Açılsa-Açsa Bağrını Devlet, Umalım mı Bunları da Halledecek Hükümet?

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

 “Devlet” açılıma karar verdiğinde ilk yansıyan ne oldu bizlere yazılı-görsel basından:

 
1- Terör meşru (!?) Mücadelesinin sonuçlarını aldı, alıyor ve alacak(!)
 
2- Adamlar dağa çıkmak da meğerse haklıymış ve biz yıllar yılı boşuna vurmuşuz dağlarda haklı adamları…Onlar da bizi vurmuş ama, vurmasa vurmazmışız onları.Çelişkinin bu kadarı !
 
3- Dilini yasaklamışız adamların! Adam olan dilini yasaklatır mı? Vurur kendini dağa. Değil mi ama(!)
 
4- Dağda ki teröristte insan.Şüphesiz(!) Eli, kolu, ayağı, yüzü, başı, kulağı; bari “terörist” demeseydi Sayın Genelkurmay Başkanı !
 
5- Pek önemsedik herkesin önemsediği gibi Diyarbakır’ı sonra da niye oy verdi “PKK yandaşına” diye pek içerledik ama, Sayın Başbakanın demesiyle:Aldık mesajı.
 
6- Sonra da bakıldı fazla kaçtı ipin ucu, “cin bile çıkmış oldu şişeden”, kim nemalanacak bu geçişten? Orada dur!
 
7- En üst gizli oturum MGK’nın eğilimi de belli; “Açılıma devam etmeli” … Üniter-devlet, Ulus-devlet hani “Teklik”? Sonra birden bire gibi; Hop! Durun ne oluyor az kaldı bölecektik(!)
 
8- Şimdi de açılıma T.B.M.M’de kapalı oturum! Bir de öncesinde edepli düsturlu sözler...
 
 
Tarih 8-9 Eylül Yer:Siirt-Eruh, Hakkari-Çukurca,Van-Başkale; 10 şehit!
 
 
Başbakan dedi: “...Sıkılan mermiler açılımın önüne geçemeyecek!”
 
Peki bu içeriği belli olamayan açılım mı, mermilerin önüne geçecek?
 
Açılım ne içindi Sayın Başbakan? Analar ağlamasın filan… Demek bu 10 şehit, henüz açılamadığımızdan…
 
Sizden devralınıp sizin partinizde devam eden 14 yıllık “İstanbul Büyük Şehir Belediyesi”  sürecine ne demeli? Hadi "CHP li belediyeler beceremedi" diyen başkanlar sizlere de sormalı: "İKİTELLİ" su altı(?)
 
Halkımıza başsağlığı...
 
Açılsa-Açsa bağrını devlet, umalım mı bunları da halledecek hükümet?
 
 
 
 
Erdinç AYDIN
 
 

Yorumlar

çözüme yönelik fikrin yok mu

Çözüme yönelik bir fikriniz var mı? yoksa muhalefet gibi şehit haberleri sizin de mi hoşunuza gidiyor.Dikkat ettim de muhalefetin sesi en çok şehit haberi gelince çıkıyor.Kanayan bir yara var hiç kimse bunu inkar edemez .Çözüm sunun beyler diyoruz .olur mu öyle şey biz muhalefetmiz çözüm olduğu gün biter. Bizim tek gelir kaynağımız elimizden alınır diyor adam.. Hani güçlü ordu güçlü türkiye var ya ama bir çete sayısındaki terör grubunu dağıtamıyor, yok edemiyor. konuşmaya gelince kimseye söz bırakmıyorlar. .Bekara karı boşamak kolaydır.Generalim sıcacık evinde oturmuş viskisini yudumluyor umrunda mı mehmetçiğim ,umrun da mı soğuk dağlar ,umrunda mı şehit annesinin gözyaşı .haa unutmayalım arada bir şehit aileleri ile iftar yaparsın terör bitecek dersin ama hiç kimse sayın paşam neden bitmiyor neden bitiremiyorsun diye sormaz.mayını kendi askerimiz döşer ama terör deriz sonra da kürt halkını destekçi ilan ederiz .gel de kalk bu psikolojik baskının altından.kimse muhalefeti sorgulamıyor ,kimse orduyu sorgulamıyor kimse yerini bilmiyor herkes her şeye burnunu sokmuş vaziyette ama çözümü isteyen iktidar dan başka kimse yok.Bu ne samimiyetsizlik hem ordu da hem muhalefet de.muhalefet e göre her şey yolun da .mahalleniz temiz olabilir ama bir alt sokak da durum başka .bana dokunmayan yılan bin yaşasın olayı yok artık .yılan herkese dokununacak .bu olay çözülmezse yılan iktidarı da yutacak muhalefeti de türkiye yide .inşallah son 10 şehit olayı da bizim çözümü istemeyen ergenekon zihniyetli ,zihni fikri bulanmış subaylarımızn işi değildir.yakında taraf gazetesinde haberi çıkarsa hiç şaşmam.

