kimi zamanda haddini aşıp müdahaleci- oldu.
Bu güdülemelerdeki amaç 1980 ve öncesinde yayılan antiemperyalist dalgayı kırmak, halkın -özellikle akademik kesimin- sosyalizm propagandasını yoketmekti. Ne için?

Sömürüye dayalı kapitalist liberal ekonomiyi dayatmak için.
Ne olacak bunu yapınca?

Bizim gibi gelişmekte olan -kimi kandırıyorsak- ülkeleri kendine bağımlı yapmak istiyorsan önce o ülkeyi paraya boğarsın. Bu para akışının kılıfı fon, kredi, destek, birlikler... gibi çeşitli adlar alır ancak amaç tektir. Paraya boğarak fakirleştirmek! Ve dış politikada mesela ortadoğuda- menfeatine göre kumanda etmek.

Ancak 1980 ve öncesinde bunu yapmak pek mümkün olmadı. Temelleri atıldı elbette ama hissedilir biçimde hayata geçirmek, daimi bir karşı cephe baskısı yüzünden sürekli ertelendi.

Ne çare ki ABD'nin imdadına AKP yetişti. Özal hükümetinin neredeyse bire bir kopyası durumundaki AKP hükümeti kabul etmek gerekir ki gelenekselci yeşil sermayeyi de, kürt milliyetçiliğini de, metroplollerde gecekondulaşmasına göz yumduğu varoşları da kullanmayı iyi bildi.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.