Yazı ne söylerse söylesin sen "duyduğunu anlatırsın" !

AKP'yi aklamak için:

"Yağmur Allah'tan" deyip kusuru bile Allah'a bulacaksın neredeyse...

"Madem ki mağlubuz; netsek neylesek zait
madem ki ferman bize aid
Gayri uzatman sözü
Verin ki basak bağrımıza mührümüzü" demiş şair...

Ayrıca ben senin okuduğun gazeteyi zaten okumaktayım kalıp düşüncelerin tekrarını aktarmanıza gerek yok, "Nakil kişisi" değil "Akil kişisi" olmak önemli...

Ne demiştik sevgili Adem;
Anlamıyorsun bizi madem; bari gözünün önünde açlıktan kırılan halka bak, gözünün önünde kültür başkentinin felaket başkentine dönüşüne bak, bütün Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan borçlanmayı katlayan ve dahi elindeki kaynakları satmış olmasına karşın bu borcu katlamış olanı gör, gözünün önünde 1998 de "bitmiş" bir terör örgütünün 2003 ten beri eylem istatistiğine bak derim...

Yine de anlamazsan beni, Allah kerim...

i don't think so

Ben de zaten gazete okuma konum ve yine fikir desen transfer gerekmez, "Ulaştırma Kişi" ama "bilge kişi" önemli olduğu ... okuyun

Şimdi onun cheap carpets
hareketi

İktidarın fikri var mı?

Çözüm konusunda iktidarın fikrini biliyor muyuz? Kapalı oturumlarda konuşulacak, Türkiye' yi ilgilendiren bu çok önemli konuyu bilmeye hakkımız yok mu vatandaş olarak? Bir açılımdır gidiyor ama biraz da halka açılsalar. Hep kendi aralarında açılınca olmuyor, görüyorsunuz. Neyse ki zihni bulanmış subaylarımız var, onlara güveniyorum...

Şu güzelim yazıya nasıl kıydın ey adem-i şahane!

Öyle oluyor ses çıkaran yok, böyle oluyor hesap soran yok diyor birileri;
muhalifi de Baykal'dan ibaret görüyor kanımca aynı kişi!
Kavramlarında sıfatı, tanımı evrildi vesselam!
Memlekette muhalefet yokda basına yapılan tehdit ve baskının lüzumu ne idi,
yok ise 'bitsin terör' diyenler, şehit haberlerinin sansürlenmesine ne hacet var idi,
ne idüğü bellisiz iddialarla zindan da ömür törpüleyen insanların Silivri mapusanesinde işi neydi?

yok ise nazarında memlekette çözüm üretmeye tenezzüllü müstesna,
hangi kainatın her hangi gazetesini, kitabını okumaktasın
hangi TV nin hangi yayınında çözüm diye diye paralanan insanlara kulak vermektesin? Ben cevaplayayım, belki söylemeye utanırsın. HİÇ!
senin muhalefetten anladığın ne, her bir şeyin ötesinde!
Ezberin nakaratı aynı terane:
Biri bizi kurtarsın! muhalefet kendi kapısını süpürsün, gelsin birde benim kapımı süpürsün!
Atsın bir kahraman yürekli babayiğit kendini ortaya, benim gibi atıp tutmaktan başka -kendimden başka- insanı da geçtim tek mahluka faydasi olmamış için etsin hayatını heba! Bende bir yandan çekirdek çitlerken -ayaklarımı önümdeki sehpaya uzatmış halde- beyaz camdan bakayım götürülürken bizim cesur yürek, kodese.
Bir de filozofluğum, siyaset bilimciliğim, stratejistliğim cuşa gelsin, alengirli bir 'pöffff sana becceriksiiiz o iş öyle mi olur' diye fikrimi zikredeyim!

Böylelerine, yap bir muhalefet de muhalefet görsün alem denir, o ki yapılanlar bam telinizde akor basmıyor!
Fikir fikir diye yeri göğü inletirken bir karış edebiyatta, tek bir cümlesinde bir fikire rastlanmıyor!
Bu da bir muhalefet zahir, bilir kişinin fikriyatında!

şu güzelim memlekete nasıl kıydınız

Sayın baykal türkiye de ki karanlık zihniyetin ,kriz tellahlığının,çözümsüzlüğün simgesi olduğu için örnek olarak sadece o aklıma geliyor .Elbette Türkiye nin bekasını ,halkın mutluluğunu istemeyen ,demokrasinin ,özgürlüğün varlığına tahammül edemyen bir çok insan var.mesela yakın zaman da kongresinin bekası için ülkeyi karanlık da görmeyi göze alan kan iştahlı bahçeli.sonra saçma sapan bir ünvanla piyasada hukukun kanını emen kanadoğlu,daha sonra saçma sapan bir derneğin varlığı ile ortalığı karıştıran eminağaoğlu ...daha çok sayarım da piyasada olanlar bunlar.şimdi size soruyorum fikirsizler savunduğunuz adamlar tarlalarımıza domates yerine lav silahı ekmişler,savunduğunuz adamlar pkk ile mücadele edeyim derken pkk ya silah satmışlar,savunduğunuz adam atatürkçülük maskesi altında pkk nın başındakine övgüler diziyor(yalçın küçük) savunduğunuz adam pkk kamplarını mesken tutmuş(doğu perinçek)daha çok sayarım da koskoca iddanameyi buraya taşıyacak değilim.her neyse bunlara silivride çok. bu vatan hainlerini ıslak sopayla döveceksin.ah güzelim memleketim sana nasıl kıydılar bahçelerinden domates toplamak istiyorduk ama silah dan başka bir şey çıkmıyor,ah güzelim türkiyem bahçelerinde türkü söylemek istiyorduk ama gülmemizi istemeyen ağlamamızdan kardeş kanının dökülmesinden mutlu olan insanlar var .nasıl fikrinizle zikrinizle kıydınız bu ülkeye .keşke ortada bir yazı olsada kıysam

Biz Cumhuriyeti ve halkın çıkarlarını savunuruz ötesi yalan...

"memleketim sana nasıl kıydılar bahçelerinden domates toplamak istiyorduk ama silah dan başka bir şey çıkmıyor"
demişsin de güldüm doğrusu...

Tarımı memlekette bitirdiklerinden olabilir mi sözde AB politikaları yüzünden :)

"Anasını da alıp gitmeden çiftçi" ürün değişikliğine gitmiş olabilir mi? yada...

Yada kimin sızdırdığı hala belli olmayan soruşturma evrakları yüzünden birilerini zan altında bırakarak dava sonuçlanmadan "sui-zan haram" demek mi oldu müslümanlık?

Evvela yazdıklarını sen bir oku :) Yoksa çok güldürüyorsun bizi ne dediğin belli ne demediğin, güzel kardeşim benim...

Dün devletin arabasına "Ya sev ya terket" yazıp "ülkücü" olanlar bu gün "Nurcu" oldular...

Dünün "mücahitleri" bu günün mütahitleri...

Yarın iktidara sözde Ergenekoncular gelse bu "zihniyet" ergenekoncu, komünistler gelse komünistim diye dolaşmazlarsa herkesten çok; ben ne derseniz o olayım.

Şahsiyetsizlikten kırılırken memleket, kişiliksiz bırakılmışken ulus, safları sıklaştıranlar usulden, bıyıklar esastan değişmişse bu vakit...

Hadi güzel kardeşim sen orası neresiyse oraya git!

Biz halkımızın çıkarını, Atamızın emanetini göz ardı edecek kadar "değişken şahsiyetli" değiliz...

Yargılanan insanlara gelince kimse yargılanmasın dememekte bu güne kadar tüm yazılarımda o insanalrın kanun önünde kendilerini aklayabilmeleri ve suçlü ve suçsuzun yargı önünde ortaya çıkması için -Gecikmiş adalet adalet değildir-mantığını unutmadan gereğinin yapılması için yazmışızdır ve yazmışızdır ki; "HERKES AKSİ SABİT OLUNCAYA KADAR SUÇSUZDUR"

Dava bitmeden kendi ağzınla iddia dediğin şeyleri gerçek saymak hukuk dışıdır sizin yaptığınız bu anlamda en hafif haliyle hukuksuzluktur.

Sonra kalkıpta "adalet" Kalkınma Partisi goygoyculuğu yaparsan burada gülerler adama...

sen de ek bir on dörtlü

Sen de eksene bir on dörtlü. ilerde savunduğunuz adamlarla darbe i anma günlerin de; yahu erdinç sen ne ektin tarlaya diye sorarlarsa ektiğin bir silah olsun.bak bizim topraklar çok bereketli on dörtlü ekersin lav silahı da çıkabilir yani savunduğun adam ile sınırlarınız karışmış olabilir.davayı halkım sonuçlandırdı ve hepsine müebbet verdi.gerisi hikaye.nelere kaldınız. türkiyenin en tanınmış provakatörünü çiftçi diye yutturmaya kalkmayınız, onun etiketi herkesin aklında. dediklerim çok açık da demek istemediğim çok şey var .erdinç abi sen gülmeye devam et sana yakışır

Neyi savunduğumuzu yazdık biz; Cumhuriyet ve Halkın çıkarı

Neyi savunduğumuzu yazdık biz; Cumhuriyet ve Halkın çıkarı siz kimlerden bahsediyorsunuz?

Biz "emanetten" Cumhuriyet anlıyoruz siz 14'lü, aramızdaki fark bu olsa gerek!

Ben Türkiyenin "henüz tanınmamış provakatörüne" yazdığımı biliyorum. En tanınmışı tanıdığınıza göre meslektaş olmalısınız, yaptıklarınıza bakınca da ortada zaten.

Kal sevgiyle güzel kardeşim Adem...

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.